Güncelleme Tarihi:
Toplumun her kesimini temsil eden kadınların katıldığı defilenin ardından İngiltere Kadın Platformu'ndan davet edildiklerini anlatan Eraslan, "Değişim kadınla başlar, dedik ve İngiltere'de Türk kadınını tanıtmanın mutluluğunu yaşadık" dedi.
Tülin Eraslan, hem diş hekimi, hem İzmir Kadın Kuruluşları Birliği Başkanı hem Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği İzmir Şube Başkanı, hem de bir anne. O, kendisini topluma borçlu hisseden, zamanını iyi kullanan yorulsa da huzurla uyuduğunu söyleyen bir Türk kadını. İzmir'de doğup büyüyen Karşıyaka Kız Lisesi'nden mezun olduktan sonra Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi'nde öğrenimine devam ettiğini söyleyen Eraslan, diş hekimliğinin hayalindeki iş olmadığını ancak mesleğe başladıktan sonra davranış bilimleri alanıyla ilgilenmeye devam ettiğini belirtti. 31 yıllık diş hekimi olarak hastalarının sorunlarıyla yakından ilgilendiğini anlatan Eraslan, "Onları dinlemek, sorunlarına çözüm bulmak beni yavaş yavaş bireysel sivil toplum hareketinin içinde yer almaya itti. 18 yaşından itibaren bir yanım hep doğayı korumak ve insanlara yardım etmek için çabalardı. Erken yaşlarda bir sürü manevi kızım oldu. Onlarla beraber büyüdüm. Annesi olmayana annelik yapıyor maddi durumu iyi olmayana maddi yardımda bulunuyordum. Her hafta sonu onlarla bir araya geliyor, sosyal yaşama adapte olmalarını sağlıyorum. Ancak bir gün iki manevi kızımın birden cinsel istismara maruz kaldığını öğrendim. O gün dünya başıma yıkıldı" diye konuştu.
Sekiz genç kıza destek olan ve onların her sorunuyla ilgilenen Tülin Eraslan, şöyle konuştu:
"Kızlarımdan biri 17 yaşında, biri 12 yaşında birden içine kapandı. Biri babası biri ise dayısı tarafından cinsel istismara uğramış. Bunu öğrendiğim gün kadınların eğitimini arttırmak ve şiddete karşı seslerini duyurmak için çalışmalar yapmaya karar verdim. 2008 yılında Türk Üniversiteli Kadınlar Birliği'ne üye oldum. Türkiye genelinde bine yakın bursiyer kızımız var. Bir sivil toplum kuruluşu çatısı altında çalışmalarımızın daha geniş kitlelere ulaştığını fark ettim. Şimdi hem çalışıyorum hem İzmir Kadın Kuruluşları Birliği Başkanıyım, hem Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği İzmir Şube Başkanıyım hem de 2 çocuk annesiyim."
HEM DIŞARDA HEM EVDE AKTİF
Klinikte hastalarıyla birebir ilgilendiğini ve tüm zamanını iyi kullanmaya gayret ettiğini anlatan Eraslan, sivil toplumda aktif rol aldıktan sonra da muayenehaneyi bırakmayı hiç düşünmediğini ifade etti. Kadınlara kadın haklarını ve güçlü olmayı anlatırken çalışan bir kadın olmanın önemini vurgulayan Eraslan, "Çalışarak örnek teşkil etmek istedim. 'Çocuklarım var çalışamam, kocam izin vermez' bahanelerini kabul etmiyorum. Evimde asla kimseye yemek yaptırmadım. Yani evde de aktifim. Yoruluyorum ama bu topluma borçluyum, hizmet etmek zorundayım" diye konuştu.
KİRAZ'DA HANE HANE DOLAŞTI
İzmir Barosu ile işbirliği yaparak Milli Eğitim Müdürlüğü ile bir protokol imzaladıklarını kaydeden Eraslan, kadınların cinsel istismara uğradıklarında nereye başvuracaklarından nasıl sağlıklı beslenebileceklerine kadar hayatın her alanıyla ilgili eğitim programı uyguladıklarını kaydetti. Kiraz ilçesinde kaçırılan kızlar için hane hane dolaştıklarını ve İzmir Valisi Erol Ayyıldız'a bir rapor sunduklarını ifade eden Eraslan, "Kiraz'da kadınları ekonomiye kazandırmak için alternatif üretim kaynaklarını araştırdık. Meslek edindirme kursları açıldı, kooperatif kuruldu. Sahada 'değişim kadınla başlar' dedik. Bunun için sivil toplum kuruluşunun gücünü kullandık. İzmir'de 'Biz dünyayız platformu' kurduk. 3 ay önce 'kıyafetime karışma' defilesi yaptık ve kadına şiddete hayır dedik. Bu defilede başörtülü kadın da vardı mini etekli kadın da vardı. El ele sahneye çıktık. Elimizde 'Kadına şiddete hayır' yazılı pankart taşıdık" dedi.
İNGİLTERE'DE TÜRK KADININI ANLATTILAR
Demokrasinin olduğu bir ülkede kimsenin kadının özgürlüğüne karışamayacağını savunan Tülin Eraslan, bu projenin ardından İngiltere Kadın Platformu'ndan aldıkları davetle ilgili şunları söyledi:
"Geçen hafta projenin mimari iş adamı Muharrem Dayanç'ın desteğiyle İngiltere'de bir dizi toplantılar yaptık. Parlementoya gittik, onlara Türk kadınını tanıtmanın mutluluğunu yaşadık. Onların problemlerini nasıl çözdüğünü öğrendik. İngiltere'de çocuklara ana sınıfından itibaren kadın hakları ve cinsiyet hakları öğretiliyor. Her çocuk birey olmayı öğreniyor. Bizim de en büyük amacımız Türkiye'de sivil toplum örgütlerini bu anlamda işin içine katmak."
"ÇOCUKLARIM BANA SAYGI DUYUYOR"
İki oğlunun anaokul, ilkokul ve ortaokul öğrencilerinin eğitim gördüğü bir eğitim kurumuna sahip olduğunu anlatan Eraslan, gözlemde bulunarak onlara destek verdiğini kaydetti. Eraslan, "Çocuklarım artık büyüdü, annelerinin sosyal olaylarla ilgilenmesi onlar için çok önemli. Bana daha fazla saygı duyuyorlar. O yüzden özellikle kadınlarımızın mesleği bıraktıktan sonra toplumun içinde olmalarını öneriyorum. Ne kadar toplumun içinde olursak, sorunların farkında olursak bu sorunların üstesinden geliriz" diye konuştu.