Güncelleme Tarihi:
EŞSİZ BİR HAZİNE ÜSTÜNDE OTURUYORUZ
Proje kapsamında Muğla Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun kararıyla ilk etap çalışmaların yapılması konusunda izin alındığını vurgulayan Aras, sur duvarlarının üzerinde bulunduğu özel arazi sahiplerine de verdikleri desteklerden dolayı teşekkür etti. Başkan Aras, “Bu, Bodrum adına çok heyecan duyduğumuz ve hayati önemde kabul ettiğimiz bir proje. Antik surların ve çevresinin ortaya çıkarılması Bodrum turizmine önemli bir ivme kazandıracak. Küresel salgının da etkisiyle çok ciddi bir ekonomik krizin içinde olmamıza rağmen yarınlar için çalışmaya ve projeler üretmeye devam ediyoruz. Bir hazinenin üstünde oturduğumuzu söylemek yanlış Olmaz. Bu bizim ortak mirasımız. Bir yandan kentimizin tarihsel mirasını ortaya çıkarmak için projeler geliştirmeye devam ederken, bir yandan da doğal mirasımızın korunması için mücadeleyi elden bırakmıyoruz. Nasıl Cevat Şakir bu cennet kasabamızın her yerine bitkiler ekerken bunu bir borç olarak gördüyse, bizler de Bodrum için çalışmayı ve güzelliklerine güzellik katmayı bir borç olarak görüyoruz” dedi.
YENİ BİR CAZİBE MERKEZİ
Surların yanından yapılacak yürüyüş yolu ve belli noktalardaki seyir teraslarıyla projenin Bodrum’un cazibe merkezi haline gelmesini hedeflediklerini belirten Aras, şöyle devam etti: “Bodrum’a gelen herkesin bu surları görmesini istiyoruz. Çünkü bunları gören o zaman antik Halikarnassos’u hayal edebilecek. Bu çalışmaları aslında insanların nereye geldiğini fark etmeleri için yapıyoruz. Biz Bodrum’dayız. 3 bin 500 yıllık tarihe sahip Lelegler, Karyalılar, Romalılar, Bizanslılar, Osmanlılar, Rodos şövalyeleri ve bizler düşünün böyle bir değerin üzerinde oturduğumuzun farkında olmuyoruz bazen. O yüzden bir şey yaparken, bir inşaat yaparken doğayı ve tarihi kolayca katledebiliyoruz. Nerede olduğumuzu çok iyi bilmemiz lazım. Bizim yaptığımız tüm çalışmalar biraz da bu farkındalığı artırmak için.”
PROJELER ÜRETMEYE DEVAM
AKADEMİA Vakfı Başkanı Özay Kartal: “Akademia Vakfı kendini Bodrum’un en önemli sivil toplum kuruluşlarından biri olarak görüyor ve kentine sahip çıkıyor. Yerel yönetimimiz ve halkımız bize destek olduğu sürece Bodrum’un tarih, kültür ve arkeolojisinin tekrar gün yüzüne çıkarılmasına yönelik faydalı projeler üretmeye devam edeceğiz.”
KENTİN KİMLİĞİ ORTAYA ÇIKACAK
PROJENİN danışmanlığını yürüten Prof. Dr. Adnan Diler: “Bu surlar kentin kendi kimliğinin ortaya çıkmasına da yarayacak. Çünkü Halikarnassos Surları bizim hattı bala dediğimiz çok tepeler üzerinden geçen çok geniş bir alanı kuşatıyor. Bu çalışmanın sonucunda Bodrumluların nasıl bir kentte yaşadıklarını artık daha iyi anlayacaklarını düşünüyorum.”
ÜÇ YIL İÇİNDE 10 MÜZE HEDEFİ
BAŞKAN Ahmet Aras, ilçeye yeni müzeler kazandıracaklarını müjdeledi, şöyle devam etti: “Daha önümüzde çok yolumuz var. Özellikle Myndos Kapısı konusunda da yine mülk sahiplerinden aldığımız muvafakatlar var. Orayla ilgili müze projemiz hazır. Bir taraftan yeldeğirmenlerin mülk sahipleriyle de görüşüyoruz. Yeldeğirmenlerinin restorasyonu ve rönavasyonunu yaparak o bölgenin turizme kazandırılmasına yönelik projemiz devam ediyor. Diğer taraftan, Bodrum’un tarihine vurgu yapan ‘Sünger Müzesi’ çalışmalarımız da sürüyor. Yine Osmanlı Tersanesi’nin olduğu, şu anda marinanın yer aldığı bölümde bir ‘Deniz Tarihi Müzesi’ yapmak için de girişimlerde bulunduk. Bunlar dışında hiç gün yüzüne çıkarılmamış Mars Mabedi var. Sanayinin altında gerçekten eşsiz Roma Hipodromu duruyor. Bunun gibi elimizde daha Syangela, Theangela, Myndos gibi yapacağımız ve yarımadanın her yerine yayılmış Leleg kalıntıları var. Bu konuda herkesten destek bekliyoruz.”