Güncelleme Tarihi:
EGE Üniversitesi'nde, (EÜ) son "Birikimi Harekete Geçirmek" toplantısında konuşan Rektör Prof. Dr. Candeğer Yılmaz, "Ben, Ege Üniversitesi'nin ilk kadın rektörü olarak bu ayrıcalığı hayatımın en önemli onur vesilelerinden birisi yaptım. Atatürk'ün sağladığı fırsat eşitliğinde; bir esnaf çocuğu olarak, 60.yılında Ege Üniversitesi'nin rektörü olma şansını elde ettim" dedi.
Ege Üniversitesi (EÜ) üst yönetiminin gerçekleştirdiği faaliyetlerini tüm çalışanlarına aktarılması amacıyla rutin olarak düzenlenen “Birikimi Harekete Geçirmek - Toplantı VIII" Prof. Dr. Yusuf Vardar -MÖTBE- Kültür Merkezi'nde gerçekleştirildi. Toplantıya, Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Candeğer Yılmaz, rektör yardımcıları, dekanlar yüksekokul ve araştırma uygulama merkezi müdürleri ve senato üyeleri katıldı. Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Candeğer Yılmaz'ın yaptığı sunum; katılımcılık, şeffaflık, hesap verilebilirlik ana ilkesinden hareketle tüm çalışanlara her yıl gerçekleştirilen bilgi aktarma toplantılarının sekizincisi olan ve 8 yıllık dönemi özetleyen faaliyetleri kapsadı. 2008 yılından bugüne kadar Ege Üniversitesi tarafından gerçekleştirilen ve devam eden projeler hakkında bilgi veren Rektör Prof. Dr. Yılmaz, Ege Üniversitesi'nin 70 bin öğrencisi ve 10 bin çalışanıyla Türkiye'deki birçok şehirden büyük nüfusa nasip 60 yıllık bir üniversite olduğunu söyledi.
60 YILLIK BİR YÜKSEKÖĞRETİM KURUMU
Değerlendirme toplantısında konuşan Prof. Dr. Candeğer Yılmaz, "Yönetime 6 Ağustos 2008 tarihinde geldik. O zamandan itibaren katılımcılığın, yönetişim anlayışının, topluma hitap ettiğimizden dolayı, birlikte şeffaflıkla hesap verebilirlik noktalarında; bunlarla ilgili internet üzerinden canlı yayınlanan, kayda geçen bir değerlendirme toplantısı yapıyoruz. Yönetim olarak başladığımız projeleri bitirmenin telaşındayız ve onların olabildiğince gelecek yönetime kaygı, sıkıntı ve de bir sorun oluşturmadan kalmasına gayret ediyoruz. Bildiğiniz gibi yaşadığımız toplum, bilginin bir güç olduğu toplum. Bilimsel bilgi üretmenin ise üstünlük olduğu bir zaman diliminde yaşıyoruz ve de bilgi paylaşımı da esas. Bu durum bize özellikle 60 yıllık bir yükseköğretim kurumunda, geçmişten geleceğe doğru çok önemli bir sorumluluk yüklüyor. Ege Üniversitesi; bölgenin ilk, en güçlü ve en köklü üniversitesi olmakla birlikte, aynı zamanda Türkiye'nin 4. sırada kurulmuş üniversitesidir" dedi.
SOMA 301 PROJESİ
Üniversitelerin toplumu bilim, bilgi ve yeniliklerle harmanlayan kurumlar olduğunu söyleyen Rektör Prof. Dr. Yılmaz şunları söyledi:
"Üniversitenin zeminini erdem, etik ve estetik oluşturuyor. İnandığımız şey üniversitenin yaşamı, insanları ve ürünleri ortalama yapmamasıydı. Biz üniversitenin ortalama yapmamasını temel felsefe olarak benimsedik, farklılıkların yeni ürünler geliştirmesinin önünü açmaya çalıştık. Küreselleşme ve bilgi toplumunun getirdiği yeni kamu yönetimi anlayışı doğrultusunda; bilgi toplumu üniversiteleri değişime zorlayan çok önemli bir faktör olarak işlemeye devam ediyor. Bu yüzden, günümüz üniversitelerinin mutlaka gelişimci stratejik planlamalar yapmasına ihtiyaç var. Ege Üniversitesi'ni bütün bu evrensel görüşler içinde 8 yılda şöyle bir amaca götürmek istedik. Araştırma ve ileri teknoloji kapasitesi yüksek ülkeler arasına sokmak, araştırma sonuçlarımızın mutlaka ileri teknolojili yeni ürünler, patentler ve yeni süreçler olması için altyapıyı, farkındalığı, işletimi ve kaynak yönlendirmesini olağanüstü bir şekilde önemseyerek yürüttük."
2014-2018 yılları arasında ortak yönetişimsel bir şekilde stratejik planlarında 4 tema, 4 stratejik amaç, 20 hedef, 58 strateji ve 107 performans göstergesi belirlediklerini ifade eden Prof. Dr. Yılmaz, 2014 yılında meydana gelen Soma maden faciası nedeniyle Soma'ya giderek "Soma 301 Projesi"nin protokolünü imzaladıklarını ve bu proje ile Soma konusunda Ege Üniversitesi ailesi olarak ne yapabileceklerini sürekli sorguladıklarını söyledi.
ERASMUS'UN LİDERİ
2015-2016 yılları arasında; 1 milyon 258 bin 150 Euro ile Türkiye'de en büyük ERASMUS bütçesini alan üniversitenin Ege Üniversitesi olduğunu belirten Prof. Dr. Yılmaz, "En çok öğrenci gönderen üniversite olma lüksümüzü, becerimizi devam ettiriyoruz. Şu anda Ege Üniversitesi'nde 1521 yabancı uyruklu öğrencimiz var" dedi.
Prof. Dr. Yılmaz şöyled evam etti:
"Ege Üniversitesi araştırma politikası ve stratejisi geliştirme çalışmaları bakımından TÜBİTAK'a en çok proje veren üniversiteyiz. Üniversitemizin mali-idari durumu 2006 yılından itibaren 5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrolü Kanunu'nun yürürlüğe girmesiyle yeni düzenleme sistemine geçiş yaptı. Bu sistemle birlikte analitik bütçe ve muhasebe sistemi uygulanmakta ve üniversitemizde yapılan, yürütülen her türlü mali sonuçlar doğuran işlemler anlık kaydedilmekte ve denetlenmektedir. Bütçe başlangıç ödenekleri; 2008 yılında 239 milyon 239 bin 464 TL iken; 2016 yılında 656 milyon 263bin TL olmuş, bütçemizde 8 yılda yüzde 174 artışımız olmuştur."
İLK KADIN REKTÖR
Ege Üniversiteli olmanın bir ayrıcalık olduğunu belirten Rektör Prof. Dr. Yılmaz, “Ben, ilk kadın rektörü olarak bu ayrıcalığı hayatımın en önemli onur vesilelerinden birisi yaptım. Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu, çağdaşlaşmanın örneği hala 100 sene sonrayı nasıl düşünebilmiş bu kadar isabetli diye kendi kendimize sormamız gereken Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün sağladığı fırsat eşitliğinde; bir esnaf çocuğu olarak, eşimin ve de Atatürk'ün sayesinde, 60. yılında Ege Üniversitesi'nin rektörü olma şansını elde ettim. Hepinize sonsuz teşekkür ederim" diye konuştu.
İZMİR, (DHA)
FOTOĞRAF