Güncelleme Tarihi:
DÜNYA ekonomisi bir yandan dijitalizasyon ve yapay zekâ uygulamaları diğer yandan ticaret savaşları ve deglobalizasyon dönemiyle yeni bir geleceğe ilerliyor.
Üretim merkezinin doğuya kaydığı bir dönemde Batı’nın Çin’in ticaret gücünü sınırlama girişimleri dünya ticaretinde kırılmalar yaratıyor.
Yerelleşme, bölgesel ticaret, yakın/dost ülkelerden tedarik gibi eğilimler ön plana çıkıyor.
Rusya-Ukrayna savaşı ve Ortadoğu’daki çatışmalar ticaretin rotalarını baştan aşağı değiştiriyor.
Pandemi döneminde bölgesel tedarik merkezi olma fırsatını deneyimleyen ve bu konuda bir hayli mesafe alan ülkemizin üretim merkezlerini ve limanlarını küresel ulaşım koridorlarına bağlayıp bölgeselleşme eğiliminden payını alması gerekiyor.
Bat’ının Çin’e alternatif tedarikçi ülkeler arama stratejisi ve Çin’in Avrupa pazarına yakınlaşmak için Türkiye’ye yönelik ilgisinin İzmir ve Ege’nin cazibesini artıracağına düşünüyoruz.
İzmir antik çağdan beri liman ve ticaret şehri kimliğinin yanı sıra organize sanayi bölgeleri, serbest bölgeleri, ihracat potansiyeli, her çeşit yüke hizmet veren liman ve iskeleleri, üniversiteleri, yetişmiş insan gücü, tarım ürünleriyle sanayiyi harmanlayan üretim gücüyle bu yeni dönemde daha ileri noktada konumlanabilir.
LİMANLAR REKABETÇİLİK SUNUYOR
Ege’de hizmet veren 20 liman ile bir ana liman projesi en büyük avantajımız.
Limanlarımızın 10’u genel kargo ve kuru dökme yük, sekizi sıvı dökme yük, dördü konteyner, ikisi Ro-Ro, biri LNG yüklerine ve gemilerine, altısı yolcu gemilerine hizmet veriyor.
İzmir limanlarının yurtdışından 220 limana doğrudan bağlantısı bulunuyor.
Kapasitesi 5 milyon TEU’ya varan konteyner limanları ve yılda 80 milyon ton dökme-sıvı yük elleçlenen yük limanları İzmir’in dış ticaretinin büyüme potansiyelini ve uluslararası yatırımcı çekme gücünü ortaya koyuyor.
2050’de İzmir limanlarına yük talebinin 203 milyon tona, konteyner yük talebinin ise 6.4 milyon TEU’ya çıkacağı öngörülüyor.
Limanlarımız, birbirini tamamlayan hizmet çeşitliliği ve kapasitesi ile bölge sanayici ve ihracatçısına rekabetçi olma imkânı sunuyor.
Bu imkânı bölgemiz ve ülkemizin kalkınma fırsatına çevirmeliyiz.
HERKESE GÖREV DÜŞÜYOR
İzmir’in lojistik performansını artırmak için bazı adımlar atılmalı.
Kuzey Ege Çandarlı Limanı’nın serbest bölge konsepti içinde üretim-liman entegrasyonu modeliyle hayata geçmesi, İzmir Körfezi ve Limanı Rehabilitasyon Projesi ile İzmir Limanı’nın büyütülüp Körfez’in temizlenmesi, Aliağa’daki limanlarımızın yapıcı rekabet içinde hizmet vermesi, Kemalpaşa Lojistik Merkezi’nin hizmete alınması, limanların demiryolu-karayolu bağlantısının güçlendirilmesi bölgemizi uluslararası taşımacılık koridorlarına daha sıkı şekilde bağlayacak.
Son olarak İzmir, kruvaziyer turizminde yeni bir yükseliş dönemine girdi.
Yılın ilk dokuz ayında İzmir Limanı’na 46 gemi ve 130 bin yolcu, Ulusoy Çeşme Limanı’na 65 gemi ve 28 bin yolcu geldi.
Deniz turizminde bu ivmeyi sürdürmek için herkese görev düşüyor.