İzmir’deki Yeni Kent Merkezinde Ulaşıma Ortak Fikir Birliği

Güncelleme Tarihi:

İzmir’deki Yeni Kent Merkezinde Ulaşıma Ortak Fikir Birliği
Oluşturulma Tarihi: Ocak 22, 2016 11:12

GÖZDE GRUBU YÖNETİM KURULU BAŞKANI KENAN KALI DA, YENİ KENT MERKEZİNDEKİ YAŞAM KOŞULLARININ VE KALİTESİNİN İZMİRLİLER AÇISINDA ÖNEMLİ OLDUĞUNU VURGULADI.

İzmir’in Bayraklı ilçesine bağlı Salhane bölgesi, her geçen gün yeni rezidanslar ve iş merkezleriyle gelişmeye devam ederken, artan nüfus ve bina yoğunluğu trafik sorununu gündeme getirdi.
Bayraklı ilçesindeki Salhane bölgesinde, 500 bin kişinin yaşaması ve günde bir buçuk milyon kişinin etkileşim halinde olması beklenirken, cazibe merkezi haline gelen bölge rezidanslar ve iş merkezleriyle hızlı bir şekilde gelişmeye devam ediyor. Mevcut bina ve nüfus yoğunluğunun artmasıyla birlikte bu durum trafik sorunu da gündem taşıdı. Bölgenin geleceği üzerine konuşan Şehir Planlamacıları Odası İzmir Şube Başkanı Özlem Şenyol Kocaer, ulaşım master planlarının olası risklerin büyüklüğünü gösterdiğine dikkat çekti.
Bölgeyle ilgili ulaşıma dair yeni çözümler getirmenin şart olduğunu vurgulayan Kocaer, mevcut toplu taşıma sisteminin gelecek yoğunluğu kaldıracak kapasitede olmadığını kaydetti. Bölgede birçok projenin devam ettiğini ve biten projelerin hala, tam olarak dolmadığını aktaran Kocaer, "Süren projelerin bitmesi ve var olan binaların tam nüfus yoğunluğuna ulaşmasıyla birlikte bölgede yaşayan ve çalışan insan sayısında büyük bir artış olacak. İnsan sayısının artmasıyla, trafik yoğunluğu doğru orantılı artacak. Zaten Altınyol gibi bağlantılı ana arterlerdeki yoğunluk katlanarak büyüyecek. İlk olarak yapmamız gereken yeni kent merkezine gelen insanları mümkün olduğunca özel araç kullanmamaya teşvik etmek. Bunun için de mevcut toplu taşıma sistemlerini geliştirmek zorundayız. Metro ve diğer raylı sistemde bölgeye ek yatırımlar gerekiyor. Bayraklı İskelesi aktif hale getirilerek kentlilerin daha fazla kullanılması sağlanmalı. Bisiklet yolları geliştirilerek çevreden insanların bisikletleriyle bölgeye gelmeleri teşvik edilmeli. Para karşılığı otopark muafiyeti yeni binalarda kesinlikle uygulanmamalı. Her binanın otoparkı mutlaka olmalı” diye konuştu.
Körfez Tüpgeçit projesiyle ilgilide konuşan Kocaer, "Bu projeye aktarılacak para, yeni kent merkezindeki mevcut ve oluşacak trafik sorununun çözümü için harcanmalı. Katlı metro sistemleri gibi yurtdışında mevcut sistemler incelenmeli ve bölgede uygulanmalı. Ayrıca kamu kurumları bu yolda ne gibi çözümler üretiyor açıklamak zorunda. Ortada henüz uzun vadeli bir plan yok” ifadesini kullandı.
İNŞAAT SEKTÖRÜ TEMSİLCİLERİ AYNI GÖRÜŞTE
Bölgede yatırımları bulunan inşaat sektörünün temsilcileri de, bir an önce uzun vadeli planlamaların yapılarak harekete geçilmesi gerektiği görüşünde birleşti. Müteahhitler Federasyonu (MÜFED)Başkanı Necip Nasır, en büyük dertlerinin ulaşım sorunu olduğuna dikkat çekerek, "Bizim müteahhitler olarak en büyük derdimiz aslında ulaşım sorunu. Şehrin planlanıp bu yönde atılımlar atılması gerekiyor; ancak bu yönde çalışmaları maalesef göremiyoruz. Günü kurtarmaya yönelik faaliyete geçirilen projeler, sorunu geçici çözse de uzun vadede daha da derinleştiriyor. Kentin şimdiden 50 yıllık planları yapılmalı. Toplu taşımaya yatırım yapılmalı. İstanbul gibi metrobüs hatları yapılabilir mesela. Eldeki tüm alternatifler değerlendirilmeli, mevcut raylı sistem geliştirilerek ek seferler getirilmeli. Bu Bölge için deniz taşımacılığı aktif bir şekilde gündeme alınmalı" diye konuştu.
"ÖNGÖRÜLEN ARA YOLLAR YETERSİZ KALACAK"
