Suay Karaman'ın Cumhurbaşkanı'na hakaret davası karara kaldı

Bahri KARATAŞ/ İZMİR, (DHA)- TÜM Öğretim Elemanları Derneği (TÜMÖD) Genel Sekreteri ve Gazi Üniversitesi'nde öğretim görevlisi Suay Karaman hakkında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a alanen hakaret suçu işlediği iddiasıyla 1-4 yıl hapis cezası istemiyle açılan davaya devam edildi. Hakim, duruşmayı karar vermek için ekim ayına erteledi.
Davaya konu olan olay geçen yıl 23 Mayıs'ta meydana geldi. Gazi Üniversitesi'nde öğretim görevlisi Suay Karaman, Balyoz Davası sanıklarına destek vermek amacıyla İzmir'de düzenlenen 'Sessiz Çığlık Vardiya Platformu' toplantısına, Tüm Öğretim Elemanları Derneği (TÜMÖD) adına katıldı. Polis, Suay Karaman'ın burada yaptığı konuşmasının ses ve görüntü kaydını alıp Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Dosyayı inceleyen Cumhuriyet Savcısı, Suay Karaman hakkında 'Cumhurbaşkanına alenen hakaret ettiği' iddiasıyla dava açtı. İzmir 4'üncü Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın duruşmasına, 1-4 yıl hapis cezası istemiyle tutuksuz yargılanan Suay Karaman ile avukatı Funda Karaltı katıldı. Türbanlı öğrencilerin fotoğrafını çekip derslere sokmadığı iddiasıyla yargılanıp ceza alan Ege Üniversitesi Fen Fakültesi'nden emekli Prof. Dr. Esat Rennan Pekünlü de bazı öğretim üyeleriyle duruşmaya gelip destek verdi.
Avukat Funda Karaltı, mahkemeye 17 sayfadan oluşan yazılı savunması ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) Türkiye ve İtalya ile ilgili vermiş olduğu 'ifade özgürlüğü' ve Yargıtay kararlarını verdi. Avukat Karaltı, "Müvekkilimin, barışçıl bir toplantıda yaptığı konuşmayı 60 kişi kadar dinlemiştir. Tutanağı tutan polisler olayı deşifre edip, buralara kadar taşımıştır. Müvekkilim herhangi bir suç işlememiştir. Davaya konu olayla ilgili ses ve görüntü kaydının 2911 sayılı Yasa kapsamındaki eylemle ilgili olarak gerçekleştirilmesi nedeniyle bu kayıtların Cumhurbaşkanına hakaret suçuyla ilgili olarak kullanılamayacağı gibi, hakim kararı olmadan ses ve görüntü kaydının olması nedeniyle bunlar yasaya aykırı delil niteliği taşımaktadır. Daha önce de dönemin başbakan yardımcısı Ekrem Pakdemirli, dönemin cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e söylediği sözler hakaret içermediği ve eleştiri sınırlarında kaldığından dava açılmamıştır. Avrupa'da da Cumhurbaşkanları ve başbakanlara hakaret içeren sözler söylenmekte ve bu kişilere söyledikelri sözler ifade özgürlüğü kapsamında olduğu için dava açılmamaktadır. Burada da müvekillimin eleştirisi ifade özgürlüğü kapsamındadır. TCK 299'uncu maddenini iptali için bu davayı Anayasa Mahkemesi'ne taşımanızı istiyorum" dedi. Avukat Karaltı, ayrıca dosyanın dilbilimcisi olan bir bilirkişiye gönderilip rapor alınmasını talep etti.
Sanık Suay Karaman, "Cumhurbaşkanı hepimizin Cumhurbaşkanıdır. Ben kendisine hakaret etmedim. Sözlerim hakaret değil, ağır eleştiri veya eleştiri olarak algılanabilir" dedi.
Hakim, Mehmet Ayan, dosyanıın Anayasa Mahkemesi'ne gönderilme talebini redderken, rapor alınması için bilirkişiye gönderilmesini kararlaştırdı, duruşmayı karar verilmek üzere ekim ayına erteledi.

FOTOĞRAF