Güncelleme Tarihi:
Bahri KARATAŞ/İZMİR, (DHA) - İZMİR Barosu seçimlerini kazanarak ikinci dönem için başkanlık koltuğuna oturan Aydın Özcan, adayların yarıştığı seçim kampanyası sırasında rakiplerinin Yunanistan doğumlu olmasını bile propaganda malzemesi yaptığını belirterek, "Burası benim anavatanım. Bana kimse 'bu adam gavur' diyemez. Ben Türk'üm, Türkiye'de benim anavatanım" dedi.
Aydın Özcan, İzmir Kültürpark'taki Celal Atik Spor Salonu'nda 16 Ekim'de yapılan İzmir Barosu Genel Kurulu'nda geçerli olan 4 bin 902 oyun bin 957'sini alarak ikinci dönem için yeniden İzmir Baro Başkanı seçildi. Seçim kampanyasında rakiplerinin Türk olmadığını öne sürerek propaganda yaptığını öne süren Özcan, 1968 yılında çiftçi bir ailenin çocuğu olarak Yunanistan batı Trakya Dedeağaç'ta doğduğunu, Türkiye'ye 12 yaşında geldiğini, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden 1991 yıllında mezun olduğunu 26 yıldır da özel bürosunda avukatlık yaptığını anlattı. Özcan, "Burası benim anavatanım. Bana kimse bu adam 'gavur' diyemez. Ben Türk'üm, Türkiye'de benim anavatanım" dedi.
KIZI DA BABASININ YOLUNDA
Gönül Özcan'la evli olan Aydın Özcan'ın kızı da babası gibi avukat olmak istedi. Özel bir üniversitede Hukuk Fakültesi 3'üncü sınıfta okuyan Gizem Özcan'ın yanı sıra oğlu Ayberk Özcan'ın da seçim döneminde kendisine destek verdiğini anlatan Aydın Özcan, "Seçimlere altı ay kala çalışmaya başladım. Grup olarak bir aile gibi çalıştık. Yarım kalan projelerimizi yeni yönetim ile hep birlikte tamamlayacağız. Seçimde bize diğer gruplardan oy geldi. Biz bunun farkındayız. Projelerimizi tek tek yapacağız. Kazanmak başlıbaşına çok güzel bir duygu. Bu başarıyı elde etmek için çok çalıştık, meslektaşlarımızla gönül bağı kurduk ve mükemmel bir işbirliği, uyum yakaladık. Kazanabilmek için türlü yalanlar, iftiralar, kumpaslar ile çabalayan, sonra da salt meslektaş olduğumuz için hiçbir şey olmamış gibi eskiye dönebileceğini sananları gördük. Gerçek oy sandığında belli oldu. Bileğimizin hakkı ve alnımızın teriyle her şeye rağmen bu seçimi aldık" dedi.
BARO KULE YAPILACAK
İzmir Barosu Başkanı Özcan, yeni dönemin prestij projesi olan Baro Kule'yi yapacağını belirterek, şunları söyledi:
“İzmir Adliyesi yakınında olacak. Yaklaşık 6 bin 500 ile 7 bin metrekare kapalı alana İzmir Barosu yapılacak. 750 kişilik konferans salonu ile 20'ye yakın meslek içi eğitim çalışması ve komisyon toplantılarının yapılacağı salonlar, idari bölümler, lokal ve dinlenme alanları bulunacak. Ayrıca otopark ile meslektaşlarımızın sosyal etkinliklerinde kullanacağı alanlar olacak. Bu binada Baro'ya ayrılan alanlar için ayrı müstakil bir giriş kapısı olacak. TAKBAS sistemi geliyor. Avukatlar MERNİS ve tapu kayıtları işlemini oturdukları yerden yapabilecek. CMK ve adli yardım paraları çabuk ödenecek. Radyo Baro'yu faaliyete geçireceğiz. Genç ofisi genişleteceğiz. CMK araç sistemini ilçelerede yayacağız. Baro aidatları yasanın gösterdiği ve izin verdiği en düşük seviyeye çekilmiştir. Göreve geldiğimizde 410 lira aidatlar 2015 yılında yıllık 380 liraya 2016 yılında ise 360 liraya indirildi."
AVUKAT HATTI KURULACAK
İzmir Barosu Başkanı Aydın Özcan, GSM operatörleri ile görüşerek, ayrı bir avukat hattının avukatlar tarafından kullanımına açmayı planladıklarını belirterek, "Bu hat Baro tarafından verilecek, hattın dakika ücreti TBB Avukatlık Asgari Ücret tarifesi sözlü danışma ücretine endekslenecektir. Avukat arandığında görüşme öncesinde bir uyarı ile dakika ücreti belirtilecek, devam etmek için kişi bir tuşa basarak Avukat ile görüşebilecektir. Böylece Avukat mesai saatleri dışında telefonunu kapalı tutarak ya da kurumsal hattan gelen aramalara cevap vererek bu sözlü danışma ücret bedelini operatöre ay sonu kesecekleri makbuz ile alabileceklerdir" dedi. Yeşil pasaporta çok önem verdiklerini de vurgulayan Özcan, “Yeşil pasaportu yapamadık. 60 projeden biri oydu. Üç meclis dönemimizde de meclise, bütün milletvekillerine mektup yazdık. Avukatların ödediği yüzde 18 KDV'nin düşürülmesi için, CMK ücretleri arttırılması için talepte bulunduk. Yurtdışındaki Türk vatandaşlarının, Türk şirketlerinin hakkını koruyabilmek için yeşil pasaport istiyoruz dedik. Yeşil pasaport Adalet Bakanlığı tarafından onaylandı, Avrupa Birliği Bakanlığı çok fazla yeşil pasaport olduğu gerekçesiyle reddetti. Yeşil pasaport için de mücadele etmeye devam edeceğiz.Bu proje bizim için prestij bir proje. Mutlaka meslektaşlarımıza yeşil pasaportu kazandıracağız . Avrupada şirketi bulunan Türkler, yabancı avukatlarla iş yapıyor. Milyarlarca dolarlık sözleşmeleri bu avukatlarla yapıyorlar. Biz bunun önüne set çekiceğiz. Uluslararası bir baro olacağız. Türk avukatlarının önünü açmamız lazım. Bu konuda eğitim vericeğiz. Artık Türk şirketler Türk avukatlarla , deniz ticareti ve diğer sözleşme yapıcak. İzmir'li avukataları uluslarrası avukat yapıcağız" dedi.
FOTOĞRAFLI