Sınav yaklaştıkça kaygı da artıyor

 İzmir Özel Can Hastanesi Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Dr. Zeynep Gökçe Erkan İdris, bu noktada yoğun kaygının sınava hazırlanma ve sınav esnasında nelere yol açabileceği konusunda gençlere ve ebeveynlere tavsiyelerde bulundu. Sınav kaygısının, bireyin gerçek performansını ortaya koymasını engelleyen bilişsel, davranışsal ve vücutta oluşan kaygı belirtilerinin yaşanması durumu olarak tanımlandığını söyleyen İdris, “Yüksek düzey kaygıya sahip gençlerde bilişsel olarak başarısızlık korkusu, değersizlik hisleri, konsantrasyon güçlükleri gözlemlenir. Davranışsal olarak derse geçememe, erteleme, kaçınma, tırnak yeme gibi davranışlar ve bedensel uyarılma belirtileri olarak karın ağrısı, mide bulantısı, kusma, baş ağrısı gibi semptomlar gözlenebilir. Kaygı düzeyi ve kortizol seviyeleri arttıkça öğrenme ve hafızada tutma becerisinde de güçlükler yaşandığı bulunmuştur” dedi. Sınav kaygısına karşı yapılacaklar hakkında tavsiyelerde bulunan İdris, şunları söyledi: “Ebeveynlerin çocuklarından beklentileri gerçekçi olmalıdır. Aile içi iletişim eskisi gibi sürdürülmelidir. Sınav ile ilgili olumlu düşüncelere yer verilmelidir. Tek odak sınav olmamalıdır. Öğrencinin dinlenmesine, sosyalleşmesine fırsat verilmelidir. Başka çocuklarla kıyaslamaktan kaçınılmalıdır. Ebeveynler kendilerinde oluşan kaygının farkında olmalı ve çocukları için olduğu kadar kendileri için de yardım arayışında bulunmalıdırlar. Bilinmelidir ki ebeveynlerin yoğun kaygıları gençlerin kaygılarının da artmasına sebep olur. Ebeveynler, çocuklarının baş edemediklerini düşünüyorsa veya kaygı artıyorsa, destek almaları önemlidir. Bu süreç psikiyatr-psikolog-genç-ebeveyn-okul yönetimi ile birlikte yönetilmelidir.”