Güncelleme Tarihi:
Bahri KARATAŞ/İZMİR, (DHA) - İZMİR'in Karşıyaka İlçesi'nde, 15 Temmuz gecesi darbe girişimine tepki gösteren 7 kişiye tabancayla ateş edip Ali Gürsu'nun yaralanmasına neden oldukları öne sürülen 1'i tutuklu 5 sanık hakkında 13'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davaya başlandı.Tutuklu sanık Metin A., suçlamaları kabul etmedi. Bostanlı Camii görevlisi ile aracına kurşun isabet eden bir kişi sanıklardan şikayetçi olmadıklarını söyledi.
FETÖ/PDY'nin darbe girişiminde bulunduğu 15 Temmuz gecesi, Karşıyaka Bostanlı Camisi önünde duran darbe karşıtı 7 kişiye, kimliği belirsiz kişiler tabancayla ateş etti. Olayda 1 kişi tabancayla yaralandı. Polis, güvenlik kamerası görüntülerinden teşhis ettiği şüpheliler Metin A. (43), Cumhur G.B. (36), Ali C. (24), Ceyhun A. (30) ve Sedat K.'yi (32) gözaltına aldı. Olay sırasında tabancayla ateş ettiği belirlenen Metin A., 11 Ağustos'ta çıkarıldığı mahkemece tutuklandı, diğer şüpheliler de adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Soruşturmayı tamamlayan Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu Cumhuriyet Savcısı Berkant Karakaya, 1'i tutuklu 5 sanık hakkında 7 sayfadan oluşan iddianame hazırladı. FETÖ/PDY'nin gerçekleştirdiği darbe girişiminde silahla dışarı çıkan Metin A.'nın, darbenin sivil ayağı olarak salanın okunmasını engellemeye çalıştığını öne süren Savcı Benkant Karakaya, iddianamede şöyle dedi:
"Evinde, Nazar Ayeti yazılı dua üzerine sarılmış, 1 adet L 77842320 H ibaresi bulunan 1 Amerikan dolarının elegeçirilmesi, adı geçen bu şahsın örgüt üyesi olduğunu ve anılan darbe kalkışmasında rol aldığını göstermektedir. Ayrıca, şüphelinin anılan bu parayı saklama biçimi de örgüt ile bağlantısını, bu simgeye yüklediği anlamı çok kesin bir dille anlatmaktadır. Şüpheli Metin A., örgüt üyesi olarak silahlı bir şekilde askeri darbeye teşebbüs gecesi sokağa çıkarak, salanın okunmasını ve camide görev yapan müşteki imamı engellemek istemiştir. Selanın önceden okunmuş olması şüphelilerin eylemini işlenemez suç haline getirmez."
İzmir 13'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nin duruşma salonu olmadığı için Sosyal Tesislerde Konferans Salonunda ilk kez görülen davaya, tutuklu yargılanan Metin A., tutuksuz sanıklar Cumhur B., Sedat K., Ceyhun A. ve Ali C. ile tarafların avukatları, müştekiler hazır bulundu. Tutuklu sanık Metin A. hakkında 'Silahlı terör örgütü üyesi olmak', 'Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme', "TBMM'yi ortadan kaldırmaya ve görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme', 'Kasten hayati tehlike doğuracak şekilde silahla yaralama', '6136 sayılı Yasa'ya muhalefet' ve 'Mala zarar verme' suçlarından ağırlaştırılmış ömür boyu ile 19 yıla kadar, tutuksuz sanıklardan Ali C. hakkında 'Örgütün hiyerarşik yapısına dahil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek', '6136 sayılı Yasa'ya muhalefet' ve 'Dini mekanlara hakaret' suçlarından 14 yıla kadar hapis, diğer sanıklar Cumhur B., Sedat K. ile Ceyhun A.'nın ise 'örgütün hiyerarşik yapısına dahil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek' ve 'Dini mekanlara hakaret' suçlarından 11 yıla kadar hapis cezası istendi. Polis duruşma salonu içinde ve dışında geniş güvenlik önlemi aldı.
