Güncelleme Tarihi:
İZMİR (AA) - İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Adem Tekinay, "AB Komisyonu aldığı kararla teşvikleri gerekçe göstererek Türkiye'den ithal edilen alabalık ürünlerine ek ithalat vergisi getirmesi sektörü zora soktu" dedi.
Tekinay, konuya ilişkin yaptığı açıklamda, Türkiye'nin 30 bin tona yaklaşan alabalık ihracatı rakamıyla Avrupa lideri olduğunu ancak AB Komisyonu'nun aldığı kararla teşvik alan Türk üreticileri haksız rekabete yol açtıkları gerekçesiyle yüzde 9 oranında ek vergiye tabi tuttuğunu hatırlattı.
Bu duruma tepki gösteren Tekinay, Türk alabalık üreticilerinin Avrupa arenasında diğer ülkelere uygulanmayan bir vergi oranıyla karşılaşmasının haksızlık olduğunu kaydetti.
İhracatçı Türk üreticilerin yüzde 9'luk ayrımcılığa tabi tutulmasının kabul edilemez olduğunu vurgulayan Tekinay, "Danimarka’nın altı ay önce Türkiye hakkında yaptığı şikayet üzerine Avrupa Komisyonu'nda yürütülen anti-damping ve telafi edici vergi soruşturmaları neticesinde ithalata yüzde 9 ek vergi uygulaması kararı alındı. Bunun Resmi Gazete ’de yayınlanmasının ardından Kasım ayında uygulaması başlatıldı. Böyle bir durumda Türkiye’de 120 bin ton alabalık üretiminin 27 bin tonunun ihraç edildiğini söylersek, ihracat rakamlarımıza büyük darbe vurulacaktır" şeklinde konuştu.
- "Dolaylı teşvik verilsin"
"AB’ye balık göndermeyin tablosu çiziliyor." diyen Tekinay şunları söyledi:
"Türk balığının son yıllarda Avrupa pazarında lider bir marka olması nedeniyle bu gelişime dur denilmek isteniyor. Bu vergiye gerekçe olarak Türk balıkçısının Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’ndan aldığı teşvikler gösteriliyor. Ancak bu teşvik oranları yüzde 2-3’ü bulmamaktadır. 'Vergiyi koyuyoruz ki aldığınız bu teşviği fazlasıyla vergi olarak alıyoruz' deniliyor. Türk balıkçısı bu şartlarda ihraç etmesin, AB’ye balık göndermesin tablosu çiziliyor. Bu ciddi anlamda bir haksızlık. Hükümetin ekstra önlem alması gerekebilir Türk balıkçılığına darbe vuran bu karar, Danimarka, Norveç, Hollanda, Almanya, Polonya ve Romanya’ya yarayacaktır. Su ürünlerinde yıldız bir ülkeyiz. AB sofralarında bizim balıklarımız tüketiliyor. AB’nin bu kararları tekrar gözden geçirmesi için hükümetin ciddi girişimlerde bulunması lazım. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı en azından ihracat yapan firmalara verdiği teşviki gözden geçirebilir, direk değil endirekt teşvik verebilir."
Gerekli önlemlerin alınmaması halinde 2015 yılında Türk balıkçılık sektörünün kriz yaşayabileceği uyarısında bulunan Tekinay, Türk balığına karşı sergilenen "ırkçı" tavrın sonlandırılamaması durumunda eldeki stokların iç piyasada tüketilmeye çalışılacağını, bu durumda ise düşecek balık fiyatlarının küçük üreticiyi yok etme tehlikesi ile karşı karşıya bırakacağını savundu.