Kalın bağırsak kanseri giderek yaygınlaşıyor
Güncelleme Tarihi:
KALIN bağırsak kanserinin genelde geç tanı konulan bir kanser türü olduğu için dünyada kansere bağlı ölümlerin sık nedenlerinden biri olduğunu söyleyen Ekol Sağlık Grubu Sada Hastanesi Genel Cerrahi ve Cerrahi Onkoloji Uzmanı Opr. Dr. Haydar Öcal, erken aşamadaki kanserlerde 5 yıllık yaşam beklentisinin ortalama yüzde 85 olduğunu vurguladı.
“Yani 100 erken evredeki kalın bağırsak kanseri hastasının sadece 15’i, 5 yıl içerisinde vefat etmektedir” diyen Öcal, sadece lenf bezlerine sıçramış, ancak başka organlarda kanser yoksa 5 yıllık yaşam beklentisinin yüzde 50, karaciğer, akciğer gibi organlara yayılmış (metastaz) kanserlerde yaşam beklentisinin ise çok daha az olduğunu bildirdi.
45 YAŞ ÜSTÜ DİKKAT
“Kalın bağırsak kanseri açısından 45 yaş üzerinde olanlar, sağlıksız beslenen, obez olan, sigara içen ve spor yapmayanlar risk altındadır” diyen Öcal, şöyle devam etti: “Birinci derece bir akrabanızda kalın bağırsak kanseri olması durumunda, sizin riskiniz 2-3 kat artmaktadır. Kanser olan akraba sayısı arttıkça risk katlanarak artar. Sağlıklı yaşam alışkanlıkları ile riski azaltabiliriz. Ancak genetik ve ailesel faktörler gibi değiştiremeyeceğimiz risk faktörleri de vardır. Şunu da unutmamak gerekir ki kalın bağırsak kanseri olan hastaların yüzde 60’ında herhangi bir ailesel veya genetik risk faktörü yoktur.”
BU BELİRTİLERLE BAŞLIYOR
Kalın bağırsak kanserinin en tipik belirtilerinin kanlı dışkılama ve karın ağrısı olduğunu dile getiren Öcal, şu bilgileri verdi: “Bazen sadece kan tetkiklerinde kansızlık ile kendini gösterebilir. 40 yaş üzerindeki her bireyde, özellikle erkeklerde kansızlık varsa, nedeni mutlaka araştırılmalıdır. Diyet yapmadan zayıflama, tüm kanser türlerinde olduğu gibi görülebilir. Bazen bağırsak tıkanıklığı gelişir ve hasta acil servise büyük abdest yapamama, kusma ve karın şişliği ile başvurur ve tanı bu şekilde konulur.”
KAPALI YÖNTEMLE TEDAVİ
Kalın bağırsak kanserinin tedavisinin ameliyatla, ilgili kalın bağırsak kesiminin lenf bezeleri ile birlikte çıkarılmasıyla gerçekleştiğini söyleyen Öcal, “Dünyada kabul gören ameliyat tekniği, kapalı yöntemle yapılan ameliyatlardır. Kapalı yöntem daha az ağrı, hızlı iyileşme ve daha az ameliyat sonrası komplikasyon avantajları sağlar. Daha sonra kemoterapi ve radyoterapi verilir. Rektum kanserlerinde ise daha farklı tedavi basamakları uygulanabilmektedir. Yüz güldürücü şekilde hastanın ömrü uzamaktadır” diye konuştu.