Güncelleme Tarihi:
BAHÇEŞEHİR Uğur Eğitim Kurumları (BUEK), 50. yılını kutluyor. Bahçeşehir Koleji Genel Müdürü Özlem Dağ, 50. yılı taçlandırmak amacıyla İzmir’e de açacakları kampüsü ve 50 yıllık çınarın hedeflerini Hürriyet Ege’ye anlattı. İzmir’e yapılan yatırımların kendileri için daha farklı bir anlamı bulunduğunu kaydeden Dağ, evrensel bilim ve teknolojiye yönünü çevirmiş ve bundan düstur alan bir yapıları olduğunu kaydetti. Ege’de şu anda 16 kampüse sahip olduklarını ifade eden Dağ, şöyle dedi:
EĞİTİME YÖN VERİYORUZ
“Bahçeşehir Uğur Eğitim Kurumları olarak ilk kurulduğumuz günden beri çizgi, hedef, vizyon belli. Hem Türkiye’de hem de dünyanın bulunduğumuz her noktasında nitelikli iş yapmak istiyoruz. Kurulduğumuz günden beri neredeyse eğitimin Türkiye’deki gidişatına yön veriyoruz. Özellikle Bahçeşehir Koleji’nin de kurulmasıyla son 25 yıldır K12 anaokulu ve okul öncesinden lise sona kadar olan süreçte yenilikçi eğitim modelleriyle Türkiye’nin her noktasında ulaşılabilir kıldığımız kampüslerle liderlik etmeye devam ediyoruz. Çin de dahil dünyanın 6 ülkesinde Bahçeşehir Üniversitesi olarak varız. Şu anda Türkiye dışında Kanada’da Bahçeşehir Koleji olarak varız. Türkiye’den çıkan ilk global eğitim markası olarak hedefimiz dünyanın ilk 50 eğitim markası arasında olmak. Ama bunu en itibarlı eğitim kurumu olarak gerçekleştirebilmek. İstanbul’da Nakkaştepe, Ankara’da Balgat ve İzmir’de Çiçekliköy kampüsumüzü ‘50. Yıl Kampüsü’ olarak konumlandırıyoruz. Bu kampüsleri sadece kendi okullarımız ve öğrencilerimiz için değil Türkiye’nin eğitim iklimi için üretim yapan kampüsler haline dönüştürmeyi hedefliyoruz. Hem içerik, uygulama üretecek hem de örneğin İzmir’deki kampüsümüzü Ar-Ge merkezi olarak konumlandırıyoruz.”
UYGULAMA AĞIRLIKLI EĞİTİM
STEM eğitim yaklaşımının, eğitimde belli bir ivmeyi yakalamış ülkelerin üzerine gittiği bir yaklaşım olduğunu dile getiren Dağ, şu bilgileri verdi: “İçerisinde fenin, teknolojinin, tasarımın olduğu bir yapı oluşuyor. Biz buna bir de sanatı ekledik. STEMA adını verdiğimiz bir eğitim yaklaşımıyla kampüslerimizde uyguladık. Sadece sınıfta, ders bazında teorinin öğrenildiği ortamlardan uzaklaşıyor; disiplinlerarası bir yaklaşımla proje tabanlı ve uygulama ağırlıklı bir eğitim yapısı oluşuyor. Türkiye’nin ilk STEM okulu olarak kabul edilen okulu 12 yıl önce Bahçeşehir’de açtık. Şu an 8 tane fen ve teknoloji lisemiz var. Bu sayının 14’e çıkmasını hedefliyoruz. Fen ve teknoloji eğitimine bambaşka bir bakış açısı getiriyor. Öğrenciler, öğretmenleriyle birlikte düşünüyor, hayal ediyor. Şu anda tüm Türkiye’de üniversitelerin patent sayısı 800’lü rakamlardayken bizim bir okulumuzun ürettiği faydalı modelli patent sayısı 62’yi buldu. Bu çocuklar daha lisedeler. Türkiye’nin teknoloji ihraç eden bir ülke haline gelebilmesinin yolunun bu çocuklardan geçtiğine inanıyoruz. Robotik ve kodlama eğitiminin liderliğini yapan bir okuluz. Yaklaşık 5 senedir kodlama öğretiyoruz öğrencilere. Hem de 5 yaşından itibaren. İkinci bir yabancı dil olarak görüyoruz. Milli Eğitim müfredatına daha geçen yıl dahil etti kodlama dersini. Bahçeşehir Koleji’nin çalışmaları vesile ve ilham kaynağı oldu.”
