‘Bel fıtığı’nda tam kapalı ameliyat dönemi

Güncelleme Tarihi:

‘Bel fıtığı’nda tam kapalı ameliyat dönemi
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 04, 2021 20:53

Doç. Dr. Murat Sayın, pek çok hastanın olmaktan çekindiği bel fıtığı ameliyatlarının yeni yöntemle kabus olmaktan çıktığını belirterek, sistemin avantajlarını ve nasıl uygulandığını anlattı.

Haberin Devamı

BEL ağrısı, toplumda oldukça yaygın görülen bir ağrı türü. Bel ağrısının çoğu zaman fıtıktan kaynaklandığı sanılsa da istirahat ve bazı hareketler veya önlemlerle iyileşmesi mümkün olabiliyor. Bazı hastalar ise tam tersi, ancak ameliyatla iyileşebilecek bir bel fıtığı sorunu yaşadığı halde ameliyattan kaçıyor. Uzun yatış süreleri, genel anestezi riskleri, ameliyat komplikasyonları ya da iş gibi günlük hayatın aksaması endişeleri, bunun en önemli sebeplerinden... Bel fıtığı ameliyatları artık ‘tam kapalı’ teknikle, lokal anestezi altında, ağrısız ve dikişsiz olarak yapılıyor ve hasta ameliyattan sonra hemen yürüyüp 2 saat sonra taburcu oluyor. Uzun yıllar yurtdışında bu alanda uzmanlaşmış kliniklerde özel eğitimler alan Doç. Dr. Murat Sayın, dünyada ve ülkemizde nadir yapılan tam kapalı bel fıtığı ameliyatlarını Ege Bölgesi’ne getiren ve başarıyla uygulayan kişi. Beyin, sinir ve omurga cerrahisi uzmanı Doç. Dr. Murat Sayın’ın verdiği bilgilere göre, diğer adı ‘full endoskopik diskektomi’ olan tam kapalı bel fıtığı ameliyatı, diğer kapalı ameliyat tekniklerinden farklı olarak, tam endoskopik yöntemde fıtığın olduğu bölgeye 5 milimlik bir kamera sistemiyle doku hasarı yaratmadan ulaşılıyor. Fıtık, yüksek çözünürlüklü görüntüleme cihazları eşliğinde güvenli olarak çıkarılıyor. Ameliyat normal bir seyir içinde gerçekleşirse, 30 ila 60 dakika arasında tamamlanıyor.

Haberin Devamı

2 SAAT SONRA TABURCU

Murat Sayın, tam kapalı bel fıtığı ameliyatıyla ilgili şu bilgileri verdi: “Fıtığın yerine göre lokal, spinal veya genel anestezi uygulanıyor. Lokal anestezi ve spinal anestezide hasta uyanık ve cerrah ile iletişim halinde oluyor. Ameliyat yapılacak bölgenin uyuşturulması yeterli, bu sayede genel veya spinal anestezi alamayacak durumda olan hastaların güvenle ameliyatı mümkün. Kronik hastalığı olan (kalp, şeker, tansiyon gibi) ve düzenli bir şekilde her gün ilaç alması gereken hastalar, kullandıkları kalp, şeker, tansiyon ve kan sulandırıcı gibi ilaçlarını kullanabiliyor. Güçlü kan sulandırıcı kullanan hastalara birkaç gün önce kan sulandırıcı iğneyle değişiklik yapılıp ameliyat günü eski ilaçlara devam ediliyor. Endoskopik olarak 3-5 milimlik çok küçük bir kesiden özel açılı kameraları olan cihazlarla girilerek, anatomik boşluklar arasından süzülerek ilerleniyor. Bu sayede doku hasarı olmuyor. Dokuya son derece saygılı bir uygulama. Fıtıklı bölgenin alınması işleminde kanama yok denecek kadar az. Hasta ameliyattan çıktıktan 10 dakika sonra yürütülüyor, 2 saat sonra da taburcu ediliyor. Açılan kesi son derece küçük ve operasyon sonrası dikişsiz modern kapatma yöntemi uygulaması olduğu için, izler yok denecek kadar az. Nadiren hastanın ameliyatının seviye sayısının fazlalığı gibi duruma göre bir gün gözetim altında kalması gerekebiliyor. Hasta, ameliyat sonrası yatağına gelinceye kadar herhangi bir ağrı duymuyor. Ameliyattan sonra ağrı kesici ihtiyacı da çoğunlukla olmuyor. Ameliyat sonrası 5 gün boyunca sakin ve ılımlı bir istirahat dönemi öneriyoruz. Bu süreçte hastalar her türlü kişisel gereksinimlerini kendileri karşılayabiliyor ve istedikleri kadar yürüyüş yapabiliyor, ofis çalışanları 5’inci günde, ağır işte çalışanlar ise 1 ay sonra işlerinin başına dönebiliyor.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!