IHA
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 14, 2015 17:16
ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI MÜSTEŞARI PROF. DR. MUSTAFA ÖZTÜRK, EGE BÖLGESİ SANAYİ ODASI’NDA (EBSO) KONUŞTU
İzmir’in en büyük sorununun katı atık bertaraf tesisleri olduğunu belirten Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Mustafa Öztürk, “Katı atık tesislerinin kurulması ve çevreyle ilgili projelerden belediyeler sorumludur. Tesislerin acilen kurulması için belediyeyle beraber çalışacağız” dedi.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Mustafa Öztürk, Ege Bölgesi Sanayi Odası’nda (EBSO) konuştu. EBSO Yönetim Kurulu Başkanı ve TOBB Başkan Yardımcısı Ender Yorgancılar ile yönetim kurulu üyelerinin hazır bulunduğu toplantıda İzmir’de devam eden kentsel dönüşüm, ÇED süreci ve çevre konularında görüşler sunuldu.
İZMİR’DE MAVİ BAYRAK ŞÖLENİ
Türkiye’nin mavi bayraklı plaj sayısında son yıllarda büyük artış yaşandığının altını çizen Öztürk, sayının 430’a yükseldiğini söyledi. Öztürk “Türkiye, yaklaşık bir hafta önce dünya sıralamasında üçüncü sırada iken bugün ikinci sıraya yükselmiştir. İzmir’de bugün tam 43 plaj, mavi bayrak sahibidir. Bu göller, akarsular hepimizin. Denizlerimiz daha temiz ve daha yaşanır hale gelmiştir. Bu sayıyı artırmak için elbirliğiyle çalışmalıyız” diye konuştu. İzmir’in Karabağlar ilçesinin daha yaşanılır olması için çalışmalar yaptıklarını da belirten Öztürk, semt içinde bisiklet yollarının olması gerektiğini söyledi. Öztürk, sosyal ve donatı alanlarıyla daha yaşanılır kent oluşturmak gerektiğini belirterek “Bisiklet yolları sadece bisiklet kullanmak için değil ulaşımın bir parçası olmalıdır. İzmir’deki şehir mimarisi Van’daki ile aynı olmamalıdır. Burası daha yaşanılır olmalıdır” dedi.
ÇEVRE SANAYİ SEKTÖRÜ
Öztürk, Bakanlık bünyesinde projelendirilen çevre sanayi sektörü hakkında da açıklamalarda bulundu. Çevrenin sadece yeşil alan anlamına gelmediğini vurgulayan Öztürk şunları söyledi: “Çevre, ayrıca bir sanayi sektörüdür. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı olarak çevre sanayi sektörü oluşturacağız. Nasıl ki demir-çelik sektörü varsa artık çevre sanayi sektörü de olacak.” Öztürk, Bakanlık çalışmalarının artık online yapıldığını belirtti ve “Eskiden belgeler ve dosyalarla çalışılırdı. Bugün ise bütün çalışmaları online yapmaktayız. Madem daha kaliteli ve yaşanılır çevreye kavuşmayı hedefledik, önümüze yol haritamızı koyduk ve çalışmalarımızın yüzde 98’lik kısmını AB normlarına uyumlu hale getirdik. Artık ÇED süreci hem AB normlarına uyumlu hem de daha hızlı hale geldi” açıklamasını yaptı.
“
TRAFİK POLİSİ GİBİ DENETİM YAPIYORUZ”
Üç ay önce başlatılan online denetim uygulamasının eksiklerinin hızla tamamlandığını belirten Öztürk şöyle konuştu: “Artık trafik polisi gibi denetleme yapacağız. İlgili denetim elemanları ellerinde laptop ile denetime gitmekte ve yasal işlemleri bile online yapmaktadır. İzmir’de de 13 büyük sanayi tesisini bacalarından online olarak izliyoruz. Herhangi bir sorun yaşanması halinde, kurallara uyulmaması halinde Ankara İl Müdürlüğümüz uyarılıyor. İzmir’deki atık su günlük debisini de online olarak izliyoruz. Önümüzdeki süreçte bu uygulamayı yaygınlaştıracağız.”
İZMİR’İN GÜRÜLTÜ HARİTASI
Mustafa Öztürk, çevre ile ilgili yaşanan sorunlardan en büyüğünün gürültü olduğunu belirtti. TÜBİTAK’la beraber devam ettirilen çalışma kapsamında İzmir’in gürültü haritasının çıkarıldığını vurgulayan Öztürk, “Gürültü kirliliği, insanları strese sokan bir durumdur. Hayatı olumsuz etkilemektedir. İzmir’de yaşanan gürültü kirliliğinin kaynaklarını araştırıyoruz. Bu konuda nasıl yatırımlar yapılması gerektiğini planlıyoruz” ifadelerini kullandı.
GEDİZ HAVZASI İÇİN KOLLAR SIVANDI
Mustafa Öztürk Gediz’le ilgili yol haritası ortaya koyduklarını da sözlerine ekleyerek şu ifadelere yer verdi: “Çevre Bakanlığı olarak ilk defa Gediz Havzası için ne yapılması gerektiğini tüm detaylarıyla yapılandırdık, yatırım miktarını da belirledik. Hepsini, belediyelerle beraber hayata geçireceğiz. TÜBİTAK’la beraber iklim değişikliği ile ilgili de çalışmalar yürütüyoruz. Bu ayın sonunda ilk taslağı çıkartacağız. Bütün destekçi kuruluşlardan onay aldıktan sonra Paris’e kollarımızda belgelerle daha kaliteli gideceğiz.”