Güncelleme Tarihi:
Halen İstanbul Veliefendi ve Adapazarı Sapanca şubeleriyle misafirlerine hizmet sunan Steakman, bir nevi lezzetin kapısını açıyor. Fırat Can Steakman, “En büyük avantajımın eti tanımak olduğunu söyleyebilirim. Mesleğe Bursa’da bir mezbahada çalışarak başladım. Uzun yıllar boyunca kasaplarla çalışmaya devam ettim. Bu zaman zarfında ete dair her şeyi öğrendim diyebilirim” dedi.
Et bilgisinin yanı sıra farklı ülkelerin yemek kültüründen beslendiğini, bunun da işletmesini farklı kıldığını dile getiren Steakman, “Hollanda’nın Amsterdam ve Den Haag, Almanya’nın Düsseldorf, Ukrayna’nın Odesa kentlerinde bulundum. Bu ülkelerde ve şehirlerde geçirdiğim süre boyunca mutfak kültürlerini ve özellikle de et pişirme yöntemlerini yakından izledim. Benzer bir süreci Balkanlarda, Arnavutluk’un başkenti Tiran’da da yaşadım. Hepsi bende mutfak kültürüne dair geniş bir pencere açtı” diye konuştu.
Beslendiği yemek kültürünün sadece Avrupa’dan ibaret olmadığının da altını çizen Fırat Can Steakman, şöyle devam etti: “Avrupa ve Balkanların yanı sıra Ortadoğu’da da kayda değer bir zaman geçirdim. Bu kapsamda Ürdün’ün Amman, Irak’ın Sülemani ve Suudi Arabistan’ın Riyad kentlerinde benzer bir süreç yaşadım. Sonuç olarak, tüm öğrendiklerimi ve edindiğim deneyimleri tek bir potada erittim. Bu yaklaşımım da işletmelerimin hayata geçmesine zemin hazırladı. Sonuç olarak bizim kültürümüze özgü ‘kebap’ ile Batı dünyasına ait bir yaklaşım olan ‘steak’in bir anlamda sentezini yaptım. Ortaya ayrıcalıklı bir lezzet çıktı. Misafirlerimizin gösterdiği ilginin de bunun en büyük kanıtı olduğunu düşünüyorum. Yakın zamanda İzmir’in iki önemli noktasında da şube açmayı planlıyorum.”