Müzik DNA’mın içine kodlu

ERKAN İYİGÜNGÖR/HÜRRİYET

 

Ezgi Alaş 10 Haziran 1994 yılında Aydın’da doğdu. Neredeyse doğuştan yetenekli bir sanatçı. Müziğe ilgisi 3 yaşında ailesi tarafından fark edildi ve piyano derslerine başladı. Korolarda yer alan Alaş, birçok sanat dalında eğitim de aldı. Ortaokulda İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Devlet Konservatuarı’nda 4 sene boyunca kursiyer öğrenci olarak klasik piyano eğitimi aldı. Lisede Hürriyet Gazetesi’nin düzenlediği Genç Nota adlı liselerarası müzik yarışmasında 2 sene üst üste ‘Gelecek Vaat Eden En İyi Kız Solist’ ve ‘En İyi Kız Solist’ ödüllerini aldı. Bilkent opera bölümünden ayrıldıktan sonra İzmir Yaşar Üniversitesi Caz Departmanı/Vokal Bölümü’ne birincilikle girdi. Daha sonra müthiş bir ödül süreci yaşandı. Yurt içi ve yurt dışında ülkemizin göğsünü kabartan başarılara imza attı. Mezun olduktan sonra Türkçe ve İngilizce birçok single yayınlayan Alaş, son olarak kadına şiddete karşı dikkat çeken bir çalışmaya imza attı. Şarkıcı Güneş ile yaptığı düet çalışması olan İmdat, birçok kadının sesi oldu. Müzikal hayatı, ödülleri ve birçok konuda konuştuğumuz Alaş gelecek planlarını bizimle paylaştı.

DOĞA VE HAYVAN DOSTUYUM
Hayatım müzik üzerine kurulu diyen Alaş, hayat görüşünü şöyle anlatıyor: “28 yaşındayım. Kendimi kısaca özetlemem gerekirse doğa ve hayvan dostu bir insanım. 2 köpeğim var. Kariyerimle alakalı şu an zevk alarak bulunduğum büyük şehir hayatının yanı sıra tamamen ileriye dönük doğayla iç içe hayatımı idame ettirmek isteyen bir yanım var. Şarkı söylememin yanı sıra ise dans etmek en az onun kadar sevdiğim bir diğer alan. Çünkü en ama en sevdiğim şey; sahnede dans edip şarkı söylemek…”
Müzikle tanışmasının çok küçük yaşlarda olduğunu ifade eden Alaş, “Müziğe ilgimi ben fark edemeyecek kadar küçük bir yaşta iken ailem fark etti ve o günden beri de gelişimim için ellerinden geleni yaptılar. Sadece müzik değil sanatla ve sporla alakalı çok kursa gittim çocukken. Yüzme, jimnastik, bale, dans, tiyatro, koro, piyano, keman aklıma gelenler. Kendimi bildim bileli şarkı söylüyorum ve ilgimin azalmadığı tek alan bu olduğu için buna göre hayatımı planlamış oldum. İlk önce Bilkent Opera bölümüne bursla girdim, fakat oradan mezun olmadım. Sonra, Yaşar Üniversitesi Caz Departmanı vokal bölümüne girip oradan mezun oldum” diyor.

Aldığı başarılı ödüllerle dikkat çeken Alaş, yarışma süreçleri hakkında şu bilgiyi veriyor: “Yarışmalar önce lisede başladı. Hürriyet Gazetesi’nin düzenlediği liseler arası müzik yarışmasına 2 kere katıldık. “Gelecek Vaat Eden Kız Solist” ve “En İyi Kız Solist” ödüllerini aldım. Daha sonra 2015’te Yaşar Üniversitesi 2. sınıftayken yurtdışı yarışmaları başladı. İtalya, Romanya, Gürcistan, Makedonya, Litvanya, Letonya gibi ülkelerde düzenlenen vokal yarışmalarına katılarak ülkemizi temsil edip birincilikler aldım. Tabii ki özellikle de yurtdışında daha fazla insan ve kültür içinde yarışıp ödül kazanınca insan muhteşem hissediyor. Kendi coğrafyamı temsil etmek ve ödülle dönmek ise apayrı bir duygu.”
Profesyonel kariyeri mezun olmadan önce başlayan Ezgi Alaş, “15 yaşında girdiğim İzmir Kent Orkestrası sahnesi ilk profesyonel sahnemdir. Ondan sonra üniversite zamanı kurduğum grupla çeşitli yerlerde sahne almaya başladık. Sonra yolum Bora Uzer’le kesişti. Kendisi çok uzun seneler prodüktörüm ve mentorum oldu. Ondan çok şey öğrendim. En son çıkardığı albümlerde geri vokalliğini de yaptım. Şu an ise MOB Entertainment sanatçılarından biriyim. Şarkılarım yayınlanmaya devam etmekte, bir yandan konserlerimi veriyorum. Buna ek olarak da yıllardır vokal eğitmenliği ve koçluğu yapıyorum.” diyor.

