Pandemi ekonomisinde Türkiye'nin geleceği

Türk-Amerikan İş Adamları Derneği (TABA) İzmir Şubesi tarafından düzenlenen toplantıda pandemi sonrası dünyadaki ekonomik değişimler masaya yatırıldı. Türkiye’nin değişen koşullara hızla uyum sağlaması gerektiğine dikkat çekilirken, toplantı konuğu Dr. Bahadır Kaleağası, “Türkiye, pandemi sonrası ABD, AB ve Çin ile ilişkilerinde nerede olacağını belirlemeli” dedi.

Toplantıya TABA Genel Başkanı Süleyman Sanlı, Ege Gümrük ve Dış Ticaret Bölge Müdürü Enver Kök, İzmir Ticaret Odası Genel Sekreteri Prof. Mustafa Tanyeri ve İzmirli işadamları katıldı. TABA İzmir Şube Başkanı Süha Kahraman açılış konuşmasında , “Pandemi sonrası değişen ekonomik yapıda hedefler belirleyebilmek için yeni normalleri öğrenmeliyiz” derken, TABA Genel Başkanı Süleyman Sanlı ise ülkeler arasındaki ticaret savaşlarının Türkiye için fırsat olduğunu belirterek, “Dünyada güvenilir tedarikçi arayışları var. Türkiye bundan yararlanmalı ve payını almalı” diye konuştu.

Toplantının konuğu Paris Bosphorus Enstitüsü Başkanı ve Galatasaray Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Bahadır Kaleağası, “Pandemi Sonrası Küresel Değişim: Amerika, Türkiye ve Ötesi” başlıklı konuşmasında, “küreselleşmenin pandemi öncesindeki pozisyonunu koruduğunu belirterek, Türkiye’nin küresel değer zincirindeki yerini değiştirmesi gerektiğine vurgu yaptı. Dr. Kaleağası, ekonomik veriler ışığında yaptığı konuşmasına şöyle devam etti:
“Amerika dünyanın en büyük ekonomik gücü olmaya devam ediyor. Ancak kendi iç sorunları var. Bu sorunlar dış politikalarına yansıyor. Çin, pandemi döneminde yükselişte, kendi iç piyasasını da büyütmeyi hedefliyor. AB birçok aktörden oluşan yapısını koruyor. Ancak onun da kendi içinde oturtamadığı bazı konular var. Türkiye olarak, dünyada nerede olduğumuza bakmalıyız. Türkiye, şu an olması gerektiği yerde değil. Küresel değer zincirindeki yerini değiştirmeli. Türkiye hala uydusunun kapsadığı alanda; Avrasya’da. Batının en doğusu, doğunun en batısında. Türkiye’nin bu ikili coğrafyası önemini koruyor. Türkiye, pandemi sonrası ABD, AB ve Çin ilişkilerinde nerede olacağını iyi belirlemeli. Türkiye’nin Avrupalı yanı ağır bastığında yabancı yatırım artar. Türkiye Avrupalı yanını güçlendirmeli. Böyle olunca Avrupa ile ilişkilerimiz de güçleniyor. Washington’da Türkiye’yi böyle görmek istiyor.”

AB’nde değişimin başladığına işaret eden Dr. Kaleağası, bu durumun Türkiye açısından önemli olduğunu ifade etti. Avrupa iş dünyasının Türkiye’yi desteklediğini belirten Dr. Kaleağası, “AB; merkezde Euro bölgesi, Euro üyesi ülkeler ve Euro üyesi olmayan ülkelerden oluşan geniş ve esnek bir çember olmaya doğru gidiyor. Türkiye için önemli bir gelişme. Türkiye bu esnek çemberde yerini alabilir. Bu süreçte AB ve Türkiye arasındaki Gümrük Birliği anlaşması yenilenmeli. 1994’den bu yana çok şey değişti. Gümrük Birliği’nde sadece sanayi ile sınırlı kalınması normal değil” diye konuştu.