Güncelleme Tarihi:
◊ OMURGA darlıkları, bel ve boyun fıtıklarına bağlı sinir sıkışmalarının oldukça sık görüldüğünü belirten Ekol Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Opr. Dr. Rauf Nasirov, bu tür rahatsızlıkları olan hastaların büyük çoğunluğunun ilaç tedavisi, fizik tedavi veya alternatif tıp denilen tedavi yollarına başvurduğunu söyledi. Bu hastaların çoğunlukla en sonunda cerrahi girişimlere gereksinim duyduğunu kaydeden Nasirov, “Her cerrahi girişim mutlak gereklilik halinde, alternatifsiz olabilir. Ancak her cerrahi girişimde mutlaka bir risk vardır. Günümüz insanı bu nedenle ameliyat dışı tedavilerin arayışı içindedir. Son zamanlarda beyin ve sinir cerrahlarının konu üzerinde yoğunlaşması nedeniyle, ameliyat dışı işlemler daha etkili hale gelmiştir. Burada amaç, ameliyat dışı tedavilerde en etkin yöntemi hastaya sunmaktır” dedi.
RADYOFREKANSLA FASET BLOKAJI
Radyofrekansla faset blokajı tedavisinin daha çok omurga kanalının daralmasına sebep olan, ileri kireçlenme ve yırtılmamış fıtıklardan oluşan şiddetli bel, kalça ağrılarında yürüme, oturma ve ayakta durma zorluklarında etkili olduğunu belirten Opr. Dr. Rauf Nasirov, kronik şikayetleri olan, operasyon gerektirmeyen veya operasyon önerilse de ameliyat olmak istemeyen hastalarda en etkili yöntem olduğunu vurguladı. Ameliyathane koşullarında uyutulmadan lokal anesteziyle omurganın, bel, sırt ve boyunda belirlenen yerlerine skopi eşliğinde iğne yapılarak, radyo dalgalarıyla bu bölgelerin yakıldığını ifade eden Nasirov, oluşan ağrı reseptörlerinin böylece beyne ulaşamadığını bildirdi. Yarım saat kadar süren işlem sonrası hastanın hastanede kalış süresinin 1 saati geçmediğini dile getiren Nasirov, “İşlem sonrasında 7-10 gün süre içinde hastaların bel ve kalça ağrılarında, yürüme güçlüklerinde ileri düzelme olup yaşam konforu artmaktadır. Hasta memnuniyeti yüzde 80 oranındadır. Benim de bu sonuçları destekleyen yurtdışı dergilerde yayınlanmış 2 makalem mevcut” diye konuştu.
IDET NEDİR?
BEL ve boyunda disk içi radyofrekans veya lazerle yapılan işlem olup patlamamış veya sakatlık oluşturmamış fıtıklarda öncelikli tedavi olabilir. Beyin ve sinir cerrahı tarafından değerlendirilen hastanın durumu bu işleme uygunsa, ameliyathanede lokal anesteziyle disk içine bir iğne ile girilerek fıtık küçültülebilir veya yok edilebilir. Başarı oranları uygun hasta seçimlerinde oldukça yüksek olan bu işlemler, çoğu zaman ameliyat gereksinimlerini ortadan kaldırabilir. Özellikle beyin ve sinir cerrahının hem hastayı değerlendirmesi hem de işlemi kendisinin yapması oldukça büyük avantajdır. Bu tür işlemlerde özellikle radyofrekans uygulamalarında komplikasyon ihtimali nerdeyse yok denecek kadar düşük olup işlem sonrasında hastalar günlük yaşantılarına kısa sürede dönebilmektedirler. Bu nedenle günümüz hastalarında kullanımı giderek artmaktadır. Tecrübeli ellerde oldukça etkili bir işlemdir.