Bahar geldi, astıma dikkat!
Güncelleme Tarihi:
Astımın tüm dünyada tahmini olarak 300 milyon kişiyi etkileyen kronik bir hastalık olduğunu söyleyen Bodrum Amerikan Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Figen Atalay, bahar aylarıyla birlikte bu rahatsızlığın daha çok ortaya çıktığını belirtti. Astım sıklığının ülkeler arasında ve bölgeden bölgeye farklılıklar gösterdiğini, bu farklılıkların genetik ve çevresel faktörlerin farklılıklarıyla açıklandığını kaydeden Prof. Dr. Atalay, şöyle dedi:
“Astım, mikrobik olmayan kronik bir akciğer hastalığıdır. Astımlı hastaların hava yolları normale göre daha duyarlı olup, çeşitli alerjenler, sigara dumanı, koku, soğuk algınlığı, grip, üst solunum yolu hastalıkları gibi tetikleyici faktörlerle daralarak nefes almayı zorlaştırmaktadır. Astımda genetik faktörler etkindir, ama çevresel faktörlerle de tetiklenebilmektedir. Alerjik astımı olan hastalar genetik olarak alerjik bünyeli doğmuş olan kişilerdir. Alerjiyi tetikleyen etmenler, aslında alerjik astımı da tetiklemektedir. Bunlar bahar aylarında ortaya çıkan polenler, her türlü koku, toz, rutubet, mantar sporları ve küf gibi etkenlerdir. Bunların yanında stres, hava kirliliği, duman ve klimaların üflediği hava da alerjik astımın tetikleyicileri arasında yer almaktadır. Burada önemli olan alerjinin hangi organda kendini gösterdiğidir.”
MEVSİME GÖRE ARTIYOR
Alerjik hastalıkların, alerjik hastada ve alerjen etkene bağlı olarak tüm yıl boyunca görülebileceği gibi özellikle bazı mevsim değişkenlerine bağlı olarak belli ortaya çıkabildiğini ifade eden prof. Dr. Figen Atalay, “Örneğin, ev tozu-akar alerjisi olan kişilerde tüm yıl boyunca ev tozuna temas olduğundan şikayetler sene boyunca ortaya çıkabilmektedir. İlkbaharla beraber yeşeren ve çiçeklenen doğada mart, nisan, mayıs ve haziran aylarında polenlerin havada artmasıyla birlikte burun akıntısı, burun tıkanıklığı, burun kaşıntısı, hapşırık, gözlerde kaşıntı, kızarıklık ve sulanma, öksürük, nefes darlığı ve hırıltı gibi alerjik nezle, göz alerjisi ve astım belirtilerinin görülmesine de genel olarak mevsimsel alerjiler denilmektedir” diye konuştu.
NASIL AZALTABİLİRİZ
Polenlerden tam olarak sakınmanın mümkün olmadığını, ancak maruziyetin azaltılabileceğini kaydeden Prof. Dr. Atalay, sözlerini şöyle sürdürdü: “Polen alerjisi olan astımlı hastaların alerjik oldukları polenlerin yayıldığı haftalar/aylar boyunca şikayetleri artabilir. Bu dönemde hastanın ilaç tedavisinin yeniden düzenlenmesi gerekebilir. Diğer alerjenlere göre polenlerden kaçınmak biraz daha zordur. Kişi, alerjik olduğu polenin yayılma döneminde mümkün olduğunca dış ortam aktivitelerinden kaçınmalıdır. Polen filtreli klimalar arabalar için kullanışlıdır. Polen yayılımının yoğun olduğu dönemlerde dış ortamda maske ve gözlük takılabilir. Ayrıca bu dönemlerde kapı ve pencereler kapalı tutulmalı, dış ortamdan eve gelince duş yapılıp elbiseler değiştirilmelidir. Polenin yoğun olduğu dönemlerde açık havada yapılan aktiviteleri azaltmak, bağ, bahçe, park gibi yerlerden uzak kalmak yakınmalarınızı bir dereceye kadar kontrol edebilir. Bunun yeterli olmadığı durumlarda da doktorunuzun vereceği ilaçlarla kontrol sağlanabilir.”