Güncelleme Tarihi:
ULUSLARARASI Diyabet Örgütü’nün verilerine göre her 11 yetişkinden 1’inin diyabetli olduğunu belirten Ekol Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. İsmail Yaman, her 6 saniyede 1 kişinin diyabet ve buna bağlı gelişen hastalıklardan hayatını kaybettiğini söyledi. Diyabetin bu kadar sık görülmesinin ana nedenleri arasında toplumun yaşlanması, insanların daha çok gıda tüketip daha az hareket etmesi, beslenme tarzının değişmesi gibi nedenlerin yer aldığını belirten Yaman, diyabetlerin yüzde 90’ının tip 2 diyabet olduğunu ve aslında bu grup hastaların çoğunun cerrahi olarak tedavi edilebildiğini bildirdi.
TİP 2 DİYABETLİLERE ÖNERİLER
Öncelikle yapılacak testlerle özellikle uzun süre insülin kullanmış olan hastalarda pankreas rezervinin yeterli olduğunun teyit edildiğini belirten Doç. Dr. İsmail Yaman, “Çünkü 4 yıldan daha uzun süre insülin kullanımıyla birlikte pankreasın insülin salgılama kapasitesi yavaş yavaş azalabilmektedir. Diyabet cerrahisi insülin salgısını artırmaz, vücudun insüline olan ihtiyacını azaltır. Yapılacak testlerde pankreas rezervi yeterli olan kişilerden vücut kitle indeksi (VKİ) 30 ve üzerinde iken kontrolsüz diyabeti olan kişilere ve VKİ 35 ve üzerinde iken diyabeti bulunan kişilere diyabet cerrahisi önerilmektedir” dedi.
DİYABETTE CERRAHİ YÖNTEMLER
Önerilecek cerrahi tipinin kişinin VKİ’ne, diyabet için kullandığı medikal tedavi tipi, dozu ve süresine, yapılacak test sonuçlarındaki pankreas rezervine, kişinin genel sağlık durumuna bağlı olarak değişebildiğini kaydeden Yaman, şöyle devam etti: “Cerrahi tipine karar vermeden önce mutlak ayrıntılı kan tetkikleri, gerekli diğer branş hekimlerinin konsültasyonları, endoskopi yapılmalı ve hasta ile yöntemlerin avantaj ve riskleri ayrıntılı olarak görüşülmelidir. VKİ 40 ve üzerinde iken genellikle tüp mide ameliyatı yeterli olurken, VKİ 40’ın altında olanlarda transit bipartisyon gibi gıdaların ince bağırsağın belli bir kısmını by-pass ettiği teknikler önerilir.”
TRANSİT BİPARTİSYON AMELİYATI
Transit bipartisyon ameliyatının ilk olarak 2006 yılında uygulandığını hatırlatan Doç. Dr. İsmail Yaman, “İşlemde ilk olarak normalden biraz daha geniş kalacak şekilde tüp mide ameliyatı yapılır. Daha sonra ince bağırsak, kalın bağırsaklar ile birleştiği yerden itibaren ortalama 250 santimden kesilir ve midenin alt ucuna bağlanır. Yapılan işlem sonucunda yiyeceklerin 3’te 1’i normal yoldan geçerken, 3’te 2’si yeni oluşturulan yoldan geçer. Midenin tüpleştirilmesiyle açlık hissi dolayısıyla kalori alımı azalırken, yeni oluşturulan bağırsak yolu ile karbonhidrat emilimi azalır ve insüline yardımcı hormonlar aktiflenir” diye konuştu.