Güncelleme Tarihi:
Meme kanseri, günümüzde kadınlar arasında en sık görülen kanser türü. Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Erdem Güven, meme kanserinin her 7 kadından birinde görüldüğünü ve her yaşta ortaya çıkabildiğini söylüyor: “Ailesinde kanser geçmişi olanlar, genç yaşlardan itibaren mutlaka gerekli kontrolleri yaptırmalı.” Meme kanseri tedavisinin başarıyla sonuçlanma oranının günümüzde çok arttığını dile getiren Doç. Dr. Erdem Güven, gelişen teknoloji sayesinde artık alınan memenin yerine yenisinin de yapılabildiğini belirtiyor ve Türkiye’nin bir çok ilinden hastasının olduğunu, özellikleİzmir’den meme kanseri tedavisinden sonra kendisine başvuran çok hasta olduğunu ve bu anlamda İzmir’deki meslektaşlarıyla da bir araya gelerek tıbbi araştırmalar konusunda da birlikte çalıştıklarını ifade etti.
Dr. Güven, yeni meme oluştururken kadavra derisi de kullanılabileceğini ve bu sayede daha uzun ömürlü bir onarım sağlanabileceğini söylüyor: “Teknoloji çağında ortaya çıkan modern prensiplerde, kanserli meme dokusunun ve süt bezlerinin alınması sonrası meme derisi ve meme ucu tamamen korunabilmektedir. Alınan memenin silikon protezlerle yeniden oluşturulması çok yaygın olarak kullanılan yöntemlerden biridir. Ancak bu protezler, içi boşaltılmış derinin içine yerleştirilmeden önce özel bir biyolojik kaplama ile kaplanmaktadır. Sınırlı sayıda biyoteknoloji laboratuvarlarında özel izinle elde edilen insan kadavra derisinin tüm hücresel bileşenleri çıkarılarak sadece ‘matrix’ denilen ana iskelet ile insan kadavra derisinin yüksek teknolojiyle vücuda uyum sağlayacak yapıya getirilmesiyle biyolojik doku yamaları ortaya çıkmıştır. Bu yöntemle doku reddi de oluşmamaktadır. Bu şekilde çok daha estetik ve uzun ömürlü bir onarım sağlanabilmektedir.”
SAĞLAM MEMEYE BENZEMELİ
Doç. Dr. Erdem Güven, onarılan memenin sağlam memeye benzetilmesi gerektiğinin altını çiziyor: “Tek taraflı meme onarımlarında, sağlam memeye benzeyen bir meme oluşturmak çok önemlidir. Orijinal meme yapısının daha dökümlü olduğu bireylerde, sağlıklı memeye benzer bir meme oluşturmak için biyolojik doku yamalarının kullanımı tercih edilmektedir. Bunların kullanılmadığı vakalarda yeni oluşturulan memenin daha yukarıda konumlandığı, meme ucu yerinin değiştiği ve farklı görünümün ortaya çıktığı söylenebilir.”
RADYOTERAPİ PROTEZİ SERTLEŞTİREBİLİR
Bazı hastaların ameliyat sonrasında da radyoterapi görebildiklerini söyleyen Doç. Dr. Erdem Güven, bu tedavinin silikon protezi etkileyebileceğini belirtiyor: “Silikon implant ile meme onarımı yapılan hastalarda, radyoterapi sonrasında meme yapısında sertleşme, silikon protezin etrafında kapsülleşme olabilmektedir. Biyolojik matrix kullanılan hastalarda ise radyoterapi yan etkilerinin daha hafif oluştuğunu belirten bilimsel çalışmalar mevcut. Bu açıdan bakıldığında radyoterapi görmesi muhtemel hasta gruplarında biyolojik doku yamalarının kullanımı kozmetik açıdan daha olumlu sonuçlanabilmektedir.”
MÜCADELEYE PSİKOLOJİK DESTEK
Dr. Güven meme onarımı ameliyatlarının kişilerin yaşam konforunu artırdığını da sözlerine ekliyor: “Meme kanseri ameliyatlarından sonraki süreçte moral ve motivasyonun artırılması, en az kanser ameliyatı kadar önem arz etmektedir. bireylerin yaşam konforunu artırmakta, kanser mücadelesini psikolojik olarak desteklemekte ve topluma entegrasyonu kolaylaştırmaktadır.”