PANDEMİ DÖNÜM NOKTASI
Sesiyle dünyayı titretip ödüller kazanan Ezgi Alaş, pandemi döneminde kendi eserlerini müzikseverlerle buluşturmaya başladı. Alaş, “Pacha Mama ilk yayınladığım single. Sonra Burhan Çatılı ile “Basit Bi’ Şekilde”yi yayınladık. Ardından “Gölge” geldi. Sonra Karakter ile yaptığımız “Easy” çıktı. Daha sonra geçtiğimiz yaz Baneva ile şarkımız “Güneşim”i yayınladık. Yaz sonu gibi de Yiğit Ergün’ün tatlı şarkısı “Minti”de yer aldım. Sonra MOB ile yolculuğum başladı. Bu sene Mart’ta “Yeni Dünya”yı yayınladık. Ardından da geçtiğimiz haftalarda yayınladığımız maxi single’ım “İmdat & Masal” şarkılarım ile seneyi kapattık. 2023’te çok şarkı geliyor. Şimdiden heyecanlıyım” diyor.

KADINA ŞİDDETE KARŞI
SES YÜKSELTTİLER
Kadına şiddete karşı yaptığı şarkıyla destek veren Ezgi Alaş, İmdat isimli şarkıyı yayınladı. Şarkıcı Güneş’le düet yaptığı İmdat isimli şarkının klibi de büyük takdir ve ilgi topladı. İmdat’ın klibi ile İran’da hayatını kaybeden Mahsa Amini’nin yaşadıkları üzerinden tüm kadınların yaşadığı şiddete karşı dikkat çekmek amaçlanıyor. Alaş, şarkıyı ve kadına şiddete karşı görüşlerini şöyle anlatıyor: “Şarkının fikri, yapım planlanması ve klip senaryosu İran protestolarından da önceydi aslında. Projenin çıkış tarihinin böyle bir döneme denk gelmesi, sesinin daha çok duyulması için güzel bir farkındalık yarattı. Şarkıyı yapma sürecimiz, Güneş’in projeye dahil oluşu ve klip senaryosu bambaşka zaman dilimlerinde gerçekleşti. Öncelikle Nisan sonu şarkıyı Dilan Filiz ile yazdık. Daha sonra şarkıyı dinleyip bizle aynı hissi paylaşan Güneş dahil olmak istedi ve kendi kısmını yazdı. Şarkımız daha da büyümüş oldu. Şarkıların hazırlık süreci devam ederken karşımıza yönetmenimiz Lika Nadir çıktı. Senaryosu ile şarkımız o kadar bütünleşti ki, şarkının isminin İmdat olması bile ne kadar büyük tesadüf öyle değil mi? Hayatım boyunca hep savunduğum şeyleri sanatımla birleştirmek istedim. Bu projem ise kadına şiddete mücadele ile başlamış oldu. Daha yapmak söylemek, göstermek istediğim çok şey var. Sabırla ve azimle adım adım devam ediyorum.”

EN BÜYÜK HEDEFİM
DÜNYAYA AÇILMAK
Öncelikli amacım ‘kendimi kendime daha fazla ispat edebilmek diyen Alaş hedefleri hakkında: “Sahne performansını dans ve müzik olarak en üst seviyeye taşımak istiyorum. Daha fazla şarkı yayınlamak, daha fazla kitlelere ulaşarak Türkiye turnesi yapmak da hedeflerimi arasında. Türkiye’de gelebileceğim en üst seviyeyi tamamladıktan sonra yurtdışına açılmayı amaçlıyorum. Çünkü hayatım boyunca zaten buna hazırlandığımı, kendimi o şekilde geliştirdiğimi ve yüzümün hep dünyaya dönük olduğunu söyleyebilirim” diyor. “İdolüm Beyoncé” diyen Alaş, “Müzik benim DNA’mın içine kodlu bir şey. Her şey duymakla başladığı için duymamanın ne demek olduğunu bilmiyorum. Ya var ya yok yani. Şarkı söylemek ise arada çok vakit geçirdiğim arada ise ayrı kaldığım bir en yakın arkadaşım gibi. İnsan hayatında bir sürü şey oluyor, sürekli bir değişim içindeyiz ya hani, müzik benim için hep orada olan yegâne şey” ifadesini kullanıyor.

HER ZAMAN
ÖĞRENCİ KALIN
Kısa müzik kariyerinde önemli başarılara imza atan Ezgi Alaş, müziğe gönül vermek isteyenlere şu önerilerde bulunuyor: “Çok fazla ve çok çeşitli müzik dinlesinler. Ne istediklerine bu şekilde karar vermeleri ve alanları doğrultusunda müzik dinlemeye devam etmeleri gerekiyor. Alanları her ne ise bunun tekniğine çaba ve zaman harcamalar şart. Her zaman kendilerine karşı dürüst ve objektif kalmalılar. Yüzlerini olabildiğince dünyaya döndürmeleri ve her zaman “öğrenci” olarak kalmaları çok ama çok önemli.”