Güncelleme Tarihi:
Sizi tanıyabilir miyiz? Çalışmalarınızdan söz eder misiniz?
- İzmir’de 1989’da dünyaya geldim. Annem Alman, babam Türk. Hem Alman, hem de Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım. Eğitimime Almanya’da Hagenberg Schule Göttingen’de başladım. Daha sonra Belçika’da Ecole Européenne Bruxelles’te devam ettim. Üniversiteyi ise İngiltere’de University of Sussex Brighton’da politika ve felsefe eğitimi alarak tamamladım. BA politika ve felsefe, dijital pazarlama ve sosyal medya yönetimi (ITU Sertifika Programı), RYA Windsurf Instructor diplomalarına sahibim. Türkçe, Almanca, İngilizce, Fransızca ve İspanyolca olmak üzere 5 dil biliyorum. Paulo Coelho’nun Simyacı kitabında yer alan, “Eğer gerçekten ve gönülden bir şey istersen tüm evren bu hayalinin gerçekleşmesi için sana yardım eder” felsefesine ve rüyaların gücüne inanan, evrenin yarattığı enerjinin hayatımıza pozitif katkılar sağlayacağını düşünen bir idealistim. Bu düşünceyi hayalden hayata taşıyorum. Özellikle bir kadın için profesyonel rüzgar sörfü hayat ve yarışma koşulları çok kolay olmayan bir spor branşı. Ama bana hayatımda hayal edemediklerimi bile sunan bu spor benim için bir tutku. Tutkumun profesyonel işim olmasıysa bana verilen büyük bir hediye. Rüzgar sörfüyle birlikte limitlerimi her defasında zorlamam ve daha iyisini yapmak için uğraşmam hayat felsefemi oluşturdu. Öğrenmeyi ve seyahatlerimde yeni deneyimler kazanmayı her zaman çok seviyorum. 2015-2016’da iki kez IFCA Dünya Şampiyonu, 2014’te PWA Indoor Dünya Şampiyonu, 2014-2016-2018’de 3 kez PWA Vice Dünya Şampiyonluğu, 2013-2015’te 2 kez PWA Dünya Üçüncüsü, 2009-2017’te 8 kez Kadınlar Türkiye Şampiyonu, 2003-2008’de 5 kez Genç Kadınlar Türkiye Şampiyonu oldum. 2012’de Namibya’da düzenlene Dünya Rüzgar Sörfü Sürat Rekoru Yarışması’nda 45.74 knotluk hıza ulaşarak Türkiye rekoru kırdım. Bu hız aynı zamanda dünyanın en iyi ikinci derecesiydi. Şimdi çalışmalarıma Almanya’da devam ediyorum. Aynı zamanda Bodrum Ortakent’te çocuklara ve gençler eğitim verdiğim bir windsurf okulum var. Dileğim kendim gibi başarılı sporcular yetiştirmek.
BURADA SÖRF YAPMAK KEYİFLİ
Neden Bodrum?
- Bodrum’un rüzgarı, iklimi ve doğası beni kendine bağlıyor. Her mevsimini de ayrı seviyorum. Dağ bisikleti veya yürüyüş için yarımadanın ortasındaki doğaya bayılıyorum. Sörf okulumun olduğu Ortakent Koyu’nun rüzgarı çok güzel. Celebi ve Kos arasında sörf yapmayı çok seviyorum.
Bodrum’daki mekanlar hakkındaki düşünceleriniz nedir? Favorilerinizi paylaşabilir misiniz?
- Açıkcası benim için Bodrum, doğa güzelliklerinden dolayı güzel. Çok fazla mekan gezmiyorum. Bu yüzden de burada favori doğa mekanlarımı paylaşmak istiyorum. Pedesa Antik Kenti ve oradan başlayan yürüyüş yolu, Ortakent Koyu ve Celebi Adası, Yaka Koy’dan yukarı doğru giden bisiklet toprak yol, Aquarium Koyu ve bu koya kadar giden Bitez’den başlayan yürüyüş yolu favori duraklarım diyebilirim.
İYİ HİS İÇİN ÇÖP TOPLAYIN
Sizden bir Bodrum programı alabilir miyiz? Neler yapılabilir?
- Favori mekanlarıma gidip orada doğada yürüyüş, koşu, bisiklet, sörf, yelken, kano, stand up paddle, yüzmek gibi hareketli aktiviteleri öneriyorum. Tabii özellikle doğa yürüyüşlerinde tavsiyem çöpleri toplamak için yanınızda bir torba bulundurmanız. Maalesef güzel yarımadamıza sahip çıkmayan çok fazla kişi var. En güzel doğa mekanlarında bile plastik poşet, içecek kutuları gibi çöpler oluyor. Gitmişken doğayı daha güzel bırakmak için yapacağınız çalışma ve katkı kendinizi iyi hissetmenizi sağlayacaktır.
SIRADA OLİMPİYATLAR VAR
Pandeminin hayatınıza ve işinize etkilerinden söz eder misiniz?
- 2020’de slalom branşında tüm yarışlar iptal oldu. Biraz da bu yüzden 2024’te olimpik olacak rüzgar sörfü sınıfı için antrenmanlarıma yoğun bir şekilde zaman ayırabildim. Şu anda hedeflerimin arasına olimpik bir madalya kazanmayı ekledim. Bu çok heyecan verici bir proje. 10 yıl sonra bile sporumda hala yeni şeyler öğrenebildiğim, kendimi geliştirmeye devam edebildiğim ve bu kadar heyecanlı hedefler peşinden koşturabildiğim için kendimi şanslı hissediyorum. Aynı zamanda finansal anlamda ayakta kalabilmek için part-time dijital pazarlama alanında çalışmaya başladım. Bu işimi dünyanın her yerinden, bilgisayarımdan, sporumun yanında sürdürebilmek beni sponsorluklardan daha bağımsız hale getirdi. Pandemiden önce Türkiye’deki tüm sponsorluklarımı kaybetmiştim. Açıkcası sporculara pek değer verilmediğini ve markaların bizleri artık influencerlerle aynı kategoriye koydukları bir dünyada yaşadığımızı kabullenmekte biraz zorlanıyorum. Gerçekleşmesinde yardımcı olabildiğim çok güzel bir başka haber ise profesyonel rüzgar sörfü sporundaki ödül eşitliği. Bu spora başladığımdan beri bu yana kadın/ erkek eşitsizliği çok yüksekti. Markalardan aldığımız sponsorluklardan başlayıp, kazandığımız ödül paralarına kadar erkeklerinin dörte birini kazanıyoruz. Bu yüzden bu sporu gerçekten kariyer olarak görebilen çok az kadın sporcu oldu. 2021 itibariyle Profesyonel Rüzgar Sörfü Birliği, ödül paralarının eşitleneceğini açıkladı. Bu değişimde payım olduğu için çok gururluyum. Şimdi eşitliğin gerçek olduğu bir döneme geçiyoruz. Sportif başarılarımdan daha önemli bu farkı yaratmak benim için güzel bir duygu. Benden sonra gelen genç kız nesilleri rüzgar sörfü sporunu belki de daha kolay bir şekilde meslek olarak görebilecekler.