Güncelleme Tarihi:
İzmir’de yaşayan 58 yaşındaki Erdoğan Demiröz’ün, şeker hastalığı ve bacak damar tıkanıklıkları nedeniyle son bir yıldır önce sağ ayak serçe parmağında başlayan yara, birçok tedaviye rağmen hızla ilerleyerek ayağını tehdit eder hale geldi. Daha önce önlem amaçlı sağ ayağından üç parmağı kesilmesine rağmen hastalık hızla ilerledi. Şeker hastalığı ve damar tıkanıklarının etkisinin artmasıyla kronik yaranın şiddeti arttı ve sağ bacağı ampute kararı alındı. Tavsiye üzerine Özel Gazi Hastanesi Kalp Damar Cerrahisi Kliniği’ne başvuran Erdoğan Demiröz, burada Op. Dr. Kadir Çeviker ve Op. Dr. Alkan Arpaçay’ın uyguladığı anjiyo, by-pass cerrahisi, kök hücre ve eksozom tedavisiyle yeniden sağlığına kavuştu.
ZORLU TEDAVİ SÜRECİ
Hastanın iyileşme süreci hakkında bilgiler veren Op. Dr. Kadir Çeviker, “Öncelikli olarak hastamıza bacak atar damarını by-pass işlemi ve hemen ardından ameliyatsız anjiyoda damar içinden ilerleyerek gerekli kanlandırma işlemini sağladık. Devam eden süreçte şekerle mücadelesi ve kendi hücrelerinin uyanması için eksozom tedavisi uyguladık. Düzenli yara bakımı, bakterilerle mücadele, uygun zamanda doğru müdahalelerle hastamız sağlığına kavuştu. Bacak kesilmesi için geldiği hastaneden elinden bastonu atarak yürüyerek çıktı. Kısa bir sürede tedavinin işe yaramasında eksozom denilen kök hücre ürünlerinin payı büyük. Diğer yandan ayağının kesilmeden tedavi edilmesi, yara bakımının önemini bir kez daha vurgulamakta ve yeni nesil ilaçların önemli aşamalar kat ettiğini göstermektedir. Doğru yara bakımının yanında güncel ileri teknikler olan eksozom ve amniyotik zar yara bakımında birçok hasta için başarılı tedavinin anahtarı olmaktadır. Eksozom partikülleri, hücreler tarafından salgılanan küçük keselerdir ve hücreler arasında iletişimi sağlarlar. Yapılan araştırmalar, eksozom partiküllerinin yara iyileşmesini hızlandırdığını, yangıyı düzenlediğini ve yara enfeksiyonlarını önlediğini göstermektedir” diye konuştu.
YARA BAKIMI ÖNEMLİ
Diyabetli hastalarda yara bakımının önemine değinen Op. Dr. Alkan Arpaçay, “Diyabetli hastada yara bakımı oldukça önemli. Kronikleşen yaraların tedavisinde, yaranın tipine ve şiddetine bağlı olarak farklı tedavi yöntemleri kullanılır. Tedavi yöntemleri arasında, yara temizliği, doğru yara örtüsü, yara kenarlarının düzenlenmesi, enfeksiyon kontrolü ve yara iyileşmesini destekleyici tedaviler yer alır” şeklinde konuştu.
YAŞAM KONFORUNU ETKİLER
“Bu hastalarda başlayan yaralar kronik dediğimiz uzun süreli iyileşmeyen yaralara dönüşebilir” diyen Op. Dr. Alkan Arpaçay, “Diyabet iyileşme basamaklarını birçok aşamada engeller ve tedavisi için birçok uzman tarafından ayrı ayrı çözüm bekleyen yaralara sebep olur. Bu tip yaralar, hastanın yaşam kalitesini önemli ölçüde etkileyebilir ve tedavisinin uzun sürmesi hem ekonomik hem de sosyal olarak hastayı zorlayabilir” diye konuştu.