Miyom ameliyatlarında rahmi korumak mümkün

Miyomların çoğu zaman belirti vermediğini söyleyen Batı Anadolu Central Hospital Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Neslihan Gürbüz, “Miyomlar rahmin kas tabakasında oluşan iyi huylu tümörlerdir ve kadınlarda üreme çağında oldukça yaygın görülebilir. Çoğu zaman herhangi bir belirti vermeyen miyomlar, büyüklükleri ve bulundukları bölgeye göre çeşitli rahatsızlıklara yol açabilir. Özellikle yoğun adet kanamaları, adet düzensizlikleri, kasık ağrısı, kabızlık, idrar sorunları ve hatta kısırlık gibi sorunlara neden olabilir. Bu nedenle bazı miyomların alınması gerekebilir. Myomektomi işlemi de rahmi koruyarak yalnızca miyomların alınmasını sağlayan cerrahi bir işlemdir” şeklinde konuştu.

AMELİYAT NE ZAMAN GEREKLİ

Miyomların hangi durumlarda alınması gerektiğine değinen Gürbüz, “Miyomlar büyüyerek rahmin dışında kalan organlara (mesane, bağırsak gibi) baskı yapabilir. Bu baskı, idrar veya bağırsak fonksiyonlarında sorunlara yol açabilir ve yaşam kalitesini düşürebilir. Bazı kadınlarda miyomlar ağrı, aşırı adet kanaması, kabızlık veya sık idrara çıkma gibi sorunlara neden olabilir. Bu durumda, miyomların alınması belirtilerin hafiflemesini sağlar. Çocuk sahibi olmayı planlayan kadınlar için rahmin alınması yerine sadece miyomların çıkarılması önemlidir. Bu sayede rahim korunarak ileride gebelik şansı devam ettirilmiş olur. Miyomların boyutunun çok büyük olması veya çok sayıda bulunması halinde ameliyat gerekli olabilir” dedi.

TEDAVİ SEÇENEKLERİ NELER?

Rahimin korunarak miyomların alınmasının çeşitli cerrahi yöntemlerle yapılabileceğini belirten Gürbüz, şunları söyledi: “Myomektomi ameliyatında laparoskopik, histeroskopik ve laparotomi yöntemleri kullanılmaktadır. Ameliyat için tercih edilen bu yöntemler miyomların boyutuna, konumuna ve sayısına göre değişiklik göstermektedir. Laparoskopik yöntem, özellikle rahmin dışına doğru büyümüş miyomlar için tercih edilir. Laparoskopik myomektomi, açık ameliyata göre daha az ağrıya, daha kısa iyileşme sürecine ve daha küçük yara izlerine yol açar. Genellikle hastanede kalış süresi kısadır ve hasta günlük aktivitelerine daha çabuk dönebilir. Ancak çok büyük veya rahmin derin kısımlarına yerleşmiş miyomlar için bu yöntem yeterli gelmeyebilir. Histeroskopik myomektomi, rahim içi boşluğa yerleşmiş miyomların vajinal yoldan alınması işlemidir. Rahim iç tabakasına (endometriuma) yakın olan miyomlar için ideal bir yöntemdir. Histeroskopik myomektomi, herhangi bir karın kesisi gerektirmez ve çok hızlı bir iyileşme süreci sunar. Genellikle aynı gün taburcu olunabilir. Ancak bu yöntem, yalnızca rahim iç tabakasına yakın ve belirli boyuttaki miyomlar için uygundur. Laparotomi, ise açık ameliyat türüdür. Çok büyük miyomlar veya sayıca çok fazla miyom olduğunda bu yöntem tercih edilebilir. Büyük boyutlu veya çok sayıda miyomu olan hastalar için en uygun yöntemdir. İyileşme süreci laparoskopiye göre daha uzundur ve hastanede kalış süresi daha uzun olabilir. Miyomlar iyi huylu tümörler olduğu için bazı kadınlarda ameliyat sonrası yeni miyomlar oluşabilir. Bu nedenle, myomektomi sonrası düzenli doktor kontrollerine devam etmek önemlidir. Ayrıca, her ne kadar miyomlar alınsa da cerrahi sonrası rahim yapısında bazı değişiklikler meydana gelebilir, bu da gebelik sürecinde dikkat edilmesi gereken bir durumu beraberinde getirir.”