Güncelleme Tarihi:
Mustafa OĞUZ/İZMİR, (DHA) - İZMİR’de yaşayan 300 bin civarında Suriyeli mültecinin yalnızca 96 bininde Geçici Kimlik Kartı bulunuyor. Geriye kalan çok sayıda mülteci ise kimlik kartı çıkartabilmek için uzun uğraşlar veriyor. Kimlik kartı bulunmayan Suriyeli mültecilerin özellikle sağlık haklarından yararlanamamaları, ciddi sağlık sorunlarına yolaçıyor.
Halkların Köprüsü Derneği, Geçici Kimlik Kartları olmadığı için kamu hizmetlerinden faydalanamayan mültecilerin durumuna dikkat çekmek için dernek binasında basın açıklaması düzenledi. Dernek Sağlık Komisyonu Başkanı Dr. Zeynep Altın tarafından okunan basın açıklamasında geçici kimlik koruma kartı bulunmayan mültecilerin yaşadığı sorunlara dikkat çekerek, yetkililere çağrıda bulundu. Altın, “Geçici Koruma Kimliği olmayan Suriyeli bir mülteci için sağlık hizmeti almak mümkün değildir. Öyle ki karnında bebeği ölmüş gebe Suriyeli bir kadın Manisa Devlet Hastanesi tarafından acil ve hayati bir durum olmasına rağmen kimliği olmadığı için acil servisten geri gönderilmiştir. Ertesi gün kanamayla hayati tehlikesi başlayan mülteci kadın son andaki müdahale ile kurtarılabilmiştir. Geçici Koruma Kimliği olmayan Suriyeli Mülteci bir çocuk eğitim hakkından mahrum kalmakta, ilköğretimden ileri aşamaya kadar okullara kayıt yaptıramamaktadır. Hatta geçici koruma kimliğini başka bir ilde kayıt yaptırarak almış, daha sonra başka bir ilde yaşamaya başlayan Suriyeli Mülteci çocuğun okula kaydı sırf bu nedenle yapılmamaktadır" ifadelerini kullandı.
"YETKİLİLER HAREKETE GEÇMELİ"
Yaşanan durumun idari personel yetersizliği ve ülkedeki güvenlik sorunu ile açıklanamayacağını kaydeden Altın, yetkililere seslenerek, şunları söyledi:
“Çalışma iznine başvuru için ise bu konuda bakanlıkça çıkarılan yönetmeliğe göre geçici koruma kimlik kartı edindikten sonra 6 ay ikamet etmek şartı ile çalışma izni çıkartabilmekte ve çalışabilmektedir. Bu gereklilikten hareketle yukarıdaki sayılardan kayıt dışı ve güvencesiz çalışan Suriyeli mülteci sayısına da ulaşabilmekteyiz. Bu kayıt dışı çalışma ortamında iş cinayetlerine dönüşen ve üstü örtülen iş kazaları, organ kaybı yaşayan ve hatta hayatını kaybeden Suriyeli mülteci işçiler olduğunu biliyoruz. Devlet yetkilileri de bilsin ve harekete geçsin. Aksi halde Suriyeli mültecilere geçici koruma kimliği verilmemesini ne idari personel yetersizliği ne de ülkedeki güvenlik sorunu ile açıklayamaz."
ONLARIN SESİNE SES OLMAK İSTİYORUZ
Açıklamanın ardından söz alan Dernek Başkanı Prof. Dr. Cem Terzi, tarama esnasında karşılaştıkları sorunları anlattı. Geçici koruma kimlik kartına sahip olmadıklarını için sağlık hizmetlerinden faydalanamayan mültecilerin durumunu çarpıcı örneklerle anlatan Terzi, “Torbalı’da tarama sırasında mevsimlik işçilik yapan genç bir çocuk ile karşılaştık. Bulantı ve kusma şikayeti vardı. Kendisini ikan edip, İzmir’de bir üniversite hastanesinin acil servisine götürdük. Yaplan tetkikler sonrasında mide kanseri tespiti yapıldı. Sağlık hizmeti alabilmesi ve ameliyat olabilmesi için hızlıca kimlik çıkarılması gerekiyordu. Acil olduğunu belirterek talebimizi Göç İdaresine gönderdik. Sivil toplum kuruluşlarından yardım istedik. Çocuktan ikametgah belgesi istediler. Bu insan Torbalı’da bir tarlanın kenarında, bulunduğu yerin neresi olduğunu bile bilmediği, kabaca bölgeyi bile tarif edemediği bir durumda. Türkçe bilmiyor, haklarını bilmiyor. Bir evde bile kalmıyor, çadırın içinde yaşıyor. Bu şartlarda mide kanseri bir hasta hayatını idame ettirmeye çalışıyor. Bu hastanın ikamehgahı çıkmadığı için kimliği de çıkmadı. ‘Hastanede kalmaya devam et masrafları ödeyeceğiz’ dedik. Ertesi gün gittiğimizde hastaneden kaçıp gitmişti. Bütün çabalarımıza rağmen kendisine ulaşamadık. Hemen hemen her gün kimliği olmadığı için sağlık hizmeti alamayan Suriyeli hastalarla karşılaşıyoruz. Bürokrasi, uzun süren işlemler, asla karşılayamayacağız bürokratik talepler ve sonuç olarak karşımızda aşısız bebekler, ilaca ulaşamayanlar, ameliyat olamayanlar gibi vahim tablo var. Nasıl kimlik çıkarılacağına dar bilgileri de yok. Şuan sahada bu insanlara kimlik çıkarmak için yardım çıkaran örgütler de çok az. Bunu kamuoyu ile paylaşmak bizim açımızdan önemli. Neden bu insanlara kimlik verilmez? Bunun cevabı yok. Neden hepsinin kimlik sahibi olması için özel çaba sarf edilmiyor. Mülteciler sorunlarını dile getirmeye korkuyorlar. ‘Başıma bir iş gelir, elimdekini de kaybederim ben burada atarlar’ diye korku ve endişe içerisindeler. Onların çıkmayan sesine ses olabilmek için bu basın toplantısını yapıyoruz" diye belirtti.
FOTOĞRAFLI