Gündüz ayakkabıcı akşam koro şefi

Güncelleme Tarihi:

Gündüz ayakkabıcı akşam koro şefi
Oluşturulma Tarihi: Ocak 04, 2023 15:35

Küçüklüğünden beri hem ayakkabıcılık yapan hem de müzik eğitimi alan Tayfun Dik, koro şefi olma hayalini kurduğu müzik topluluğuyla gerçekleştirdi. Hayalleri bununla sınırlı olmayan Dik, bir de sanat merkezi kurarak müziğe gönül verenleri bir araya toplayacak.

Haberin Devamı

 

Erkan İYİGÜNGÖR

KARŞIYAKA’da yıllarca ayakkabıcılık yapan 58 yaşındaki Tayfun Dik, müzik tutkusunun peşinden gitti ve hayallerini gerçekleştirdi. 12 yaşında ayakkabıcılığa başlayan 13 yaşından itibaren de müziğe merak saran Dik, arkadaşlarıyla birlikte bir koro kurdu. Her pazartesi bir kafede toplanan koro, akşamları 19.00-21.00 arasında çalışmalarını yapıyor. Dik hikayesini şöyle anlatıyor: “Adana’da doğdum. Çocuk yaştan bu yana ayakkabıcıyım. Ortaokul ve lise döneminde yarım gün okul yarım gün ayakkabıcıda çalışıyordum. Aynı yaşlarda müzikle ilgilenmeye başladım. Sonraki yıllarda Adana’da Divan Musiki Derneği’nde ders alıyordum. Adana Belediye Konservatuarı’nda ilk yıl Avni Anıl’ın ikinci yıl Ali Şenozan’ın yönettiği belediye konservatuarında eğitim aldım. Usta isimler Doktor Ayhan Sökmen, Bestekar Suphi İdrisoğlu, Doktor Mustafa Bilgiç gibi isimlerle de çalıştım. Askerliğimi İzmir’de yaptım ve bir daha Adana’ya dönmedim. İzmir’de TRT’nin açtığı sınavlara girdim. TRT sanatçısı olmak istedim. Maalesef o dönemde olmadı. Müziğe uzun bir süre ara verdim. Ayakkabıcılık yapmaya devam ettim. Geleceğimi bu sektörde kurmak zorundaydım. Ama yine de müzikten kopmadım. Ut, cümbüş, keman çaldım. Şarkı söyledim. Belli dönemlerde sahneye de çıkıyordum.”

Haberin Devamı

Gündüz ayakkabıcı akşam koro şefi


MÜZİĞE AÇ İNSANLAR
Pandemideki kapanma dönemlerinde tekrar müzik aşkı kabaran Dik, ayakkabıcılığı bir yana bırakarak koro kurmaya karar verir. Çevresine haber vererek bu isteğini anlatan Dik, “Arkadaşlarım müziğe açtı. Ve bu yıl başlarında minik bir koro oluşturmaya karar verdik. Eski arkadaşlarımla Bizim Musiki Topluluğu’nu kurduk. Saz arkadaşlarımız çok başarılı. Şu anda 6 saz ekibi, 22 koristimiz var. Bir kafede çalışıyoruz. Ayakkabıcılıktan sıkıldığım için mesleği bırakmak istiyorum” dedi.


Karşıyaka’daki Ortaköy Kafe’de çalışma yaptıklarını söyleyen Dik, “Kafenin sahibi arkadaşımız müziği çok sevdiği için mekanını bize açtı, ‘Burada çalışabilirsiniz’ dedi. Kendisine teşekkür ediyoruz. Her pazartesi akşam 19.00-21.00 saatleri arasında çalışmalarımızı yapıyoruz. Önümüzdeki yıl daha da güçleneceğiz. Yeni yılda bir sanat merkezi kuracağız. Hatta şan, enstrüman dersi vereceğiz. Konservatuardaki hocalarımız da aramıza katılacak. Aynı zamanda koro çalışmaları da devam edecek” dedi.

Haberin Devamı

Gündüz ayakkabıcı akşam koro şefi

İKİ KORO BİRLEŞTİ
“Koroya gelenlerin arasında öğretim görevlisi, emekliler, mühendis, doktor arkadaşlarımız var” diyen Dik, “Koromuza amatörlerin profesyoneli diyebiliriz. Sesler çok başarılı. Bu işi severek yapıyorlar. Yaş ortalamamız 40. Aramızda Seyrek Villakent’te kurulan bir koronun şefi de var. Ben de oraya destek olması için perşembe günleri Seyrek’e gidiyorum. Orada ut çalıyorum. Pandemi dolayısıyla korolar çok kalabalık olamıyordu. İnsanlar ister istemez hala kalabalık ortamlarda olmak istemiyor” ifadesini kullandı.
İki koroda da mevcut sayısı az olunca birleşip konser verme fikrinin ortaya çıktığını ifade eden Dik şunları söyledi: “Bakırçay Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hanefi Özbek bize destek oluyor. Kendisi çok güzel tambur çalıyor. Müzik yeteneği yüksek, besteleri var. Kendisi aynı zamanda Çinuçen Tanrıkoru’nun öğrencisi. Bize üniversitede yer vereceğini söyledi. İki koro birleşip orada Nisan ayı başında konser vereceğiz. İkinci konserimizi de Nisan sonunda vereceğiz. Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay da yeni yılın ilk haftasında koromuzu ziyaret edecek. Ondan da konser yeri için yer talebinde bulunacağız.”

Haberin Devamı

AİLECE MÜZİĞE
GÖNÜL VERDİLER
Müziksiz bir yaşam düşünemediğini söyleyen Dik, “Müzik benim her şeyim. Klasik bir laf olarak gelebilir ama gerçekten öyle. Babam her akşam ‘hadi oğlum bir şarkı söyle’ derdi. Sınıf öğretmenim de boş derslerde arkadaşlarıma şarkı söylememi isterdi. 2 tane çocuğum var. Ben onlara da aşıladım. Büyük oğlum Alican, küçük yaşlarda piyano dersi aldı. Şu an birçok müzik aleti çalabiliyor. İstanbul’da okudu, endüstri mezunu oldu ama şu an müzik de yapıyor. Youtube kanalında kendi bestelerini söylüyor. Küçük oğlum Ada ise lise 2’ye gidiyor. O da keman çalıyor, şarkı söylüyor. Eşim de müziği çok seviyor. Yani ailece müziğe gönül verdik” diye konuştu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!