Güncelleme Tarihi:
Serpil KIRKESER / İSTANBUL, (DHA) ZEYTİNBURNU'nda Zeytinburnu'nda yaklaşık 4 ay önce çöken 10 katlı binanın altında kalarak yaşamını yitiren Mehmet Akbaş (60) ve Mehmet Özdener (5) ölümüne ilişkin yürütülen soruşturma dosyasına bilirkişi raporu girdi. Raporda dev binanın saniyeler içinde yerle bir olmasının nedeniyle ilgili olarak, "..deprem, doğa olayı, titreşim etkileri vb. bir tesir olmaksızın zati yüklerin etkisi ile yapı taşıyıcı sisteminde oluşan sünme sonucunda oluşan güç tükenmesi nedeni ile aniden göçerek tamamen yıkılmıştır" ifadeleri yer aldı.
Bina çökmesi nedeniyle oluşan hasar ve can kaybına ilişkin hazırlanan raporda , Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ve Zeytinburnu Belediye Başkanlığı yetkililerinin yıkımı geciktirmesi nedeniyle sorumlu oldukları belirtildi. Raporda site yönetim kurulu üyelerinin bina tahliye edildikten sonra göçme anına kadar olan süreyi uzattıklarından sorumlu oldukları kaydedildi.
13 OCAK'TA BİNA ÇÖKMÜŞTÜ
Zeytinburnu'nda yıkılmak üzere olan ve boşaltıldığı belirtilen 10 katlı bina, 13 Ocak 2017 tarihinde saat 16.20 sıralarında çöktü. Olay sırasında kaldırımda bulunduğu belirtilen Mehmet Akbaş (60) ile 5 yaşındaki Mehmet Özdener'in enkaz altında kalarak hayatını kaybetti. 5 yaşındaki Mehmet'in olay sırasında oyun oynadığı ikizi Ahmet Özdener'in de aralarında bulunduğu 17 kişi de yaralandı ve çeşitli hastanelerde tedavi altına alındı. Olayın ardından Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı sorusturma başlattı. Geçtiğimiz günlerde de soruşturma dosyasına kusur oranlarına ilişkin bilirkişiler İnşaat Mühendisi Recep Osman Pekşen, İş Güvenliği Uzmanı Kaan Koçali ve Mimar Mühendis Ömer Server Serim tarafından hazırlanan 17 sayfalık bilirkişi raporu savcılığa ulaştı.
RAPORDA OLAY GÜNÜNE YER VERİLDİ
Raporda, “10 kat ve çatı katından oluşan yapı görünür bir dinamik (deprem, doğa olayı, titreşim etkileri vb.) bir tesir olmaksızın zati yüklerin etkisi ile yapı taşıyıcı sisteminde oluşan sünme sonucunda oluşan güç tükenmesi nedeni ile aniden göçerek tamamen yıkılmıştır. Etrafa saçılan beton parçaları, taş, moloz nedeniyle büyük bir gürültü ve toz bulutu oluşmuş; araçlar, ATM ve diğer çevre oluşumlarda maddi hasar meydana gelmiş yaralanma ve can kayıpları yaşanmıştır. Soruşturma dosyası içinde bulunan belgeler ve diğer kaynaklardan bina çevresindeki yaya ve taşıt trafiğine açık olan cadde ve sokaklarda gerekli önlemlerin alındığına dair bir bilgi ve belgeye rastlanılamamıştır" denildi.
BİNA 23 YIL ÖNCE YAPILMIŞ
Raporda, “Ruhsata, fen ve sanat kurallarına aykırı olarak yapılan imalatlar beton sınıfının çok düşük olması ile olası dinamik tesirlerin ve sonradan yapılan tadilatlar neticesinde zaten göçme modunda olduğu tespit edilen yapı taşıyıcı sisteminin sünmesi sonucuna ani göçme olayı gerçekleşmiştir. İmar Mevzuatı, Ruhsat , Onaylı Proje, Fen ve Sanat kurallarına aykırı olarak yaklaşık 23 yıl evvel yapılmış olan binaya ruhsat ve iskan verildiği yıllar(1993-1996 yılları) itibariyle geçerli olan fenni sorumluluk denetim esasları ve ilgili mevzuat koşulları değerlendirme yapılması gerekmektedir" denildi.