"BEN BU KİŞİLERİ DARBECİ SANDIM"
Suçlamayı kabul etmeyen Metin A., İstanbul'dan konuk olarak gelen arkadaşı Ayhan'a "Boğaz Köprüsü'nü askerler kapatmış, ortalık iyi değil" diye telefon geldiğini anlatırken şöyle dedi:
"Kız arkadaşım Aslı ile parka doğru yürümeye başladık. Diğer dört sanıkta parkta oturuyordu. Cumhurbaşkanı televizyondan 'Darbeye karşıemokrasiye sahip çıkın' diye bir konuşma yaptı. Camiinin önü çok kalabalıktı. Bende oraya gidip 'Nerede bu haniler ' diye bağırdım. Yüzleri poşuyla bağlı bir kaç kişi Allah'a küfür ediyordu. Bu kişiler 'Allah için can almaya geldik' diye bağırmaya başladı. Bende bu kişileri darbeci zannederek, 'Fetöcü hainler neredesiniz, ben buradayım ' diye korkutmak amacıyla havaya 7 - 8 el havaya ateş ettim. Bende darbeye karşıyım. Demokrasimize sahip çıkmak için oraya gittim. Atatürkçüyüm. Tekrar parka geri gittim. Bu kişiler kalabalık olarak ellerinde sopa, bıçak ve palalarla üzerimize doğru koşturmaya başladı. Bir kişinini yere düştüğünü gördüm. Kız arkadaşım aslı ile ona ilk müdahaüleyi yapıp, 112'yi aradım. Camiye gitme amacım, camiye zarar verilmesini önlemek içindir. Bu bir komplodur. Evimde Ayet-i kürsü yanında bulunan 1 dolar la benim bir ilgim yoktur. Onu oraya koyan polislerden şikayetçiyim. Ben 3-4 aydır eve gitmiyorum. Fetö ve tüm terör örgütlerinin allah belasını versin. Tahliyemi istiyorum."
Tutuksuz sanıklardan Sedat K. ise ifadesinde, "Olay günü benim doğum günümdü. Yanlarımızda eşlerimiz ve kız arkadaşlarımız vardı.Televizyonlarda ve sosyal medyada olayların büyüdüğünü gördüm. Cumhurbaşkanımızın sokağa çıkın diye seslenmesiyle bizde bulunduğumuz yerden sokağa çıktık. Metin A., 'Bu halka ateş eden vatan haini askerler nerede ' diye havaya ateş etti. Sela okunduktan sonra her yerden vatandaşlar camiiye doğru yürüyordu. Parkta otururken bir grup üzerimize saldırdı. Ben de kendimizi korumak için bira şişelerini üzerlerine doğru attık. Metin A., silah sesinden sonra kalabalık biraz korktu. Müştekiler übize saldırmadan önce gelip konuşsaydı bunlar olmazdı. Burada da kimse olmazdı. Sela zaten okunmuştu. Bizim selayı engelleme diye bir eylemimiz olmadı.Beraatimi istiyorum" dedi. Diğer tutuksuz sanıklarda, suçlamaları kabul etmedi.
İKİ KİŞİ ŞİKAYETÇİ OLMADI
Olayın mağdurlarından Bostanlı Camii İmam Hatibi Recep Aykut olay gecesine ilişkin şöyle dedi:
"Yatsı namazını kıldırdıktan sonra eve gittim. Olayları televizyondan izliyordum. Müftülükten caminiin ışıkları açmamız için mesaj geldi. Ben de ışıkları açmak için evden çıktım. Sela otomatik olarak Hisarönü Camii'nden okunuyor. Ben gittiğimde zaten sela okunmuştu. Ben sanıklarla bire bir karşı karşıya gelmedim. Işıkları açtıktan sonra eve gittim. Bana kimse hakaret etmedi.Camiide hiç bir zarar yoktu. Bahçe kısmında renkli kırık cam parçaları vardı. Bu camiide 12 yıldır görev yapıyorum. Kimseden de şikayetçi değilim."
Aracına kurşun isabet eden Volkan Öztürk'te daha önce şikayetçi olduğunu, şimdi ise şikayetini geri çektiğini söyledi. Tarfları dinleyen mahkeme başkanı, duruşmaya ara verdi.
FOTOĞRAFLI