Kalp sağlığı için Omega 3 takviyesi kullanalım mı?

KONU Omega 3 takviyelerine geldiğinde farklı sonuçlar açıklayan binlerce yayın olduğunu ifade eden Özel Akut Kalp Damar Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Rida Berilğen, bu çalışmaların bazılarında kalp hastalığından korunma açısından hiçbir yarar bulunmazken, bazılarında Omega 3 takviyesiyle yarar sağlandığının görüldüğünü açıkladı. Son zamanlarda yapılan birkaç çalışma sonrasında bu çelişkili sonuçlara önemli ölçüde açıklık getirildiğini ifade eden Berilğen, şöyle dedi:

YÜKSEK DOZLARDA

“Sağlıklı bir bireyde Omega 3 içeren takviyelerin düşük dozlarda tüketimi pek de yarar sağlamamaktadır. Omega 3 takviyesi kullanılacaksa yüksek dozları önerilmektedir. Piyasada bulunan birçok ticari ürün oldukça düşük dozlarda Omega 3 içermektedir. Ancak Omega 3 kavramı birçok alt bileşen içerir. Örneğin Omega 3 kapsülü adı altında satılan bir çok üründe farklı miktarlarda EPA, DHA gibi yağ asitleri bulunur. Kalp sağlığı açısından yararlı olan Omega 3 yağ asidi EPA’dır. DHA gibi diğer yağ asitleri EPA’nın olumlu etkilerini azaltmaktadır. EPA’nın kalp sağlığı açısından olumlu etkileri de yüksek dozlarda mümkündür. Sabah-akşam 2 gram, toplam 4 gram gibi... Bu nedenle piyasada yaygın olarak bulunan düşük dozlarda ve saf olmayan, EPA dışında yağ asitleri de içeren ürünler tercih edilmemelidir.”

RİSKLİ HASTALARDA

omega 3 takviyelerinin her bireyin kullanması gereken ürünler olmadığını da ekleyen Dr. Rida Berilğen, “Tıpta mevcut veriler ışığında, trigliserid yüksekliği olan hastalar ve yararları net şekilde gösterilmiş diğer kolesterol ilaçlarını kullandıktan sonra halen riskli görülen kalp ve damar hastaları dışında kullanımları yoktur. DHA, bazı nadir göz hastalıklarında kullanılabilir. Gereksiz kullanımları, kanamaları ve kalp ritim bozukluklarını tetikleyebilir” diye konuştu.

FAYDALARI NELER

Haftada 2-3 gün balık ve deniz mahsulü tüketimi, zengin Omega 3 yağ asitleri de dahil içeriğiyle kalp ve damar sağlığı açısından yararlıdır. » Çevresel kirlenme nedeniyle balık ve deniz mahsulleri civa başta olmak üzere birçok zararlı maddeye maruz kalabilir. Civa birikimi fazla olan balık ve deniz mahsullerinin tüketimi başta gebeler olmak üzere insan sağlığı açısından oldukça zararlıdır. » Zararlı madde birikimi balık tüketimi açısından engel olmamalıdır. Önemli olan sağlık için tehlike oluşturmayacak düzeyde oldukça düşük civa birikimi olan balık ve deniz mahsullerinin tanınması ve tüketilmesidir. Sonuç olarak çevresel kirlenme tüm besin grupları için geçerlidir. » Civa gibi zararlı maddelerin az miktarda bulunduğu, Omega 3 yağ asitlerinden zengin balık ve deniz mahsulleri tercih edilmelidir. Kesin bir kural olmamakla birlikte daha büyük boyuttaki ve dipte beslenen balık ve deniz mahsüllerinde daha fazla ağır metal bulunmaktadır. » Ağır metal maruziyeti tüketim miktarıyla doğrudan ilişkilidir. Genel kabul olarak bir porsiyon balık veya deniz mahsülü pişmemiş olarak 115 gram, pişmiş olarak 85 gramdır. Önerilen miktarların üzerinde tüketim yapılmamalıdır. Örnek vermek gerekirse bir midye ortalama olarak 25-30 gramdır. Tek seferde tüketim 3-4 taneyle  sınırlanmalıdır.

ZENGİN OMEGA 3 KAYNAKLARI

Balıklar: Somon, sardalya, alabalık, uskumru, ton balığı gibi. » Deniz Mahsülleri: Midye, istridye gibi. » Sert Kabuklu Yemişler : Hemen hepsi. » Yeşil Yapraklı Sebzeler : Semizotu, fesleğen gibi. » Tohumlar : Chia, keten tohumu gibi.