Güncelleme Tarihi:
Nevra UÇKAÇ / İZMİR, (DHA)- İZMİR'in Yaşam Kalitesi, Yaşam Maliyeti ve Ücretleri konulu raporun sonuçları açıklandı. İzmir'e diğer şehirlerden bir işgücü göçü olduğunun dikkate alındığı rapora göre İzmir, İstanbul’a göre yüzde 12 daha iyi yaşam kalitesine sahip.
Ege Genç İşadamları Derneği (EGİAD), uluslararası bir danışmanlık şirketi ile ortak bir çalışma gerçekleştirerek 'İzmir’in Yaşam Kalitesi, Yaşam Maliyeti ve Ücretlerini' raporlaştırdı. Raporun tanıtım toplantısı İzmir Ticaret Odası (İZTO) ve Batı Anadolu Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu'nun (BASİFED) iş birliğinde gerçekleştirildi. Toplantıya İZTO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Emre Kızılgüneşler, EGİAD Başkanı Aydın Buğra İlter ile danışmanlık firmasının yöneticileri katıldı. Toplantının açılışında konuşan İZTO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Emre Kızılgüneşler çok sektörlü bir yapıya sahip olan İzmir’in sadece tatil amaçlı gelinen ve emekliliğin geçirileceği bir kent değil, çalışılmak istenen, dinamik ve yaşanabilir bir kent olduğunu vurguladı. Son dönemde İstanbul’dan İzmir’e yoğun nitelikli bir beyin göçünün olduğuna dikkat çeken Kızılgüneşler, "İzmir, yaşamak kadar üretmenin de keyifli olduğu bir kent, mutlu insanların kenti desek yanlış söylemiş olmayız" dedi. Oda olarak girişimciliğe özel önem verdiklerini de kaydeden Kızılgüneşler, pek çok ülkenin politikalarını inovasyon yaratarak büyüme üzerine kurduğunu belirterek, İZTO olarak da eski hizmet binalarında Girişimcilik ve İnovasyon Merkezi kurmayı planladıklarını söyledi. Kızılgüneşler, "Bugünün girişimcisi, yarının başarılı bir işletmesi, küçük gibi gözüken hamleler ile büyüyerek ülke ekonomisini sırtlayan bir kentin yapı taşları olabilir. İzmir’in girişimcilik ve inovasyon kentine dönüşümü vizyonumuz ile girişimcilik alanındaki çalışmalara Odamızca özel önem veriliyor. Genç girişimcilerle yatırımcıları aynı çatı altında biraraya getirecek merkezimiz için büyük heyecan duyuyoruz" diye konuştu.
'TÜRKİYE'NİN KALİFORNİYA'SI, İZMİR'
EGİAD Başkanı Aydın Buğra İlter, yeni yatırımlarında rotayı İzmir’e çeviren şirket sayısında dikkat çekici bir artış bulunduğunu belirterek bu trendi İzmir’i Türkiye’nin Kaliforniya’sı haline getirmek için bir fırsat olarak gördüklerini dile getirdi. Yaşanacak şehir olarak bilinen İzmir’in ‘Çalışılacak ve iş yapılacak şehir’ imajının da güçlendirilmesi gerektiğini anlatan İlter, uluslararası ve ulusal ölçekte şirketlerin operasyon merkezlerini ve bazı iş birimlerini İzmir’e taşıma kararı almalarının sevindirici olduğunu söyledi. Başkan İlter, şöyle konuştu:
"Onları izleyecek başka firmalarla iş ve yaşam alternatifi olarak İzmir’in çehresinin ve kent dokusunun hızla değişmesi söz konusu. Bizler de EGİAD olarak bu sürece katkı koyabilmek adına, dünyada belli başlı kentler için hazırlanmış yaşam kalitesi, yaşam maliyeti ve ücretler araştırmalarının danışmanlık firması işbirliği ile İzmir için de yapılmasını sağladık. Böylelikle hem İzmir ile ilgili tüm dış tanıtım faaliyetlerinde kullanılabilecek sağlam doneleri elde etmeyi hem de İzmir’e yerleşmek, yatırım yapmak veya iş yapmayı planlayan kişi ve kuruluşlara yön gösterici olabilecek en güncel belirli parametrelerin kamuoyuyla paylaşılmasını amaçladık."
'İZMİR'İN İHRAÇ ETTİĞİ BİRÇOK BEYİN VAR'
İzmir’in girişimcilik ve inovasyon alanında büyük bir potansiyeli olduğunu söyleyen İlter, şehirlerin gücünün, barındırdığı yetenekler, iş fırsatları, refah seviyesi ve kültürel çeşitliliği ile ölçülebildiğini ifade etti. İzmir’in global sermaye, şirketler, yetenek ve yeni fikirleri kendine çekmesi adına neler yapılabileceğinin araştırılması gerektiğini anlatan Aydın Buğra İlter, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bölgedeki teknoparklar, sanayi bölgeleri, insan kaynaklarındaki çeşitlilik, çok kozmopolit olmayan şehir yapısı, kente farklı fırsatlar sunuyor. Sanayi 4.0 açısından birçok yerli ve yabancı şirketin yatırımda İzmir’i tercih ettiğini, birçok firmanın da sürdürülebilirlik hedefiyle üretim ve yönetim birimlerini şehre kaydırdığını görmekteyiz. İstanbul’dan İzmir’e ciddi bir göç bulunmakta. Göç profilinin önemli bir kısmı serbest çalışan, ev ofisinden işini idare edebilen, yüksek eğitimli ancak işini İzmir’e taşımadığı için şehrin ekonomisine daha düşük katkısı sağlayan profilden oluştuğunu düşünüyoruz. Biz yatırımları da şehre çekmeyi hedefliyoruz. İzmir’in ihraç ettiği birçok beyin var. Önce o beyinleri şehre geri çekmek istiyoruz. 30-45 yaş arası iyi eğitimli beyaz yakalı profili hedefliyoruz. Hazırlattığımız rapora göre, bir beyaz yakalının en büyük gideri olan özel okul ücretleri İzmir’de yüzde 40 daha düşük. Yeni girişimleri ve genç beyinleri şehre çekerek cazibe merkezi olmak adına çalışmalıyız."
