Güncelleme Tarihi:
ADINI bahçesindeki limon ağaçlarından alan Limon Köyiçi, Alaçatı’nın en gözde mekanlarından. Her yıl geliştirdiği ve genişlettiği menüsüyle konuklarına farklı tatlar sunan mekan, hem dünyadan, hem de füzyon mutfağından lezzetlere yer veriyor. Bu sene de misafirlerine benzersiz bir menü oluşturan Limon Köyiçi’nin mutfağı, şef Eyüp Gül ve ekibine emanet.
TARLADAN SOFRAYA
Limon Köyiçi yaz boyunca her damak zevkine uygun lezzetleri ve renkli sunumlarıyla hem göze, hem de damağa hitap ediyor. Misafirlerine eğlenceli ve samimi bir ortam sunan mekan birbirinden özel tatların yer aldığı menüsüyle dikkat çekiyor. Alaçatı’nın ruhunu yansıtan bir menü ortaya çıkardıklarını söyleyen şef Eyüp Gül, “Menümüzü oluştururken farklı ülkelerin yöresel ürünlerini farklı tekniklerle sentezleyip füzyon yemek kültürünü benimsedik. Tarladan sofraya bir anlayışa öncelik verdik. Anadolu’nun bereketli topraklarının eşsiz Ege Denizi ile öpüştüğü bu coğrafyada iyi bir ot yemeği yapılacaksa otun en iyisi burada, deniz mahsullü bir yemek yapılacaksa da balığın en iyisi yine burada mevcut. Bunca zenginlik içinde iyi bir menü oluşturmak bizim için hiç de zor olmadı” diyor.
75 FARKLI LEZZET
Limon Köyiçi’nde birbirinden lezzetli 75 farklı lezzet sunuluyor. Her yemeğin bir göç hikayesi olduğunu belirten Gül, “Menümüzde wasabili karides gofret, isli dana dil, zencefilli çiğ istiridye, papaz erikli içli köfte, dana kaburga taco, ördekli gyoza, beef Wellington, dana yanak, dil balığı şiş, taze trüf mantarlı pizza ve tatlı olarak da çıtır cannoli ve Japon sütlacı gibi çeşitler bulunuyor” bilgisini paylaşıyor.
Eyüp Gül’ün favori lezzetleri arasında ise yulaf samanında çimuçiri soslu dana ilik, şevketi bostan suyu ile hazırlanan Çeşme ahtapotu, tütsüleyerek yapılan somon füme, yaklaşık 12 saat ağır ateşte pişirerek hazırlanan ördek konfi ve tatlı olarak da limon spesiyali bulunuyor.
Nar ekşili yaprak dolma ve kimyonlu yaprak ciğerin klasikleşen lezzetler arasında olduğunu kaydeden Gül, bunların dışında kırmızı pancarlı beyin söğüş, karides gofret, mürekkepli humus, kendin pişir ve rahibe rüyası adını verdikleri yeni lezzetlerin de menüde yer aldığını aktarıyor.
Şef Eyüp Gül, başarının sırrını ise şu cümlelerle anlatıyor: “Bu bir ekip işi. Her işletmede olduğu gibi iyi bir ekibimiz var. Patronlarımızın yoğun çabası ve özenini de burada vurgulamam gerekiyor. Her türlü imkanı bize sunuyorlar. Kaliteli malzeme, en iyi imkanlar ve iyi bir ekip sizi mutlaka başarıya götürür. Bizi tercih eden tüm misafirlerimize çok teşekkür ediyoruz.”
BİR BAŞARI HİKAYESİ
ŞEF Eyüp Gül, 21 yılını geçirdiği meslek hayatını şu cümlelerle anlatıyor: “1986’da Kars’ta 7 çocuklu bir ailenin 5’inci evladı olarak dünyaya geldim. Hukukçu olmak isterken maddi imkansızlıklardan dolayı sadece ilkokulu okuyabildim. Kars’tan İstanbul’a dayılarımla birlikte çalışmaya gittim. Mutfak ve gastronomi hikayem tamamen spontane olarak gelişti. Dönemin en iyi restoranlarından biri olan Boğaziçi Borsa Restorant’ta bulaşıkçı olarak işe başladım. Mesai saatlerim bittikten sonra ustalara yardım ederek bir şeyler öğrenmek için çaba sarf ediyordum. Aşçılığa merakım da bu vesileyle başlamış oldu. Kolay gelişim gösterdiğim ve yetenekli olduğum için mutfak şefimiz beni yanına çırak olarak aldı. Bu benim gibi Doğu Anadolu’dan gelen 13 yaşındaki bir çocuk için en önemli dönüm noktasıydı. Zor ve çetin koşullar içinde bir çocukluk geçirdim. Beni ben yapanın o çetin koşullar olduğu bilinciyle yakaladığım başarıyı sürdürmeye devam ediyorum.”