Beyin tümörü tedavisinde geç kalmayın

Güncelleme Tarihi:

Beyin tümörü tedavisinde geç kalmayın
Oluşturulma Tarihi: Şubat 26, 2022 19:50

Beyin ve sinir cerrahisi uzmanı Opr. Dr. Seymen Özdemir, bazen hiçbirbulgu vermeyen tümörler olmakla birlikte, geçmeyen baş ağrısı, devameden bulantı, sık ve sebepsiz kusmaların tümör olasılığını akla getirmesigerektiğini belirterek, en ufak şüphede beyin MR’ı çekilmesini önerdi.

Haberin Devamı

EKOL Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Opr. Dr. Seymen Özdemir, herhangi bir şekilde beyin tümörü şüphesi duyduysanız öncelikle mutlaka beyin sinir cerrahı veya nöroloji hekimine müraacat etmek gerektiğini belirterek, her hastalıkta olduğu gibi beyin tümörlerinde de erken teşhisin hayat kurtardığını söyledi. Özdemir, beyin tümörlerinin doğrudan beyin dokusundan, beyinden çıkan sinirlerden, beyni çevreleyen zarlardan, kafatası kemiğinden veya diğer organlarda oluşan tümörlerin beyine metastaz yapmasından, yani beyne sıçramasından kaynaklanabileceğini kaydetti. Çoğu beyin tümörü çeşitlerinin neden oluştuğu tam olarak bilinmese de bazı tetikleyici faktörler olduğunu ifade eden Özdemir, “Her yaşta olduğu gibi ileri yaşlarda görülme sıklığı artar. Genetik yatkınlık söz konusu olabilir. Aşırı dozda radyasyona, bazı kimyasal ilaçlara maruz kalmanın riski artırma olasılığı vardır. Cep telefonu, mikrodalga veya radyofrekans yayan cihazların riski artırdığı söylenmekle birlikte, henüz kanıtlanmış bir sonuç yok” şeklinde konuştu.

Haberin Devamı

ERKEN TANI ÖNEMLİ

“Bazen hiçbir bulgu vermeyen tümörler olmakla birlikte, geçmeyen baş ağrısı, devam eden bulantı, sık ve sebepsiz kusma tümör olasılığını akla getirmelidir” diyen Özdemir, şöyle devam etti: “Sara nöbeti bir tarafın tutmamaya başlaması, dengesizlik, görme kayıpları, işitmede azalma, hormon bozuklukları, göğüslerden süt gelmesi, ellerde ve ayaklarda büyüme, hafıza bozuklukları, ileri bulgulardır. En ufak şüphede beyin MR’ı çekimi gerekir. Diğer yardımcı tanı araçları beyin tomografisi, beyin anjiyosu, EEG çekimleri olabilir. Hem iyi huylu tümörlerde hem de kötü huylu tümörlerde erken tespit çok önemlidir. Geç kalınması, ileri sakatlık, hatta ölümle sonuçlanabilir. İyi huylu tümörlerin çok küçük boyutlarda yakalanması halinde takip genelde yeterlidir. Kötü huylu tümörlerde ise erken biyopsi, kemoterapi ve radyoterapi için gereklidir.”

CERRAHİ GİRİŞİMLER

Her iki tümör grubunda da cerrahi girişimlerin genelde asıl tedavi yöntemi olduğunu dile getiren Özdemir, şu bilgileri verdi: “İyi huylu tümörlerde cerrahi girişimler kesin tedavi sağlayabilirken, kötü huylu tümörlerde oldukça yüz güldürücü sonuçlar mevcuttur. Beyin tümörlerinin cerrahi tedavisindeki ana amaç, normal beyin dokusuna zarar vermeden tümörün tümünün güvenli bir şekilde çıkarılmasıdır. Bu nedenle tümör kötü huylu olsa bile cerrahi girişime şans tanımak gerekir. Cerrahi girişimi endikasyonu olmasına rağmen ertelemek, geri dönülmez sonuçlara neden olabilir. Herhangi bir şekilde beyin tümörü şüphesi duyduysanız öncelikle mutlaka beyin sinir cerrahı veya nöroloji hekimine müraacat etmek gerekir.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!