İSTANBUL'DAN İZMİR'E İŞ BAŞVURUSU
Uluslararası danışmanlık şirketinin Türkiye Genel Müdürü Dinçer Güleyin ise toplantıda yaptığı konuşmada, bu araştırmada çalışanlar açısından İzmir ve İstanbul’u kıyasladıklarını ifade etti. İzmir’in son yıllarda Türkiye’nin yükselen yıldızı olarak hem iş hem de sosyal boyutuyla bir çekim gücü kazanmaya başladığını anlatan Güleyin, çalışılacak şehirler arasında İzmir’in cazibesini artırdığına dikkat çekti. Güleyin "İzmir İşgücü Göstergeleri Araştırması’na göre, İzmir’e yapılan iş başvurularının sayısında önemli derecede artış gözlemleniyor ve bunun yaklaşık yüzde 60’ını İstanbul’dan gelen başvurular oluşturuyor. Çalışma kapsamında, ‘yaşam maliyeti’ ve ‘yaşam kalitesi’ kategorilerinin yanı sıra, iki şehir için benzer özelliklerdeki evlerin kira farklılıkları, benzer eğitim veren özel okulların senelik bedelleri ve çalışan işgücünün baz ücret ve bonusların dahil edildiği toplam nakit ücretleri de karşılaştırıldı" diye konuştu.
RAKAMLARLA İZMİR İSTANBUL KARŞILAŞTIRMASI
İzmir ve İstanbul’un karşılaştırıldığı yaşam maliyeti kapsamında, evde yeme-içme, alkol ve tütün, ev gereçleri-ürünleri, kişisel bakım, giyim ve ayakkabı, ev hizmetleri, kamu hizmetleri, ev dışı yeme-içme, ulaşım ile spor ve eğlence kategorilerinde yaklaşık 200 ürünün fiyatları karşılaştırıldı. Araştırmanın sonuçlarına göre; İzmir yaşam maliyetinde İstanbul’a göre yaklaşık yüzde 10 daha az pahalı bir şehir oldu. Özellikle kişisel bakım, ev hizmetleri, kamu hizmetler ve spor-eğlence kategorilerinde ise yüzde 20 daha ucuz olduğu belirtildi. İzmir ve İstanbul arasındaki ‘yaşam kalitesi’ karşılaştırmasında politik ve sosyal ortam, ekonomik ortam, sosyo-kültürel ortam, sağlık ve sıhhi temizlik, kamu hizmetleri ve ulaşım, dinlenme- eğlenme, tüketim ürünleri, konaklama ve doğal ortam kategorilerinin altında 39 faktör göz önünde bulunduruldu. Araştırmanın sonuçlarına göre, İzmir’in yüzde 12 oranında İstanbul’dan daha yüksek yaşam kalitesine sahip olduğu bildirildi. Özellikle İzmir’i yaşamak için tercih etme nedenlerinin başında politik ve sosyal ortam, sağlık ve sıhhi temizlik ve doğal ortam kategorileri geldiği vurgulandı. İzmir’de yer alan özel okul maliyetlerinin, İstanbul’da yer alan benzer okullara göre ortalama yüzde 35 oranında daha ucuz olduğu belirtilen araştırmanın sonuçlarına göre, İzmir ve İstanbul’un benzer semtlerindeki kira oranlarında da önemli farklılıklar bulunuyor. İzmir’de kiralar İstanbul’a göre yaklaşık yüzde 50 daha ucuz. İzmir’de baz ücret seviyesi İstanbul’a göre ortalamada yüzde 11 oranında daha düşük olsa da İzmir’in yaşam maliyeti de aynı oranda düşük. İstanbul’a göre kira bedelleri ve okul masrafları yüzde 30 ile yüzde 50 arasında daha uygun. Rapora göre çalışan maaşı İstanbul’a göre düşük gibi gözükse de çalışan gözünde İzmir’in cazibesinin arttığı ifade edildi. İşverenler ise iyi bir ücretlendirme politikası aracılığıyla artık daha kalifiye çalışanı kurumuna çekme şansı yakalıyor. Ücret seviyelerinde göze çarpan diğer bir konu ise, ücret farklarının müdür ve üst düzey yönetici rollerinde yaklaşık yüzde 10’larda olurken, uzman seviyesine inildiğinde aradaki farkın yüzde 15 ile 20’lere çıkması olarak dile getirildi.
FOTOĞRAFLI