Gastronominin rotası yeniden çiziliyor

ALTERNATİF turizm çeşitlerinden biri olan gastronominin önemi tüm dünyada hızla artıyor. Yaklaşık 8 bin yıllık geçmişinde 34 ayrı uygarlığa ev sahipliği yapan İzmir’in yanı başındaki şirin ilçesi Urla ise zengin mutfağıyla gastronomi turizminin önemli duraklardan biri olma yolunda hızla ilerliyor.
Enginarından cibesine, börülcesinden şevket-i bostanına, rokasından balığına, zeytinyağından arapsaçına, kekiğinden biberiyesine ya da kuşkonmazına kadar çok geniş seçenek sunan Urla’nın lezzet durakları, yıllık 5 milyar doları bulduğu tahmin edilen gastronomi pazarından pay almak için hummalı çalışma içinde.
Urla artık sadece hoş vakit geçirmek, eğlenmek için değil; lezzetli yemeği tatmak, nasıl yapıldığını, hangi malzemelerin kullanıldığını yerinde görmek, o coğrafyayı da tanımak için gelen turistlere de farklı seçenekler sunuyor. Tabii tüm dünyayı etkisi altına alan pandemiyle birlikte turizm algısının değiştiği ortamda Urla, butik yapısıyla da bir adım öne çıkıyor.
Yıllardır esnaf lokantalarıyla ün yapan bölge, son dönemde açılan ağırlıklı şef restoranlarıyla da gücüne güç katıyor. İlçenin değerine değer katan birçok mekan dikkat çekerken, üçüncü nesil kahveleriyle Baristocrat, kombucha içecekleriyle Kumbhaka Mutfak, zeytin ve zeytinyağıyla Hayal Bahçe’den, fark yaratan menüleriyle Kırmızı Ocakbaşı ile Seyhan Et de Urla’nın gastronomi turizminden pay alması için emek veriyor.

FESTİVAL ETKİSİ
URLA’da gastronomi turizminin büyümesinde önemli bir faktör de hiç kuşkusuz yeme-içmeden sanata farklı alanlarda yapılan festival ve etkinlikler... Her ne kadar şu an pandemi nedeniyle bir şey yapılmasa da Urla Ot Festivali, Uluslararası Enginar Festivali, Yelken, Yat ve Enduro Yarışları, Arnavut Böreği Şenliği, Uçurtma Şenliği, Uluslararası Tiyatro Festivali, Bağbozumu Şenlikleri, Kavun Festivali, Pop Müzik Beste Yarışması ve Oyuk Festivali bölgenin önemli bir çekim merkezi olmasında kaldıraç görevi üstleniyor.

 
DAHA FAZLA
HARCIYORLAR
GASTRONOMİ turizmine yönelik yapılan araştırmaya göre yabancı turistler Türkiye’de ortalama dokuz gün tatil yaparken, gastronomiyle ilgilenen turistler ise yedi gün kalıyor. Gastronomi turistleri tatilleri boyunca harcadıkları ortalama 945 doların 259’unu yeme-içmeye ayırıyor. Diğer turistler de ortalama 837 doların 171’ini yeme-içmede harcıyor. Gastronomi turistleri, yeme-içmeye diğer yabancı turistlerin 1.5 katı daha fazla para harcıyor.