Mükemmel dudağın sırrı

“DUDAKLARIMIZIN mükemmel görünmesi, çok dolgun dudaklara sahip olmanız gerektiği anlamına gelmiyor” diyen KBB Uzmanı Op. Dr. Cem Karas, işin sırrının yüz şekli ve ifadeye uygun dudaklar yaratabilmekten geçtiğini söyledi. Op. Dr. Karas dudak dolgusu hakkında bilgiler verdi. Modern dünyada, özellikle de son 10-15ş yıl içinde yeni talepler yeni gelişmelere yol açtıkça, dudakları dolgunlaştırmaya yönelik uygulamaların da giderek daha popüler bir hale geldiğini belirten Op. Dr. Cem Karas, “Dudak dolgunlaştırma dendiğinde akla gelen tek bir yöntem var, o da hyalüronik asit bazlı dolgu maddeleri. Kalıcılıkları altı ayla bir yıl içinde değişen bu dolgu maddeleri, geçmişte sadece yaşla beraber dudaklardaki incelme ve hacim kaybını geri kazandırmak için kullanılırdı. Bugünlerde ise durum farklı. Henüz 20’li yaşlarında bile olmayan genç kızlardan orta yaşlarındaki kadınlara kadar herkes daha dolgun dudaklar istiyor” dedi.
FAZLA DOLGUNLUKTAN KAÇININ
Dudak dolgusunda dikkat edilmesi gereken en önemli şeyin fazla dolgun ve yapay görünümlü dudaklardan kaçınmak olduğuna vurgu yapan Op. Dr. Karas, “Dolgun dudakların bu derece popüler olmasında medyanın ve ‘selfie’ kültürünün yükselişi olduğu yadsınamaz. Ancak dolgun dudaklar herkese yakışacak diye bir şey yok. Her ne kadar çekici bir etki yaratmanın en önemli kriterinin doğal bir görünümden geçtiğini belirtsem de amacımız hastanın istediklerini birebir yerine getirmek değil, doğru ve doğal bir sonuç almaktır” diye konuştu.
YÜZE UYUM DA ÇOK ÖNEMLİ
Dudakların yüze uyum sağlaması gerektiğini ifade eden Op. Dr. Karas, şöyle devam etti:
“Yüzde bir denge olması son derece önemli. Eğer yaptığınız işlemle bu dengeyi bozarsanız yüzün çekiciliğini de bozmuş olursunuz. Mesela dudakları çok kalınlaştırırsanız bu dengeyi bozmuş olursunuz. Öncelikle ister dolgu yapılmış ister yapılmamış olsun, üst dudağın alttan biraz daha büyük olması gerekir. Ancak üst dudak, alt dudaktan 2 milimetreden fazla önde olursa, bu defa da denge bozulur ve ördek dudak denilen hiç de estetik olmayan bir görünüm ortaya çıkar.”

 
POPÜLER VE
ESTETİK YENİLİK
UYGULANAN tekniğin önemini de anlatan Op. Dr. Cem Karas, “Dudakların tam ortasındaki alana, yani üst dudağın ortasıyla alt dudakta ona karşılık gelen yerin toplamından oluşan bölgeye dudak kalbi diyoruz. İşte bu bölgeyi, dolgu enjeksiyonu ile belirginleştirerek kontur oluşturmak son derece popüler ve estetik bir yenilik. Bu teknik hem doğal hem de çekici bir etki yaratıyor” dedi.
Yaşlanma etkilerinin belirgin bir şekilde görüldüğü yerlerden birinin de dudaklar olduğunu ifade eden Op. Dr. Karas, şu bilgileri verdi: “Zamanla, kolajen ve elastin lifleri azalan dudakların nem seviyesi de düşer. Hatta dudakların rengi bile yaşla birlikte giderek soluklaşır. Yapısı gereği zaten hassas bir cilde sahip olan dudaklar zamanın da etkisiyle giderek kurur, pullanır ve hacim kaybeder. Sadece dudak köşelerine enjekte edilecek olan hyalüronik asit ile dudaklar eski formuna kavuşacaktır.”

 
ÇİZGİ KONTROLÜ
DUDAKLARDAKİ yaşlanma belirtilerinden birinin de dudak çevresinde beliren ince çizgiler olduğunu kaydeden Op. Dr. Karas, “Nedeni ister güneş hasarı, sigara, ister yaşın ilerlemesi olsun, ince çizgiler dudakların şeklini kaybetmesine ve büzüşmesine neden olur. Bu çizgilerin derinliğine göre doktorunuz size değişik öneriler sunacaktır. Ben çözüm için cildin yapısını iyileştiren lazer sistemleri tercih ediyorum. Kolajen üretimini teşvik eden her teknoloji dudak çevresinin de daha pürüzsüz görünmesini sağlayacaktır. Derin çizgilerde ise derinin üst tabakasını soyan sistemler tercih edilebilir, ancak bunlar işlem sonrasında dört ile altı gün kadar süren bir iyileşme sürecini gerektiren teknolojilerdir. Fakat en başarılı sonucun kombine tedavilerle alınabileceğini belirtmek istiyorum. Hem derin çizgilerin içlerini dolgu maddeleri ile doldurarak hem de cilt kalitesini artıran lazer tedavileri en etkili kombinasyondur” ifadelerini kullandı.