Güncelleme Tarihi:
İZMİR (AA) - TOLGA ALBAY - Dünyanın en büyük doğaltaş rezervlerine sahip Türkiye, bu alanda ihracatını hızla artırıyor. Genelde büyük inşaat projelerine ürün göndermeye alışık olan sektörde bir firma ilginç ürünlerle katma değerini katlamayı başardı. Mermer ve travertenden üretilen masa, kütüphane, sandalye gibi ürünler özellikle Kuzey Avrupa ülkelerinin ilgisini çekiyor.
Torbalı ilçesinde mermer işleme tesisi bulunan ve aynı zamanda Ege Maden İhracatçı Birliği başkanlığı görevini yürüten Mevlüt Kaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada tüm sektörlerde olduğu gibi doğaltaşta da katma değeri yüksek ürün ihracatının çok önemli olduğuna dikkati çekti.
Mermer sektörüne ilk olarak eşya üreterek başladığını, daha sonra ocak sahibi olarak farklı sektörlere hitap eder konuma geldiğini kaydeden Kaya, mermer ve traverten ihracatçısının bugün dünyanın hemen her ülkesine ürün gönderdiğini, bir çok dev projede bu taşların kullanıldığını ifade etti.
Sektör olarak 2023 hedeflerini yakalamak için ihracat miktarıyla birlikte değerini de artırmaya odaklandıklarını, mobilya ürünlerinin bu anlamda çok özel bir yerinin olduğunu anlatan Kaya, "Bir tır mermer mobilyanın değeri aynı miktardaki mermer plaka veya fayanstan ortalama 10 kat daha fazladır. Üründeki tasarım ve işçilik arttıkça değeri katlanarak artar. 10 tır mermer plaka satmakla 1 tır mermer masa satmak aynı kazancı getiriyor. Bu nedenle eşyaya dönüşmüş ürünlere büyük önem veriyoruz" dedi.
- Yüksek teknoloji ürünleri
Ocaktan çıkan blok mermerleri, tesislerindeki yüksek teknolojili makinelerle dilimlere ayırdıklarını, belirlenen tasarıma göre bir çok işlemden geçen mobilyaların ihracatı yapılacak ülkeye demonte vaziyette gönderildiğini ifade eden Kaya, şu bilgileri verdi:
"Dünya çapında dağıtım yapan bir şirketle 27 yıldır çalışıyoruz. Mobilyalarımız Kanada'dan Avustralya kadar bir çok konutta kullanılıyor. Kuzey Avrupa ülkeleri başta olmak üzere İngiltere, ABD, Kuveyt'e çok miktarda ürün gönderiyoruz. Krizle birlikte mobilya ürünlerinin ihracatında bir gerileme oldu. Gönderdiğimiz mobilya miktarı, haftada 6'dan 2'ye kadar geriledi. Bu dönemde lüks konutlara yönelik ihracatta herhangi bir gerileme olmadı. Son aylarda özellikle ABD ve Ortadoğu pazarındaki hareketlilikle siparişler yeniden canlanmaya başladı. 2015 yılında tekrar eski ihracat seviyelerini yakalayacağımızı umuyoruz."
Taşta da diğer mobilya ürünlerinde olduğu gibi tercihleri modanın belirlediğini, bu yıl siyah-beyaz kontrastı olan ürünlerle travertenlerin talep gördüğünü söyleyen Kaya, en fazla masa ürettiklerini, talebe göre kütüphane, konsol ve sandalye de üretebildiklerini belirtti.
Kaya, geçmişte tasarımı da kendilerinin yaptığını ancak çok farklı ülkelere ihracat yapılması ve beğenilerin değişiklik göstermesi nedeniyle hedef pazarlardan gelen tasarımları uyguladıklarını dile getirdi.
- Türkler "ısınamadı"
İhracatta yoğun talep görmesine rağmen taş mobilyaların Türkiye'de henüz yeteri kadar talep görmediğini de anlatan Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye'de genellikçe yazlıkçılar bahçe mobilyası olarak taş mobilyaları tercih ediyor. Son dönemde fuarlarda açtığımız stantlara özellikle gençlerin ilgisi çok yüksek. Ancak mermeri bir iç mobilya ürünü olarak kullanma alışkanlığımız yok. Bu biraz da gelenek meselesi. Türk insanına mermer masa soğuk geliyor ama biz Danimarka, İsveç, Norveç gibi soğuk ülkelere binlerce masa sattık. Aslında mermer ısındığı zaman soğuması da zor olan bir materyaldir.
Zaman içinde Türkiye'de de taşa olan ilginin artacağını umuyorum. Son dönemde özellikle ihraç fazlası ürünlere olan talep umutlarımızı artırdı. Fuarlarda sergilediğimiz ürünlere artık Türk tüketiciler de ilgi gösteriyor."
Mermer veya travertenden yapılan bir masanın ahşap masaya göre daha uygun fiyatlı olduğunu da sözlerine ekleyen Kaya, "Örneğin bir yemek masasını ihracata gönderirken 450-500 liraya verebiliyoruz. Bu fabrika çıkış fiyatı ancak bunun üzerine üç beş kuruş konsa bile ahşap masalardan daha ucuz olduğu görülür" diye konuştu.