AB Bakanı ve Başmüzakereci Bozkır, İzmir'de

İZMİR (AA) - Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, TBMM Genel Kurulu'nda görüşülmeye başlanan "İç Güvenlik Paketi"nde yer alan gözaltı sürelerinde Avrupa'daki bütün uygulamaların en makul süresinin alındığını söyledi.

İzmir Valisi Mustafa Toprak'ı ziyaret eden Bozkır, valilik şeref defterini imzaladı.

İzmir'in her bakımdan Türkiye'nin önemli bir kenti olduğunu, bugün İzmir Valiliğinin sağladığı binada AB İzmir Temsilciliği açacaklarını belirten Bozkır, bu temsilcilikler sayesinde AB projelerinden İzmir halkının daha çok yararlanma imkanı bulacağını ifade etti.

İç Güvenlik Paketine ilişkin görüşmeler ile ilgili gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bozkır, bunun uzun zamandır Türkiye'nin gündeminde olduğunu, Bakanlar Kurulu'nda da geçen yılın sonlarında görüşüldüğünü, her madde ve her kelimenin üzerinde uzun uzun tartışıldığını anlattı.

Meclis'teki gergin ortamı buna bağlamanın doğru olmayacağını belirten Bozkır, "Avrupa Birliği Bakanlığı olarak da İç Güvenlik Yasası'yla ilgili olarak hem AB müktesebatını hem AB üye ülke uygulamalarını hem de batı ülke uygulamalarını gayet titizlikle inceledik. Bu yasa, mevcut haliyle bu ülke uygulamalarına veyahut müktesebata aykırı hiçbir tarafı olmayacak şekilde hazırlandı" diye konuştu.

Yasanın 4 önemli noktasından birinin "jandarma teşkilatının sivil yönetime daha fazla bağlanması" olduğunu, bunun Türkiye'nin sivil asker dengelerinde atılmış en önemli adımlardan bir tanesi olacağına değinen Bozkır, ikinci hususun molotofkokteyliyle ilgili olduğunu ve dünyanın hemen hemen bütün medeni ülkelerinde artık silah olarak telakki edildiğini kaydetti.

-"2 binin üzerinde araç yakıldı"

Son 5 yılda molotofkokteyliyle 2 binin üzerinde aracın yakıldığını, 2 binin üzerinde binanın hasar gördüğünü, polislerin, insanların molotofkokteyli bağlantılı olaylarda hayatlarını kaybettiğini, yüzlerce yaralı verildiğini vurgulayan Bozkır, şöyle konuştu:

"Bunun gerçekten kabulü mümkün değil. Elinde molotofkokteyli olan birisi kar maskesi takmış bir otobüse eğer girmeye çalışıyorsa ve bunu atacaksa mutlaka önlenmesi lazım. Oradaki insanların can güvenliği bunu gerektiriyor. Bir binanın içinde 100 kişi varken eğer molotofkokteyliyle saldırı olacaksa o kişi artık elinde el bombası mı var yoksa makineli tabancamı var farketmez buna müdahale edilecek ve bunun cezaları da arttırılıyor. Üçüncü husus arama bakımından. Gerçekten özellikle uyuşturucuyla mücadelede, okulların etrafında gençleri zehirleyen, bonzai, uyuşturucu satan bu işin simsarları var. İhbar olmasına, bu kişinin gençlerimize uyuşturucu sattığı bilinmesine rağmen üstü aranamıyor. Arama emri gelinceye kadar da kişi ortadan kayboluyor.

Bu konuda bütün medeni ülkelerde mevcut olan sistemde mülki amirin yetkili kılacağı kişiler emniyet görevlileri bu arama emrini verebilecek. Herkes böyle bir hakka sahip değil. Üzeri aranan kişiyle ilgili tahkikat yapılacak ve 24 saat içinde de hakim kararıyla bu tamamlanacak. Keza bir bomba yüklü bir araç iddiası var ve araç bir yere patlatılmak üzere gidiyor. Fakat arama emri olmadığı için bu aracı arayamıyorsunuz. Aynı araç bir alışveriş merkezine girdiğinde polis olmayan güvenlik görevlileri bagajı açıp buraya bakabiliyor. Bunun mutlaka önlenmesi lazım. Ani müdahale gerektiren durumlarda bu arama yapılacak. Araç sahibine aramanın neden yapıldığına ilişkin yazılı bir belge verilecek. Eğer bir itiraz varsa bu hakim önüne 24 saat içinde çıkacak."

Gözaltı bakımından da aynı uygulamanın geldiğini, aşağı yukarı bütün Avrupa ülkelerinde bu sürenin 24-72 saat olduğuna işaret eden Bozkır, "Avrupa'daki bütün uygulamaların en makul süresi alınmaktadır" dedi.

Bu uygulamanın, Türkiye'nin, Avrupa'nın, dünyanın bugün içinde bulunduğu şartlarda gerekli olduğunu düşündüklerini dile getiren Bozkır, bunda da amacın tamamen insanların can, mal güvenliği, devletin ve ülkenin istikrarı olduğunu bildirdi.

-Valilere yetki

Bir gazetecinin yasayla "valilere aşırı yetki verildiği" yönündeki sorusu üzerine Bakan Bozkır, devletin, insanların bir yere güvenmesi gerektiğini belirtti.

Valilerin devlet adına görev yaptığını hatırlatan Bozkır, "Devletin bir anlamda temsilcisidir, itibarını, güvenliğini sağlayan kişilerdir. Dolayısıyla valiye bu görevi vermenin sakıncası yoktur. 'Başka kime vereceğiz' sorusunu sorduğunuz zaman zaten bu sorunun cevabı da alınıyor" dedi.

Bunun dışında gözaltı süreleriyle ilgili ifadelerin olduğunu aktaran Bozkır, "Meclis'teki görüşmelerde bu tartışılacaktır. Bütün bilgilendirmenin yapılması lazım. Herkesin içine sinmesi lazım. Sanıyorum gerekli bilgilendirme yapıldığında bu sıkıntılar ortadan kalkacaktır" ifadelerini kullandı.

Volkan Bozkır, TBMM Genel Kurulu'ndaki kavgaya ilişkin sorular üzerine şu değerlendirmede bulundu:

"Meclis kavga yeri değil. Böyle tartışma ortamının milletvekillerimizin birbirlerine yönelik şiddet kullanımına dönüşmemesini tercih ederim ama olmuştur. İnşallah bundan sonra tekrar etmez."