Güncelleme Tarihi:
Mehmet CANDAN - Yasin TİNBEK / İZMİR, (DHA)- FETULLAHÇI Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) kumpasıyla Türk Silahlı Kuvvetleri'nin şeref ve haysiyetini küçük düşürücü hareketlerde bulunmak, Türk toplumunun örf adet ve toplum yapısına uygun yaşamamak, içki ve kumara düşkünlük gibi iftiralarla ordudan ayrılmak durumunda kalan ve şu anda çaycılık yapan 41 yaşındaki Havacı Astsubay Başçavuş Bahadır Çınar, çok sevdiği üniformasına kavuşacağı günü beklerken, "Ordudan atıldığımız dönemde mağduriyetimizi kimseye anlatamadık. Ama şu anda göğsümü gere gere beni FETÖ kumpasla ordudan attı diyebiliyorum" dedi.
FETÖ/PDY'nin 15 Temmuz darbe girişiminin ardından başlayan soruşturma kapsamında kumpasla ordudan attığı subaylar üniformalarına geri dönmek için mücadele veriyor. İzmir'in Seferihisar İlçesi'nde yaşayan ve Tekirdağ'da 2014 yılında Havacı Astsubay Başçavuş olarak görev yaptığı sırada ordudan atılan kumpas mağduru Bahadır Çınar da o askerlerden sadece biri. Ordudan ihraç edildikten sonra çaycılık yaparak geçimini sağlayan Çınar'ın en büyük arzusu ise çok sevdiği ve 18 yıl gururla taşıdığı üniformasına geri dönebilmek. FETÖ'nün kendisini kanunlara aykırı olarak sorguladıktan sonra ordudan ihraç ettiğini belirten Çınar, şunları söyledi:
"18 yıl gururla onurumla devletimize ordumuza hizmet verdim. Kumpas sonucu hiçbir gerekçe göstermeden görevimizden atıldık. Raporda re'sen emekli yazıyordu. Ancak bunun emeklilikle alakası yoktu. Emekli olan kişi maaşını alır. Ama bizde öyle olmadı. Bizi usulsüz olarak sorguya çektiler. Normalde bir Türk vatandaşını devletin savcısı sorguya çeker. Ama bizi tanımadığımız bir teğmen sorguya çekti. Sorgu da baskı yapıldı. Özel hayatımızla ilgili abuk sabuk sorular sordular. Kız arkadaşın var mı? Eve kız getiriyor musun? Porno izliyor musun? Hangi tür pornoları izliyorsun? Alkol kullanıyor musun? Buna benzer saçma sorularla sorguya çekildik. Psikolojimizi bozup yapmadığımız bir şeyi kabul etmemiz için baskı yaptılar. Bize yapılanların hiçbirisi hukuki değildi. Cumhuriyet tarihinde gerçekleşen darbe dönemleri incelendiğinde darbeden iki üç yıl öncesi ordudan atılmalar olur. 15 Temmuz'daki kalkışma öncesi bizim atılmamız planlı yapılan bir şeydi."
"ONURUMLA ÇAY BAHÇESİ İŞLETİYORUM"
Ordudan kumpasla ihraç edildikten sonra hayatında büyük zorluklar yaşadığını ifade eden Çınar, sözlerini şöyle sürdürdü:
"O dönemde biz derdimizi kimseye anlatamadık. Haksız hukuksuz yere atıldığımızı kimseye anlatamadık. O dönemde niye kime anlatacaksın ki. Ama biz kendimizden emindik. Kumpas olduğu belliydi. Çok zorluk çektik. Özellikle manevi anlamda. Maddi olarak bir şekilde hayatınızı sürdürebiliyorsunuz. Şu anda da İzmir'de çay bahçesi işletiyorum. Onurumla yapıyorum bu işi. İnsanların onuruyla oynadılar. Kayseri'de kumpas sonucu ordudan atılan Üstteğmen Nazlıgül Daştanoğlu, özel hayatıyla ilgili iftiralara dayanamayıp intihar etti. Bir kadın olarak ne kadar zor bir durum. Biz erkek olarak katlanabiliriz. Bir erkek ne kadar ahlaksız olabilir. Ancak bir kadın için çok ağır bir durum. Bu ve buna benzer kumpaslarla insanların hayatlarını kararttılar."
"ÜNİFORMAMI ÇOK ÖZLEDİM"
Devletine 18 yıl boyunca onuruyla hizmet ettiğini söyleyen Çınar, "Üniformamı çok özledim. Nasıl özlenmez ki. 18 yaşından sonra bir 18 yıl taşıdım. Hiçbir yanlış yapmadan onurumla taşıdım. Geri dönüş süreci davası devam ediyor. Süreç biraz yavaş işliyor. Ancak geri döneceğime inanıyorum. Anayasa Mahkemesi bizim durumumuzu gördü. Hak ihlalinin olduğu ortada" dedi.
FOTOĞRAF