EGİAD'da bayrak değişimi

EGE Genç İşadamları Derneği (EGİAD) Genel Kurulu, Swissotel Büyük Efes'te başladı. 385'i aktif, 620 üyesi bulunan derneğin 14. dönem yönetim, denetim, danışma kurulu ile haysiyet divanının seçileceği, tek listeyle gidilen genel kurulda, Aydın Buğra İlter ve ekibi oylanacak.
EGİAD Danışma Kurulu Geçmiş Dönem Başkanı Kemal Çolakoğlu, İzmir Ticaret Borsası Meclis Başkanı Barış Kocagöz, TÜSİAD ve TÜRKONFED Başkan Yardımcısı Şükrü Ünlütürk, EGİAD Kurucu Başkanı Bülent Şenocak, EGİAD Geçmiş Dönem Başkanı Cüneyt Karagülle, yine EGİAD geçmiş dönem başkanı ve EGİFED Başkanı Temel Aycan Şen, BASİFED Başkanı Levent Akgerman gibi iş dünyasının önde gelenleri ile üyelerin katıldığı genel kurul, 4 yıllık süreçte yapılan faaliyetler ve basında çıkan haberlerden derlenen bir sunumla başladı. Sunumun ardından açılış konuşmasını, görevi devreden EGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Seda Kaya yaptı. Kaya konuşmasına, dört yılda EGİAD'ın çizgisini, duruşunu, saygınlığını en küçük bir sapma olmadan koruduğu için çok huzurlu ve çok mutlu olduğunu dile getirerek başladı.
Dönemi boyunca EGİAD'ın ve kendisinin çalışmalarına destek veren kurum yöneticilerinden üyelere kadar herkese teşekkür ederek konuşmasına devam eden Seda Kaya, sivil toplum kuruluşlarının yaşadığı sıkıntılara da değindi. Sivil toplum örgütlerinin tarihinin en sıkıntılı dönemlerinden birini yaşadığını ifade eden Kaya, "EGİAD'ın misyon ve vizyonununda 'katma değer yaratan' ekonomi ve Türkiye olgusunun altını çizdik. Fakat aynı şekilde, bizlerin görevi şehrimizin, bölgemizin ve ülkemizin muasır medeniyetler seviyesine çıkması için çalışmaktır. Eğer bir STK, yanlış bir uygulamayı, sosyal bir sorunu veya ekonomiyle ilgili üyelerini etkileyen bir gidişatı eleştirmiyorsa görevini yapmıyor demektir. Siyasilerimize düşen, bizim samimiyetimize inanmaktır. Bizler karnımızdan konuşmayan, görüşlerini dile getiren ve her fırsat bulduğumuzda elini taşın altına koyan iş insanlarıyız. Bizim Egeli genç iş insanları olarak tek arzumuz, hiçbir siyasi parti, hiçbir mezhep, düşünce, ırk ayrımı olmaksızın, bu topraklarda özgürce yaşamak; fikrimizi özgürce ifade etmektir. Her zaman savunduğumuz gibi özgürlüklerin teminatı cumhuriyet ve demokrasidir. Hukukun üstünlüğü ancak yasama, yürütme ve yargının ayrı güçler olarak uyumlu biçimde çalıştığı sağlıklı rejimlerde hayat bulmakta ve kökleşmektedir. Bu nedenle, Türkiye hızla siyasete, eğitime, bürokrasiye, orduya, polise ve adalet sistemine bulaşmış hastalıklardan ve kötü emellerin emrine girmiş kişilerden kurtulmalıdır" dedi.
"EKONOMİ AĞIR DARBE ALMAKTADIR"
Terör belasının ekonomiyi sekteye uğrattığına da değinen Kaya, şöyle devam etti:
"Ülkemizdeki içinden geçtiğimiz bu sancılı süreç, çok doğal olarak ekonomimizi etkilemektedir. Haziran 2015 seçimlerinden sonra hortlayan kalleş çift başlı terör ve akabinde yaşadığımız hain darbe girişimi, ekonomimizi çok ağır bir şekilde vurmuştur. Türk ekonomisinin lokomotif sektörlerinden olan turizm 2016 ilk 8 ay verilerine göre bir önceki seneye göre yüzde 40 daralmıştır. Tüm bunlara ilave olarak, ülkemizdeki ifade ve basın özgürlüğü ile ilgili yurt dışında kötüleşen algısı, hukukun üstünlüğü konusundaki endişeler, bırakın yabancı yatırım çekmeyi, ülkemizi batılıların gözünde neredeyse ticaret yapılamaz bir ülke haline getirmiştir. Tüm bunlara rağmen dimdik ayakta duran ülkemiz, bizlerin aslında ne kadar sebatkâr, dayanıklı ve vatansever olduğunu göstermektedir. Türk milleti tarihinin her döneminde olduğu gibi bu dönemden de alnı ak bir şekilde çıkacaktır."