Kavuklar Grup Gayrimenkul Geliştirme Grup Başkanı Metehan Kavuk ise, bölgedeki Ankara Caddesinin sıkışmaya başladığını dile getirerek, "Şu an elde olan master planları aslında mevcut durum açısından işe yarar durumdalar; ancak planların hayata geçmesi için mevcut inşaatların bitmesi gerekiyor. Ankara Caddesi şimdiden sıkışmaya başladı bile. Fakat şöyle bir sorun var ki; artık burada inşaat bitmeyecektir. Plandaki öngörülen ara yollar yetersiz kalacaktır. Bildiğiniz gibi ara bağlantılardan biri geçtiğimiz günlerde faaliyete açıldı. Kamu kurumları hiçbir şey yapmıyor dememiz doğru olmaz. Bölgenin daha fazla ara bağlantıları var. Ayrıca toplu taşımanın kesinlikle geliştirilmesi gerekiyor. Bu bölgede şu an öngörülenden çok daha fazla insan ve bina yoğunluğu oluşacak. Dünyadaki bütün büyük kentlerin ana merkezinde bir trafik yoğunluğu bulunur. New York’da bunu çok yoğun görürsünüz. Chicago daha düzenli bir kent olmasına rağmen bu yoğunluk vardır. Bizim İzmir olarak bu kentleri masaya yatırıp nerede eksik yapmışlar diye incelememiz gerekiyor" dedi.
"YOĞUNLUK ŞİMDİDEN GÖZ ÖNÜNDE BULUNDURULMALI"
Gözde Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Kenan Kalı da, yeni kent merkezindeki yaşam koşullarının ve kalitesinin İzmirliler açısında önemli olduğunu vurguladı. Kalı, "Yaşanabilir bir kent inşa etmek için hepimize büyük görevler düşüyor. Bu bölgede hala yapımı devam eden ve başlayacak çok sayıda proje var. Bu da doğal olarak bölgedeki yoğunluğu daha da artıracak ve zaten var olan trafik sorununu büyütecek. Biz ne kadar modern, kaliteli binalar da üretsek de, insanlar bunlara ulaşımda ciddi sıkıntılar yaşadığı sürece pek de bir anlamı kalmıyor. İnsanların bu bölgeye kolay ulaşabilmelerini sağlayabilmek öncelikli hedef olmalı. Toplu taşıma yatırımlarına burada büyük rol düşüyor. Dünya kentlerini incelemeli ve uzun vadeli planlarımızı şimdiden oluşturmalıyız. Bölge deniz taşımacılığı için oldukça uygun. Bayraklı İskelesi ve yeni kent merkezi arasında raylı bağlantı kurmalıyız. Biz İzmir olarak ne kadar çabuk önlemlerimizi alırsak, sağlıklı bir kent merkezi kurmamız da o denli hızlı olacaktır. Burada kamu kurumlarına büyük sorumluluk düşüyor. Onların da bu yönde çabaları olduğunu görüyoruz. Ancak planlar yapılırken önümüzdeki yıllarda burada oluşacak çok ciddi yoğunluk şimdiden göz önünde bulundurulmalı" diye aktardı.
"ÇÖZÜMLER ÜRETİLMESİ GEREKMEKTE"
Folkart Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Sancak ise, ulaşım sorunuyla ilgili şöyle konuştu:
"Ulaşım konusunu yaya ve araç olarak ayrı ayrı değerlendirmeliyiz. Görüntüde İZBAN hattının doğusunda kalan yaşam alanlarının, İZBAN hattının batısında kalan kıyı alanlarına ve denize fiziksel erişiminin demiry olu hattı ile kesildiğini görüyoruz. Kentlinin bu alanlara yaya veya araçla çok daha rahat erişimini sağlayacak çözümlerin üretilmesi gerekmekte. Bu noktada İZBAN hattının yer altına alınması gelecek için kaçınılmaz. Elbette bunun ciddi bir maliyeti de olacak. Bu ölçekteki merkez alanlar için metro hatları Yeni Kent Merkezi çalışanlarını en kısa sürede evlerine ulaştıracak şekilde yeniden kurgulanmalı, bu hatlar yer altına alınarak hat ve sefer sayılarının ihtiyaca uygun hale getirilmesi gerekmektedir.
Araç trafiği bakımından; yeni kent merkezini hem kıyı şeridine hem de çevre yoluna kesintisiz ulaşımını sağlayacak ilave arterlerin oluşturulması gerekiyor. Günde 82 bin aracın geçtiği Ankara Caddesi, yaklaşık yüzde 7’si kullanılmış Yeni Kent Merkezi için bugün bile yetersiz kalmakta. Soruna üst ölçekten bakıp bu alanın tamamının yapılaşması halinde oluşacak gelecek senaryosu doğrultusunda tüm İzmir ölçeğinde bugünden çalışmalara başlanmalıdır. Günümüzde İzmir çevre yolunun çevre yolu özelliğini yitirdiği, bu bakımdan İzmir için yeni bir çevre yolu ihtiyacının oluştuğu açıktır. Aslında konuşacak çok konu ve detay var ancak tek bir çözüm görüyorum. Bunları el birliği ile yapmak zorundayız. Bu el birliği kavramının içinde; ilgili kamu kuruluşları, ilgili bakanlıklar, yatırımcılar, hepimiz olmalıyız. Mevcut tüm problemler hepimizin problemidir. Ortak akıl ve ortak hareket ile yapılacak çalışmalar, Yeni Kent Merkezi ve İzmir’in sorunlarının çözümü olacaktır."
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!