Güncelleme Tarihi:
İZMİR, (DHA) - İZMİR'de, FETÖ/PDY'nin 15 Temmuz'daki darbe girişimine ilişkin örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in bir numaralı sanık olduğu, 279 kişinin yargılandığı davada dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal, tanık olarak dinlendi. Ünal ifadesinde, jetlerin Ankara'da alçak uçuş yaptığı sırada, düğündeki komutanları topladığını söyleyip, "Dedim ki 'Herkes, kendi üssünü arasın. Hiçbir şekilde uçuş olmadığını ve olmaması gerektiğini teyit edin' diye emir verdim. 'Herhangi bir üsten uçuş olursa o üs komutanı divan-ı harpliktir, bunu bilin' diye bir talimatım oldu" dedi.
İzmir 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi için Aliağa Ceza İnfaz Kurumu Kampüsü'nde oluşturulan duruşma salonda görülen davanın duruşmasına, bazı tutuklu sanıklar ile tarafların avukatları katıldı. Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile kayda alınan duruşmada, tutuklu sanık Hava Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay eski Başkanı Korgeneral Hasan Hüseyin Demirarslan'ın talebi doğrultusunda tanık olarak Hava Kuvvetleri eski Komutanı emekli Orgeneral Abidin Ünal, dinlendi.
Darbe girişiminin yaşandığı gün Muharip Hava Komutanı Korgeneral Mehmet Şanver'in kızının düğünü için İstanbul Deniz Kulübü'ne davetli olarak gittiğini, saat 19.30 sıralarına kadar herhangi bir olumsuzluk ya da olağanüstü bir durum hissetmediğini söyleyen Ünal, "Eşim, saat 21.30'da beni arayarak, Genelkurmay Başkanlığı'nda görevli Hava Korgeneral Fikret Erbilgin'in gözaltına alındığını söylemesi üzerine ben de tutuklu sanık Demirarslan'ın izinli olması nedeniyle Ankara'da vekil olarak bıraktığım Tümgeneral Cevat Yazgılı'yı (emekli) aradım. Yazgılı ile telefonla Ankara'da ne olduğunu konuştuğum sırada, jet uçaklarının sesini duydum. Yazgılı da bana 'Ben de bilmiyorum; ancak şu anda Ankara'nın üzerinde jetler geziyor' dedi" diye konuştu.
Jetlerin alçak uçuş yaptığını öğrenmesinin ardından yaşananın, darbe girişimi olduğunu anladığını dile getiren Ünal, bunun üzerine düğündeki komutanları topladığını ve "Herkes, kendi üssünü arasın. Hiçbir şey şekilde uçuş olmadığını ve olmaması gerektiğini teyit edin" diye emir verdiğini anlattı. "Herhangi bir üsten uçuş olursa o üs komutanı, divan-ı harpliktir, bunu bilin" dediğini de belirten Ünal, "Komutanlar da üslerini arayarak, bu emrimi iletip, bir faaliyet olmadığını teyit etti. Bundan sonra da Cevat Yazgılı'yı tekrar arayıp, harekat merkezine gitmesini ve duruma el koymasını emrettim" dedi.
Hava Kuvvetleri eski Komutanı Ünal, saat 23.00 sıralarında, bir emrinin olup, olmadığını öğrenmek için kendisini cep telefonundan arayan Hasan Hüseyin Demirarslan'la diyaloğunu ise şöyle anlattı:
"Demirarslan, tatilde bulunduğu Özdere Askeri Kampı'ndan ayrılarak, Çiğli'ye, oradan da uygun bir uçak bulması halinde Ankara'ya gideceğini söyleyince, ben de ona 'Ankara'ya kesinlikle gitme. Orası çok karışık. Eskişehir'e git' dedim. Ayrıca, Demirarslan'a 'Çiğli 2. Ana Jet Üs Komutanlığı'nda da birtakım olaylar olduğunu duydum, istersen kendi aracınla Eskişehir'e git. Darbe girişiminin başarısız olması için emirlerimi yerine getir' diye söyledim. Özellikle vurgulamak istiyorum. Demirarslan'a, Çiğli'ye gitmemesi yönünde bir emir vermedim. Tavsiye mahiyetinde bilgi verdim."
Ünal, 16 Temmuz günü serbest bırakıldıktan sonra Akıncı Üssü'nden uçakların kalkmaması ve kullanılamaz hale getirilmesi için pistin bombalandığını, top atışına tabi tutulduğunu öğrendiğinde de mutlu olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi:
"Saat 15.37'de aradığım Demirarslan'a 'Pistin bombalama emrini kim düşündüyse ona teşekkür ederim' dedim. Demirarslan da Eskişehir'deki komutanların ortak bir kararıyla pisti bombaladıklarını söyledi. Derdest edildiğim gece boyunca, Akıncı Üssü'nün kapatılması ya da etkisiz hale getirilmesi için dua etmiştim."
'BUNU İZAH EDEMİYORUM'
Abidin Ünal, mahkeme başkanının, "Demirarslan'ın Kaklıç Hava Meydan Komutanlığı'nda saat 03.50'ye kadar beklemesi, saat 05.20'de Eskişehir'e gitmesi hakkındaki değerlendirmeniz nedir?" sorusuna "Bunu, izah edemiyorum. Daha önce Demirarslan'ın bu durumuyla ilgili bir tespitimiz olmadı. Demirarslan'ın o saate kadar neden Kaklıç'ta beklediğine ilişkin bir izahat gerektiğini düşünüyorum" diye yanıt verdi.
Hasan Hüseyin Demirarslan'ın "Eskişehir Harekat Merkezi'nde sizin verdiğiniz emirler yerine getirildi mi?" sorusu üzerine Ünal, şöyle konuştu:
"Gece yarısından sonra gerek Başbakan Binali Yıldırım'ın verdiği gerekse benim verdiğim emirler zaten Eskişehir'e iletilmişti. Demirarslan, saat 05.20'den sonra geldiği Eskişehir'de emir komutayı devralmıştır. Akıncı Üssü'ndeki pistin bombalanması, helikopterlerin havalanmasını önlem için top atışının olması ve havadaki uçakların yere inmesi yönündeki emirleri Hasan Hüseyin Demirarslan'ın komuta ettiği doğrudur."
Bunun üzerine yeniden söz alan Demirarslan, "Eskişehir Harekat Merkezi'nden verilen emirler, darbe girişiminin başarısız olmasında önemli rol oynamıştır. Eğer biz, burada gerekli önlemleri almasaydık daha çok şehit ve gazimiz olurdu" dedi.