Güncelleme Tarihi:
Tanyer, “2021’den umutluyuz. Salgın sonucu tüm dünyada bir belirsizlik oluştu. Ancak aşı çalışmalarından sonra yılın ilk 6 ayı içinde salgının kontrol altına alınacağını düşünüyorum. Bilinmeyenlerle dolu bir süreci yaşadık ama Türkiye’nin önü açık. Bundan sonraki dönemde ekonomi ve istihdam alanındaki gelişmelere hep birlikte şahit olacağız. Olaylara olumlu bakmak zorundayız. Farklı jeopolitik konumumuzla Avrupa’yla bir köprü konumundayız. Suriye ve Irak’taki durum da normalleşirse orada da inşaat işleri de artacak. İzmir bu konuda en şanslı noktalardan biri. İzmir’in yaşam biçimi ve yapısı hem yurtiçi, hem de yurtdışından talep görüyor. Tanyer Yapı olarak yeni yılda da yatırımlarımızı sürdüreceğiz. Yapımına başlamaya hazırlandığımız Tan Urla projemiz modern yaşam ve doğayla bütünleşmek isteyenlerin taleplerine cevap verecek” dedi.
YÜZDE 85 YEŞİL ALAN ÜZERİNE
Projenin toplamda yüzde 85 yeşil alan üzerinde kurulacağına dikkat çeken Münir Tanyer, “Urla Bademler köyünün karşısında yer alan Tan Urla, yaklaşık 20 yıldır planladığımız ve arsasını da satın aldığımız bir projeydi. Yatay mimariye örnek olacak nitelikteki Tan Urla, 200 dönüm arazi üzerinde çok geniş yeşil alana sahip önemli bir modern köy projesi. Projenin toplam alanının yüzde 85’i yeşil alan statüsünde. 3+1, 2+1, 1+1 ve dubleks daire çeşitleri olacak. Her evde bahçe bulunacak. Konutlar Ege yaşamından ve Priene Antik Kenti’nden esintiler taşıyan mimariye sahip. Projemizi Türkiye’nin en deneyimli isimlerinden olan mimar Nevzat Sayın tasarlıyor. Yaklaşık 300 konutun bulunacağı Tan Urla’da, seralar, sağlıklı beslenmek isteyenlere özel hobi bahçeleri, köy pazarı gibi organik tarım ve modern yaşamın tüm imkanları iç içe sunulacak. Türkiye ve yurtdışından şu anda bile ilgi görüyor” ifadelerini kullandı.
EGE KÜLTÜRÜNÜ YANSITACAK
Tan Urla’nın Ege kültürünü yansıtan mimariye sahip olacağını ve otantik köy yaşamının unsurlarını barındıracağını vurgulayan Tanyer, şu bilgileri paylaştı: “Tan Urla, yarımadaya açılan bir kapı özelliğini taşıyor ve ulaşım avantajına sahip bir bölgede yer alıyor. İnsanların artık doğa projelerine olan talepleri arttı. Evlerin yüksek kalite malzemeye ve teknolojik cihazlara sahip olması yeterli değil, sosyal hayatın ön planda olması da bizim için önemli. Bunun yanı sıra projelerimiz lokasyon olarak kent merkezine, sağlık ve eğitim alanlarına da yakın olması nedeniyle tercih ediliyor. İnsanlar artık korona nedeniyle evlerinde daha fazla zaman geçiriyor. Projemizde yerel üreticilerin elleriyle yetiştirdiği doğal ürünlerin bulunduğu bir çarşı ve diğer ticari alanlar da yer alacak. Bölge temiz havası ve iklimiyle sağlıklı yaşam içinde elverişli bir yapıya sahip. Burada kurulacak sağlıklı yaşam merkezinden dileyenler kuracağımız otel ve devre mülk sistemiyle yararlanabilecek. Temel çalışmalarına 2021’in ilk aylarında başlayacağız. Konutların teslim tarihini ise 36 ay olarak öngörüyoruz.”