EGİAD'IN BAŞARISINI KIZ ÇOCUKLARINA İTHAF ETTİ
Seçildiği günden itibaren kız çocuklarına ve kadınlara rol model olmanın kendisi için çok önemli olduğunu kaydeden Seda Kaya, bu süreçte mümkün olduğunca okullardaki aktivitelere katılmaya özen gösterdiğini kaydederek sözlerini şu şekilde tamamladı:
"Amacım, kız çocuklarına hedeflerini yüksek tutmalarını, azla yetinmemelerini ve çalışmaya devam etmelerini aşılamaktı. Hayatımın bu en anlamlı 4 senesini başta kızım Eylül olmak üzere bu topraklarda doğan bütün kız çocuklarına ithaf ediyorum."
AKGERMAN: EGİAD, ÇAĞDAŞLIĞIN MİHENK TAŞI OLMUŞTUR
BASİFED Başkanı Levent Akgerman ise, Kaya'nın konuşmasının ardından söz alarak, birçok kişinin söylemlerini gizlediği, saklandığı bir dönemde EGİAD Başkanı Seda Kaya'nın söylemlerinin ve cesaretinin birçok kesime örnek olduğunu belirtti. EGİAD'ın çağdaşlığın mihenk taşı olmayı başardığını dile getirdi.
İLTER ÜYELERE SESLENDİ
Genel kurulda ekibiyle birlikte tek aday olan Aydın Buğra İlter de yaptığı konuşmada, amaçlarının üyelerinin görüşlerini alarak, katılımcı bir anlayışla hükümete, yerel yönetimlere ve diğer karar mekanizmalarına ele alınan konularda çözüm alternatifleri sunmak olduğunu dile getirdi. EGİAD'ın bugün kamuoyunda ve tüm çevrelerde saygınlık yaratmış, örnek gösterilen bir sivil toplum kuruluşu olduğuna dikkat çeken İlter, "EGİAD bu konuma sivil toplum hareketlerine gönül vermiş, demokrasi, hukukun üstünlüğü, insan hakları gibi ortak temel değerlere inanan, bu değerleri daima ön planda tutan değerli üyelerinin maddi ve manevi destekleri ile ulaşmıştır. Sivil toplumun önemine inanan bireyler olarak, derneğimize değer katan; Demokrasi, laiklik, Cumhuriyetin temel değerlerine bağlılık ve vatan sevgisi gibi kavramlarda anlamını bulan Atatürkçü çizgisini sıkı sıkıya koruyan tüm üyelerimize, önceki başkanlarımıza ve yönetimlerde insiyatif alan üyelerimize içtenlikle teşekkür ederim" dedi.
Türkiye'nin iç ve dış faktörlerin etkisinde zorlu bir süreçten geçtiğine de dikkat çeken EGİAD Aydın Buğra İlter, son yıllarda büyük bir dönüşüm yaşayan Türkiye'de çok önemli konularda köklü değişikliklerin gündemde olduğunun altını çizerek, "Anayasa ve başkanlık sistemi tartışmaları, eğitim, sağlık, sosyal güvenlik, adalet ve kamu yönetimindeki reformlar bu gündemin en önemli maddeleridir. Toplum bu reformların birer birer hızla gerçekleştirilmesini siyaset mekanizmasından bekliyor. Ancak, bunlar yapılırken danışma, diyalog ve katılımcılık anlayışıyla hareket edilmelidir. Medya ve sivil toplum örgütleri demokrasilerde denetim ve denge unsuru olan iki büyük güçtür. Bu iki gücün sinerjik işbirliğinin ortaya koyduğu şeffaflık, bilgilenme ve hesap verebilirlik ortamı siyasetçiler ve tüm diğer yöneticiler için bir şanstır. Türkiye altyapı yatırımlarını hızla tamamlamak zorundadır. Ancak, ağırlıklı olarak kamu yatırımlarına ve tüketime dayalı bir ekonomik tercihle sürdürülebilir büyüme çok sınırlı oranlarda kalacaktır. Daha fazla üreten bir Türkiye'yi nasıl kuracağımızı hep birlikte düşünmemiz gerekiyor. Gençlerimize iş imkânlarını yaratacak üretken yatırımların önünü açmak zorundayız. Yeni bir sanayi devriminin eşiğindeki dünyada gelişmelerin ve değişimin kodlarını iyi okumak, analiz etmek ve hızla uyum sağlamak gerekiyor" dedi.
Konuşmaların ardından oy kullanımına geçildi.

Mustafa OĞUZ / İZMİR, (DHA)
FOTOĞRAF