Güncelleme Tarihi:
İZMİR Barosu ve Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YARSAV) birlikteliğiyle "Kadına Yönelik Şiddette Fail" başlıklı bir panel düzenlendi.
İki oturum halinde gerçekleştirilen panelde birinci oturumun başkanlığını İzmir Barosu Kadın Hakları Merkezi Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Av. Nuriye Kadan yaptı. İlk oturuma ODTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yakın Ertürk, İzmir Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Psikolog Işıl Çoklar ve İzmir Ekonomi Üniversitesi Öğretim Üyesi Itır Bağdadi konuşmacı olarak katıldı. İzmir Barosu Kadın Hakları Merkezi Yürütme Kurulu üyesi Av. Figen Merder'in başkanlığını yaptığı ikinci oturumun panelistleri ise İzmir 1. Aile Mahkemesi Hakimi Huriye Kasap, YARSAV Başkan Yardımcısı Hakim Murat Aydın ve Karşıyaka Denetimli Serbestlik Müdürlüğü'nden Sosyolog Çağrı Baykal Turgut oldu.
Açılış konuşmasını yapan İzmir Barosu Başkanı Av. Aydın Özcan, Dünya Ekonomik Forumu'na göre, Türkiye'nin, toplumsal cinsiyet eşitliğinde 142 ülke arasında 125. sırada olduğunu, peşinden Umman ve Yemen'in geldiğini söyledi. Yerel ve ulusal medyaya yansıyan haberlere göre 2010-2015 yılları arasını kapsayan dönemde erkeklerin 1134 kadını öldürdüğüne belirten Özcan, "2015 yılı başından Ekim ayına kadar ise yine erkekler, tarafından 236 kadın, boşanmak istediği için veya evlenmek istemediği için öldürüldü. Kadına yönelik şiddet artarak devam etti,15 kadın ve kız çocuğuna tecavüz edildi, 5 kadın ve kız çocuğuna zorla fuhuş yaptırıldı, 29 kadın yaralandı, 6 kadın ve kız çocuğuna cinsel tacizde bulunuldu. Öldürülen kadınlar arasında, yasal haklarını kullananlar, katili hakkında üç kez koruma kararı çıkartmış olan da vardı" dedi.
Baro Başkanı Özcan, Türkiye'de 2010-2015 yılları arasını öldürülen 1134 kadından 608'inin failinin kocası veya eski kocası, 161'inin erkek arkadaşı veya eski erkek arkadaşı olduğunu söyledi. 213'ünün failinin ise ailedeki erkekler; yani babası, oğlu, erkek kardeşi, damadı, kayınpederi veya akrabası olduğunu vurguladı.
Yargıçlar ve Savcılar Birliği Başkanı Murat Arslan da kadına yönelik her türlü şiddetin ve ayrımcılığın son bulması için çabaladıklarını belirterek, "Kadın haklarına ilişkin sorunların insan hakları temelinde ele alınmasını ve kadının eşit bir birey olarak toplumdaki yerini almasını savunuyoruz. Kadını eve kapatan onu sadece anne rolü ile gören bir toplumun gelişmesinin ve özgürleşmesinin mümkün olmadığına inanmıyoruz. Kadına yönelik şiddet yıllardır bir kadın sorunu olarak görüldü. Halbuki bu sorun kültürel, coğrafi, dini, toplumsal ve ekonomik sınırları da aşan küresel düzeyde bir insanlık sorunu. Dolayısıyla şiddetin sonlandırılması için verilen mücadelede şiddetin asli faili olan erkekleri de kapsayan bir girişim yürütmek zorundayız. Bu nedenle erkekleri kadına ve çocuklara yönelik şiddet uygulamaya iten nedenleri tespit etmek, şiddet nedeniyle ortaya çıkan mağduriyetlerin giderilmesi kadar önemlidir. Şiddetin failini tanımak, suçun nedenlerini görmek, suçun önlenmesi ve ortaya çıkan sonuçların giderilmesi için çok faydalıdır. Şiddet failinin cezalandırılması gerekliyse de, bu cezalandırma şiddetin ortadan kaldırılması için yeterli değildir. Şiddeti ortaya çıkaran nedenlerin belirlenmesi ve bu nedenlerin giderilmesi de gereklidir. Ortaya çıkan şiddetin mağdurunun korunması, iyileştirilmesi ve yeniden şiddete maruz kalmasının önlenmesi gerekiyor. Mağdurun korunması ile eş zamanlı olarak şiddet failinin yeniden şiddete başvurmasını önleyici tedbirlerin de alınması gereklidir. YARSAV ve İzmir Barosu bu çalışma ile şimdiye kadar genelde mağdur açısından tartışılan aile içi şiddet konusunu fail açısından da tartışarak konuyu gündeme taşıyor" dedi.
Panelin öncesi ve sonrasında YARSAV Başkanı Murat Arslan, YARSAV Yönetim Kurulu üyeleri, YARSAV üyesi çok sayıda hakim ve savcı Baro Başkanı Aydın Özcan'ı ziyaret etti. Panel sonrasında birlikte akşam yemeği yendi.
İZMİR, (DHA)
FOTOĞRAF