Güncelleme Tarihi:
* Her turizm sezonuyla birlikte turistik bölgelerin fiyat politikaları da gündem oluyor. Seçkin Özerler, Kuşadası’nın pahalı bir lokasyon olmadığı görüşünde. Herkese uygun bir seçenek sunulduğunu düşünüyor. Böyle olunca tercih edilen bir lokasyon olduğunu paylaşıyor.
BELKİ KRAL CHARLES ADA’YA GELİR
Kuşadası’nda farklı otellerde çalıştıktan sonra Bodrum’a rotasını çeviren Özerler, burada 3 yıl kariyer yolculuğuna devam ettikten sonra farklı bir destinasyon deneyimiyle Kapadokya’ya gitmiş. Dünyanın ilk mağara oteli olan bir tesiste çalışmış. Burası İngiltere Kralı 3’üncü Charles’ın prens olduğu dönemde kaldığı otelmiş. 1989’da prens olarak Kapadokya bölgesini gezmeye gelen Kral Charles’ın konakladığı odanın girişine, “İngiltere Prensi Charles 1989 yılında bu odada konaklamıştır” ibaresi yer alan bir levha asılmış. Geçtiğimiz yıl ise “İngiltere Kralı 3’üncü Charles 1989 yılında 4 gece bu odada konaklamıştır” ifadesinin yer aldığı yeni tabelayı asan o dönemki otelin genel müdürü Seçkin Özerler, Kral Charles’ı Kapadokya’ya davet etmiş. Belki bu çağrı Kuşadası’na yönelir ve Kral Charles, Ada’da termal deneyimi yaşamaya gelir.
TÜRKİYE’DE TURİZM ADA’DA BAŞLADI
Özerler, Kapadokya’nın da havasını aldıktan sonra, “Yuvam” dediği Kuşadası’na geri dönmüş. Bu yılın başında Yediyol Şirketler Grubu bünyesinde yer alan Seven For Life Thermal Hotel’in genel müdürü olmuş. “Kuşadası’nın ilk ve tek 5 yıldızlı termal oteli olarak çalışıyoruz” diyen Seçkin Özerler, Ada’da termalin çok bilinmediği söylüyor ve ekliyor: “Kuşadası daha çok resort otelciliğin yapıldığı yer olarak biliniyor. Kuşadası, 1950’lerde turizm hareketinin başladığı yer. İlk acente ve oteller buradaydı. O yıllarda Türkiye’nin gözbebeği konumundaydı. Süreç içinde Kuşadası’nın yerini farklı lokasyonlar aldı. Ada’da beklediğimiz gelişmeyi diğer bölgeler kat etti. Bu nedenle en iyi destinasyon diyemesek de ilk 3’te olan bir durak diyebiliyoruz. Burada önemli olan konu ise yeni tesislerin var olması. Mevcutların ise kendilerini yenilemesi sektörü ve ilçeyi tekrar hareketlendirecektir. Bu açıyla resort otelcilik dışında da Ada’da termal turizmle farklı bir sinerji yaratmak için emek veriyoruz.”
12 AY TURİZMİN ANAHTARI
DENİZ, kum ve güneşin yanında Kuşadası’nda termalin de varlığına dikkat çekiyor Seçkin Özerler... Termal noktasında çok fazla tesisin olmadığını paylaşan ve tanıtım noktasında da çok çalışma yapılmadığını savunan Özerler, “Kuşadası’nda yaşayanlar bile termalin varlığını bilmiyorlardı. Biz tesis olarak Ada’da termalin varlığını, şifasını anlatmak için yoğun çalışma yürütüyoruz. Termal=Sağlık ve sıhhat. Bizim arzumuz 12 ay turizm. Bu noktada da termal bizim için önemli bir kaynak. Kış mevsimi termal turizminin hareketli olduğu dönem. Sürdürülebilir turizm için de bu bulunmaz bir nimet” diyor.
* Kuşadası’nın tarihi ve kültürel olarak önemli bir yerde olduğunu söyleyen Seçkin Özerler, “Bir yanında Efes Antik Kenti, Meryem Ana, Şirince var. İzmir’e çok yakın. Prien ve Milet’e de çok yakın. Pamukkale travertenlerine günübirlik gitmek mümkün” diyor.
BURADA YAPACAK ÇOK ŞEY VAR
KUŞADASI’na geldiğiniz zaman sizi çok şeyin karşılayacağını söyleyen Seçkin Özerler, neler yapabileceklerini ise şöyle özetliyor: “Deniz, kum ve güneş olmazsa olmazımız. Bunun yanında kültürel aktiviteler mevcut. Kuşadası’na gelen bir misafir tüm gün tesiste kalmaz. Tesis dışına çıkma özgürlüğü var. Çnkü gezilecek görülecek onlarca yer söz konusu. Dilek Yarımadası Milli Parkı önemli bir durak. Birbirinden güzel koylar var. Doğayla iç içe... Dilek Yarımadası’na kadar uzanan upuzun bir plajımız var. Eğlence anlamında da ihtiyaca cevap veriyor. Dikkat çeken bir çarşısı var. Festivaller düzenleniyor. Konserler oluyor. Tam bir turistik bölge. İklimi de artı değer yaratıyor. Aşırı nem yok. İzmir Adnan Menderes Havalimanı’na da çok yakın.”
TURİZMCİ TATİL YAPAR MI?
BU sorunun cevabını 25 yıllık turizmci Seçkin Özerler, “Günümüzün, haftamızın, ayımızın ve yıllarımızın çoğu tesislerde geçiyor” diye yanıtlıyor, işe gitmediği günleri tatil olarak nitelendiriyor. Ailesiyle vakit geçiriyor ve günübirlik lokasyonları tercih ediyor. Sezon yoğunluğunun azaldığı kış dönemlerinde tatil programları yapıyor. Kısa süreliğine kendine zaman ayırıyor. Hala saha maçları yapıyor, masatenisi oynamayı ve tavlayı seviyor. Oğlu kazansa da satranç da kendine ayırdığı zamanda yaptığı aktivitelerden. Ada’da olan konserleri de kaçırmamaya özen gösteriyor. Nadir de olsa kış döneminde sinemaya gidiyor. Farklılık olması adına ise planda operaya gitmek var. Baba tarafı aşçılarla dolu olsa da bu özellik ona uğramamış. Yemeyi seven Özerler, Uzakdoğu mutfağı ona çekici gelse de en güzel mutfağın Türk mutfağı olduğunu söylüyor.
İKİSİNDEN BİRİ
* Yürüyüş / Koşu
* Susmak / Konuşmak
* Klasik / Modern
* Dobra / Politik
* Samimi / Mesafeli
* Kitap / Dergi
* Doğa / Konfor
* Çay / Kahve
* Et / Ot
* Disiplinli / Rahat
KİMDİR?
* Burcu: Oğlak
* Eğitimi: Adnan Menderes Üniversitesi Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Bölümü
* Medeni durumu: Evli, iki oğlu var.
* Tuttuğu takım: Galatasaray