Güncelleme Tarihi:
Ağız kokusunun, büyük oranda ağız içindeki problemlerden kaynaklandığını belirten Emnalar, diğer nedenlerin mide ve sistemik hastalıklar olduğunu söyledi. Ağız kaynaklı kokunun nedenlerinin kötü oral hijyen, düzenli diş fırçalamama, gingivitis ve periodontitis gibi dişeti iltihaplanmaları, çürük dişler, çekim yaraları, ülserasyonlar, diş ve bademcik iltihaplanmaları, kötü yapılmış protezler, gömük veya yarı gömük 20 yaş dişleri, ağız kuruluğu ve sigaranın sebep olduğu kıllı dil gibi problemler olduğunu dile getiren Emnalar, bu problemlerin ölü bakterilerle birleşip ‘volatile sulfure’ adlı bir gaz üretmelerinin ağız kokusuna neden olduğunu bildirdi. Diş hekiminin ağız kokusunun nedenini iyi araştırması ve buna göre bir tedavi uygulaması gerektiğini vurgulayan Emnalar, “Örneğin ağız boşluğunda yukarıda saydığımız problemler yoksa, uykudan sonra oluşan ağız kokusunun nedeni, uyku esnasında tükürük akışının azalması, uzun süre ağıza besin ve sıvı alınmamasıdır. Yüksek ihtimalle kahvaltı veya ağıza alınacak ilk gıda ile koku son buluyorsa, herhangi bir patoloji varlığından söz edilmez ve doğru oral hijyen metodları (fırça-dişipi-diş taşı temizliği) ile problem çözülür” diye konuştu.
KENDİ KENDİNE MUAYENE
Ağız kokusu muayenesini kişinin kendisinin de yapabileceğini belirten Emnalar, “Dudaklarımızı sıkıca kapatıp nefesimizi burnumuzdan verdiğimizde, 10 santim uzaktan başka birini rahatsız edici bir koku yoksa, problem ağız içi kaynaklıdır. Eğer burundan verilen nefes 10 santim uzaktan rahatsızlık veriyorsa, kokunun kaynağı sistemiktir diyebiliriz” ifadelerini kullandı. Sistemik ağız kokusunun nedenlerini de anlatan Emnalar, şöyle dedi: “Diyabet, üremi, böbrek yetmezliği, karaciğer yetmezliği, akut romatizmal ateş, akciğer ve bronş iltihabı, farenjit, tonsillit, C vitamini yetersizliği ve mide-bağırsak hastalıklarını sistemik ağız kokusunun nedenleri arasında sayabiliriz. Bunların yanında yaşlanma, aşırı baharat tüketimi, radyasyon tedavisi, kadınlarda menapoz, yüksek ateş, bazı ilaçlar ve yenilen yiyeceklerin türleri de ağız kokusuna neden olur. Sistemik hastalıklardan oluşan ağız kokuları için ilgili hastalıkların doktorlarıyla diş hekimi konsültasyon yapmalı, sebeplerin belirlenmesinin ardından ortak tedavi seçenekleri değerlendirilmelidir.”
TEMİZLİĞE DİKKAT EDİLMELİ
“Herhangi bir sistemik veya ağız bölgesi patolojisinin olmadığı durumlarda ise yemeklerden sonra ve sabah kalkınca dişlerin ve dilin fırçalanması, ağız kokusunun önlenmesine yeterli olacaktır” diyen Emnalar, “Bilinmelidir ki ağız kokusunu oluşturan sebeplerin başında dil gelir. Bunlarla beraber, naneli sakızlar ve şekerler, ağız kokusunu önlemede yardımcı ajanlardır. Nanenin tükürük miktarını artırıcı etkisi vardır ve tükürük miktarı artınca ağızdaki artıklar daha kolay uzaklaşır. Yine, naneli ağız suları ve spreyler de aynı mantıkla kullanılabilir. Gıda kaynaklı ağız kokularında (sarımsak, soğan, alkol) ise ertesi sabah aç karnına içilecek soğuk süt faydalı olacaktır” ifadelerinde bulundu.