Güncelleme Tarihi:
Birçok TV kanalında program ve sunuculuk, üniversitelerde drama eğitmenliği yapan Aksoy da artık Bodrumlular kervanına katıldı. Serap Aksoy, yıllardır Ege’ye yerleşme hayalini deprem korkusu ve salgın baskısının hızlandırdığını söyledi. “Galiba küçük İstanbul duygusuna yakın bulduğum için 1.5 ay önce buraya taşındım” diyen Serap Aksoy’la Bodrum’u konuştuk.
SPİRİTÜEL YOLCULUĞUM SÜRÜYOR
Sizi tanıyabilir miyiz?
- İçgüdüsel arayışlar sonunda balerin olmaya karar verdim. Çeşitli serüvenler yaşayıp, aileyi taciz edip, önce İstanbul Devlet Konservatuvarı’nda, ardından da Münih Müzik Akademisi’nde bale eğitimini tamamladım. Dönüşte Atatürk Kültür Merkezi’nde yıllarca profesyonel balerinlik yaptım ve emekli oldum. Aynı zamanda sinema-TV-sahne oyunculuğu yapıyorum. Değişik TV kanallarında 25 sene program ve sunuculuk deneyimim oldu. Türkiye’de ilk defa özel kanallarda kültür-sanat programı yaptım. En son üniversitelerde drama yoluyla hayata dokunuş dersleri verdim. Kendimle ilgili spiritüel yolculuğum ise devam ediyor.
SALGIN KAÇIŞIMI HIZLANDIRDI
Bodrum serüveniniz nasıl başladı? Bölgeyle ilgili gözlemlerinizi paylaşabilir misiniz?
- Yıllardır Ege’ye yerleşmek gibi bir hayalim vardı. Deprem korkusu ve salgın baskısı İstanbul’dan kaçmamı hızlandırdı. Bodrum ise yıllardır yaz dönemlerinde tatil yapmaya geldiğim bir bölgeydi. Galiba küçük İstanbul duygusuna yakın bulduğum için buraya geldim. 1.5 ay oluyor. ‘Yerleştim mi?’ sorusuna yanıt veremiyorum henüz. Bodrum’a uzun soluklu yaşama duygusuyla gelince, çevreye olan ilginiz de farklı oluyor. Geldiğimden beri benim için en üzücü konu, ev sahiplerinin köpek sever insanlara ev kiralamak istememeleri oldu. Bunun sebebi de galiba sokaklarda dolaşan başıboş ve agresif köpek sürüleri. Bodrum Belediyesi ve müteahhit firmaların bu sorunu acilen çözmeleri gerekiyor. Köpekler kaderine terk edilmiş yaşıyor. Lokanta önlerine konulan mamalar çözüm değil. Yani sokaklarda dolaşan köpekleri ve kedileri kısırlaştırıp barınakta bakmaları gerekir. Koskoca Bodrum Yarımadası için 3-4 barınak yeterli değil. Dünyanın gelişmiş ülkelerinde sahipsiz hayvan yok. Hepsi bakım altında. Başkanımızın bu konuya duyarlılık göstereceğinden şüphem yok!
YARIMADAYI ANLAMAYA ÇALIŞIYORUM
Bodrum ya da Milas’taki mekanlar hakkındaki düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz? Favori duraklarınız neresi, bizlerle paylaşabilir misiniz?
- Milas bölgesini iyi tanımıyorum. Bodrum’u da anlamaya çalışıyorum... Burada hayat hep hafta sonu gibi ama yine de benim için en özel yer Zai ve Bodrum Mimarlık Kitaplığı diyebilirim.
BETONDAN BAŞKA NE YAPABİLİRİZ
Sizden Bodrum’un için bir hafta sonu program önerisi alabilir miyiz?
- Bodrum’da hafta sonu çevre gezintileri yapılabilir. Ne yazık ki görsel sanatlardan uzak kalmak zorundayız. Okuma ve film izleme faaliyetlerine katkı verebiliriz. “Bu dünya çapındaki coğrafyaya betondan başka artı neler yapılabilir?”in hayallerini kurabiliriz.
NEFES ALACAK DELİKLER BULMALIYIZ
Bodrum’a geliş sürecinizi de hızlandıran koronavirüs pandemisinin hayatınıza yansımalarını değerlendirebilir misiniz?
- Pandemi hakkında çok şey anlamaya ve öğrenmeye çalışıyorum. Dünya çeşitli zaman dilimlerinde salgınla boğuşmuş, şimdilerde de ağır bir mücadele yaşanıyor. Kötü bir virüs olduğu tartışmasız. Virüse ve baskılara meydan okuyanları ve itaat edenleri izliyoruz. Bir çeşit ölüm-kalım savaşı... Ve, “Kalan sağlar bizimdir” stratejisi uygulanıyor. Büyük akılların büyük oyunları... Tabii ki etkilendim. Maskeyle yaşıyorum ama hayvan sevgim nedeniyle duygusal boşluklarımı dolduruyorum. Hayat çok zorlaştı. Her yerden sıkıştırıyor insanları. Ama yine de nefes alacak delikler bulmak zorundayız.