Güncelleme Tarihi:
ÖLYAK hastalığının günümüzde insanoğlunun karşılaştığı en sık genetik hastalıklardan biri olarak kabul edildiğini belirten Özel Gazi Hastanesi Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Ufuk Engin, dünyadaki çoğu ülkede her 70 ila 200 kişiden birinde çölyak hastalığı görüldüğünü söyledi. Engin, çölyak hastalığının, buğday, arpa ve çavdar gibi tahılların içinde bulunan gluten adındaki proteine karşı bağışıklık sistemimizin verdiği anormal bir yanıt sonucu ortaya çıktığını kaydetti.
500 BİN HASTA VAR
Ülkemizde 500 bin çölyak hastası olduğunun tahmin edildiğini vurgulayan Dr. Ufuk Engin, “Ancak bu hastaların sadece yüzde 10 kadarına tanı konulmuş durumda. Toplumda tanı almamış hastalar buzdağının görünmeyen kısmını oluşturmaktadır. Hastaların buğday ve dolayısıyla gluten içeren besinler tükettiklerinde şişkinlik, karın ağrısı ve ishal gibi şikayetleri olur. Açıklanamayan kilo kaybı veya yeterli beslenmesine rağmen kilo alamama, sık rastlanan şikayetler arasındadır. Hastaların önemli bir kısmında hiçbir belirti olmayabilir. Başka nedenlerle yapılan kan tahlillerinde kansızlık, demir ve vitamin eksikliği saptanabilir” dedi.
TANI NASIL KONULUR?
Hastalığın tanısının konulabilmesi için çölyak hastalığının nedeni olan antikorların varlığını araştırmak için bir kan tahlili yapılması ve ayrıca endoskopik yolla ince bağırsaktan biyopsi alınması gerektiğini söyleyen Engin, “Tedavi başta buğday olmak üzere gluten içeren besin maddelerini diyetimizden çıkarmaktan ibarettir. Bu sayede belirtiler hızla düzelir ve hasta sağlığına kavuşur. Buğday içeren besinler tükettiğinde bahsedilen şikayetleri olan hastaların mutlaka çölyak hastalığı yönünden tetkik edilmeleri gerekmektedir. Böylece çölyak hastası olduğundan habersiz birçok kişiye tanı konabilir” diye konuştu. Çölyak hastalığı hakkında bilgiler veren Engin, şöyle dedi: “Bağırsak iç yüzeyinde villus adı verilen ve besin emilimini sağlayan eldiven parmağı şeklinde küçük çıkıntılar bulunur. Villuslar bağırsak emilim yüzeyini artırarak besinlerin kana geçişini kolaylaştırır. Çölyak hastalığında gelişen iltihabi süreç sonucunda vücut kendi dokularına zarar veren antikorlar oluşturur. Bu antikorlar ince bağırsak iç yüzeyinde yer alan bu çıkıntıları yok eder ve villuslar düzleşir. Bunlar hasar gördüğünde hastalar ne kadar çok yerse yesin, tam emilim olmadığı için vücuda yeteri kadar besin maddesi almak mümkün olmaz.”