YENİ KAMPÜSLERLE 122 OKUL
BAHÇEŞEHİR’in şu an için 100 okula sahip olduğunu ifade eden Genel Müdür Özlem Dağ, önümüzdeki yıl 21 kampüs daha açacaklarını duyurdu. İstanbul’da kampüs sayısı olarak 30’a ulaştıklarını dile getiren Dağ, ama önce Anadolu’da büyüdüklerini, Edirne, Erzurum, Kars, Silopi ve Siverek’te kampüs açtıklarını bildirdi. Böylelikle 122 okula ulaşacaklarını kaydeden Dağ, “BUEK olarak 150 binin üzerinde öğrenciye hizmet veriyoruz. 20 binin üzerinde öğretmenle bu hizmeti gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Türkiye’den yeni eğitim modellerini dünyaya ihraç edebilmek hedeflerimizden biri. Bu anlamda da yaptığımız çalışmalar var. Bunları Kanada’daki kampüsümüzde Türkiye’den ihraç ettiğimiz uygulamalar olarak gerçekleştiriyoruz” diye konuştu.
EGE VE İZMİR ÖNEMLİ
Çiçekliköy’deki kampüsün İzmir’de 5’inci kampüs olacağını bildiren Genel Müdür Özlem Dağ, İzmir’e yaptıklarını yatırımların kendileri için daha farklı bir anlam taşıdığını vurguladı. Dağ, şöyle dedi: “Bakışımız, kendi yapısını, ülkesinin değerlerini, ihtiyaçlarını bilen ve bundan güç alan bir yapı. Bununla birlikte evrensel bilim ve teknolojiye yönünü çevirmiş ve bundan düstur alan bir yapımız var. Ege’de şu anda 16 kampüsümüz bulunuyor. Genel anlamda veli yapısını ve yaklaşımını çok yakından bildiğimizi düşünüyorum. Yıllardır burada BUEK olarak hizmet veriyoruz. Velilerin beklentilerine baktığımızda çocukları için bahsettiğim vizyonda bir okul yaklaşımına sahipler. Bu da bizi Ege’de daha fazla iş yapmaya, sadece yatırım anlamında değil daha fazla orada olmaya teşvik ediyor. Bu okullarda 13 bin 400’ün üzerinde öğretmenimiz çalışıyor, 15 binin üzerinde de öğrencimiz var.”
AR-GE ÜSSÜ OLACAK
Çiçekliköy’deki 50. Yıl Kampüsü’nde ilkokuldan başlayıp ortaokul, anadolu, fen ve teknoloji lisesi olacağını dile getiren Dağ, sözlerini şöyle sürdürdü: “Burası, eğitimin Ar-Ge üssü olacak. Fiziki olarak bulunduğu alan ve okul projesi itibariyle de çok özel bir proje. Laboratuvarlarına, uygulama merkezlerine, üretim merkezlerine spor ve sanat alanlarına kadar fiziki olarak imkanlarımızın olduğu ve buna yatırım yaptığımız bir okul. Üretim merkezlerine yakın olması açısından da konumu önemli. Tarım dışı üretimin çok büyük bir bölümü burada konuşlanmış durumda. Hatta dünya çapında üretim yapan kurumlar var. Biz öğrencilerimizin bilim teknoloji üreten ve bu anlamda düşünen bireyler olmasını istiyoruz. Manisa ile İzmir’in tam ortasında. Bu kurumların öğrencilerimizin gözlem yapmaları açısından önemli olacağını düşünüyoruz. İzmir Çiçekliköy’deki öğrencilerimizin bilgilerini teoriden pratiğe hayata geçirebilmelerini hayal ediyoruz.”