BAKANLIK, BELEDİYE VE İL MÜDÜRLÜĞÜNÜN SORUMLU OLDUĞU BELİRTİLDİ
Raporda, “6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun muvacehesinde 'Zeytinburnu Belediye Başkanlığı'nın süreci uyguladığı, yıkım ve tahliye konularında Kaymakamlık ve Site Yönetimi ile gerekli olan yazışmaları yapmıştır. Tapu siciline riskli yapı şerhini işlettiği alt yapı hizmetlerini kestirerek tahliye ve mühürleme işlemlerini yapmıştır. Yıkım için ilgililere gerekli süreleri verdiği ve bu bağlamda 'Belediyenin prosedürün uygulanmasına yönelik olarak görevini yerine getirdiği görülmekle beraber yıkım sürecinin sonlandırılması hususunda takipçi olması gerekmektedir. Uygulama Yönetmeliğinin 8. Maddesi'nin Geçici 6. Fıkrasına göre Belediyenin, 'Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nı 2'şer aylık periyotlar halinde bilgilendirmesinin esas olduğu, yıkım sürecinin takibi ve sonlandırılmasında belediye ile birlikte Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nün de yasa karşısında görevli ve sorumlu olduğu…." ifadelerine yer verildi.
“YIKIMI İFA GÖREVİ KAYMAKAMLIK MAKAMI DEĞİL"
Raporda yıkımı ifa görevinin kaymakamlık makamı olmadığı ve kaymakamlık makamının yıkım için kolluk kuvveti sağlamakla görevli olduğu belirtildi.
“BELEDİYE GÜVENLİK İÇİN TEDBİRLERİ ALMAMIŞTIR"
İmar ve Çevre Güvenliği açısından görevli ve sorumlu kurum olan Zeytinburnu Belediye Başkanlığı'nın binayı tahliye ederek kapısının demir donatıyla mühürlediğinin anlaşıldığı belirtilen raporda, “Bina çevresinde bulunan kamuya açık tretuvar, cadde ve sokaklarda, yaya ve taşıt trafiğinin güvenliğini sağlayacak ek önlemleri (perde yapılması , uyarıcı işaret levhaları vs.) aldığını gösterir bilgi, belgeye ulaşılamamıştır. Bu bağlamda uzman ve şahısların ifadelerinden yaşanan olayın sonuçlarından belediyenin kamusal alandaki güvenlik için tedbirlerin alınması hususunda gerekli olan özeni göstermediği…" denildi.
TOPLANTIYA KATILMAYAN SAKİNLERİN YERİNDE DE İMZA ATILMIŞ
Raporda, şu görüşlere yer verildi: "Site yönetim kurulunun 30 Mayıs 2014 tarihinde "Binanın Kentsel Dönüşüme Girmesi" gündemli olağanüstü genel kurul toplantısından sonra yapılan çalışmalar neticesinde "Riskli Bina Raporu" alınmış, bu rapor neticesinde kentsel dönüşüm ile ilgili çalışmalar başlamış ve bina tahliye tarihi olan 15 Mayıs 2015'e kadar bir çözüm getirilmemiştir. 25 Temmuz 2015 tarihli genel kurul toplantısında "Kuran Sitesinin Yeniden Yapılandırılması" gündemi ile alınan karar neticesinde 'binanın yıkılmayarak güçlendirilmesi' kararı çıkmıştır. Soruşturma dosyası içinde bulunan mevcut evraklarda her iki toplantıda da kat malikleri sayısının tutarlı olmadığı ve ayrıca site yönetimi tarafından ya da site denetçisi tarafından yapılmış olağanüstü genel kurul çağrılarının olmadığı, ilk toplantıya katılan kat maliklerinin büyük bir kısmının ikinci toplantıya katılmadığı ve katılmayan sakinlerin yerine diğer kat maliklerince imza atıldığı görüşmüş ve yine dosya içinde herhangi bir vekaletnameye rastlanılmamıştır. Bu toplantılardaki kararlar doğrultusunda ilgili makamlarda işlemler yapan site yönetim kurulu başta olmak üzere (Başkan A.G.S., üye İ.Y. , üye F.Y.) toplantıda kat maliklerince yetki verilen E.Ö., H.K. ve S.Ö.'nin işlem yapma ve temsil yetkilerinin 634 sayılı kat mülkiyet kanununca geçersiz sayılması gerektiği ve bu işlemlerden şahsi sorumluluklarının olduğu anlaşılmıştır."
ZAMAN AŞIMI SORUMLU OLMADIKLARI BELİRTİLDİ
Raporun sonuç bölümünde , yapı ruhsatına, fen ve sanat kurallarına aykırı olarak yapılmış olan binanın müteahhidi, fenni mesulü ve yapıyı denetleyen kamu görevlilerinin zaman aşımı nedeniyle sorumlu olmadıkları belirtildi.
YIKIMI GECİKTİRMESİ NEDENİYLE SORUMLULAR
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ve Zeytinburnu Belediye Başkanlığı yetkililerinin yıkımı geciktirmesi nedeniyle sorumlu oldukları belirtildi.
SİTE YÖNETİM KURULU DA SORUMLU BULUNDU
Raporda site yönetim kurulu üyelerinin bina tahliye edildikten sonra göçme anına kadar olan süreyi uzattıklarından sorumlu oldukları belirtildi. Yıkımı ifa görevi kaymakamlık makamı olmadığı için de sorumlu olmadığı vurgulandı.