Güncelleme Tarihi:
İSTANBUL,(DHA)- İSTANBUL Kemerburgaz Üniversitesi İş Sağlığı ve Güvenliği Öğretim Üyesi ve İş Sağlığı ve Güvenliği Federasyonu Genel Başkan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Fahri Erenel, "Mayıs 2017 ayına ait veriler, iş kazası sonucu hayatını kaybedenlerin sayısının arttığını gösteriyor, 2016 yılında bin 970 işçi hayatını kaybetmişti böyle devam ederse bu rakamın üzerine çıkılır" dedi.
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin raporuna göre Mayıs ayında aralarında 15-17 yaşındaki çocuk işçilerin de bulunduğu 146 işçi yaşamını yitirdi. Bunların 5'i çocuk. Raporda 2017 yılının ilk beş ayında ölen işçi sayısının 741 olduğu belirtildi. İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi İş Sağlığı ve Güvenliği Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Fahri Erenel, iş kazalarında mevzuatın yeterli olduğunu ama uygulama kısmında sorun yaşandığını söyledi. Erenel, "Sanayinin Geliştirilmesi ve Üretimin Desteklenmesi Amacıyla Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı yasalaştığı takdirde, 50’den az çalışanı olan işyerlerinde ve kamu işyerlerinde iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi çalıştırma zorunluluğu 1 Temmuz 2020'ye ertelenmesi, işçi ölümlerini artıracaktır" diye konuştu.
"İŞVERENLER İŞ GÜVENLİĞİNİN MALİYETİ ARTIRACAĞINI SÖYLÜYOR AMA REHAVETE KAPILACAKLAR"
6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nun 6 Haziran 2012'de çıktığını ve hedefinin Türkiye'de iş kazalarını sıfıra indirmek olduğunu aktaran Erenel, "Aradan 5 yıl geçti. Geçen 5 yılda değişenlere bakalım, 2013'de bin 235 işçimiz hayatını kaybetti. 2016 yılında bin 970 işçi hayatını kaybederek maalesef kötü bir alanda rekor kırmış olduk. 2014 yılında Manisa'nın Soma ilçesinde yaşanan ve 301 madencimizin hayatını kaybetmesi ya da Ermenek'te 18 madencinin hayatını kaybetmesi gibi toplu ölümlerin olduğu bir yıl da değildi 2016. 2017 yılının ilk 5 ayında 741 işçi iş kazalarında öldü. 2016 yılında ilk 5 ayında 722 işçi hayatını kaybetmişken bu rakam 741'e çıkmış. Bu rakamlar böyle devam ederse biz bin 970 sayısını bu yıl geçeceğiz gibi gözüküyor. İş güvenliği uzmanlarını bulundurma zorunluluğu hususunun 2020 yılına ertelenmesini talep işverenler teklifin yasalaşması ile ciddi bir rehavete kapılacaklardır. Biz bir yanda istihdam seferberliği yaratalım diyoruz bu gayet güzel, işsiz oranımız yüksek düşsün ama öbür taraftan da işverenler iş güvenliği bize maliyet getiriyor diyorlar. Bu düşünceyle de birçok ertelemelere gidiyorlar. Ama rakamlar bunun tam tersini söylüyor" ifadelerini kullandı.
"KOBİ'LERDE İŞ GÜVENLİĞİ KÜLTÜRÜNÜ OLUŞTURURSAK İŞ KAZALARINI ÖNLERİZ"
Özellikle bu yasanın ertelenmesiyle 50 ve daha az işçi çalıştıran işverenlerin rahatlayacağını ve iş kazalarının artabileceğini bildiren Erenel, "Türkiye'de iş kazalarının yüzde 80'den fazlası Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler'de (KOBİ) meydana geliyor bu kazaların önemli bir bölümü de yüzde 88 civarı insan kaynaklı davranışlardan yani güvensiz davranışlardan oluyor. KOBİ'lerde iş güvenliği kültürünü oturtabilirsek ve denetimleri artırabilirsek Türkiye'de iş kazaları önlenebileceğini düşünüyorum. Çünkü kurumsallaşmış firmalar zaten bu işi yasalar çerçevesinde etkili bir şekilde yapıyorlar.6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununda yapılması öngörülen değişiklikleaz tehlikeli sınıfta bulunan,10 ve daha az işçi çalıştıran işyerleri ile kamu işyerleri için 1 Temmuz 2017’den itibaren zorunluolması gereken profesyonel iş sağlığı ve güvenliği hizmetinin, aynı tür işyerlerinde çalışan sayısının 50'ye yükseltilip, 1 Temmuz 2020 yılına ertelenmesiiş kazalarını ve dolayısı ile işçi ölümlerini artırabilecektir." şeklinde açıklamalarda bulundu.
"13 MAYIS İLE 5 HAZİRAN ARASINDA 110 İŞÇİ HAYATINI KAYBETTİ"
Trafik kazalarından sonra Türkiye'de en büyük sorununun iş kazaları olduğunu dile getiren Yrd. Doç. Dr. Erenel, "Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sayın Mehmet Müezzinoğlu, 13 Mayıs'ta 3'üncü havalimanı inşaatında sektörün önde gelenleri ile birlikte sıfır iş kazası deklarasyonunu imzaladı. Çünkü orası iş kazalarının çok olduğu söylenen bir yerdi. 13 Mayıs'ın seçilmesinin nedeni de Soma faciasının 3'üncü yıldönümüydü. Türkiye işsizliğe karşı milli seferberlik başlattı. İstihdamı artırmanın yanı sıra öncelik iş sağlığı ve güvenliği hedefiyle sıfır iş kazasıydı. Öncelik de inşaat sektörüne verildi. Çünkü rakamlarda inşaat sektörü üst sırada yer alıyor. İnşaat sektöründe de nedenlerin başında yüksekten düşme ön sırada yer almaktadır. 13 Mayıs'ta bu protokol imzalandıktan sonra 5 Haziran'a kadar geçen zaman diliminde 110 işçi hayatını kaybetti. Bunların 17'si de inşaatta meydana gelen ölümler" şeklinde konuştu.
"İŞ GÜVENLİĞİ UZMANLIĞI TANIMLI MESLEK HALİNE GETİRİLMELİ "
Müfettiş sayısının iş yeri sayısının iki katı olması gerektiğine dikkat çeken Yrd. Doç. Dr. Erenel, "Bizim mevzuatta problem yok esasında her şey çok iyi düşünülmüş durumda.Mevzuat olarak Avrupa'nın birçok ülkesinden daha iyi. Türkiye'de temel problem uygulamaları siyasi nedenlerle sürekli ötelemek. Aynı zamanda denetimde, kontrolde ciddi eksiklerin olmasıdır.. Türkiye iş yerinin sayısının iki katı çok iyi eğitilmiş müfettişe ihtiyacımız var. Müfettişleri kendi arasında da uzmanlaştırmak lazım. İş güvenliği uzmanlığı Mesleki Yeterlilik Kurumu tarafından tanımlı bir meslek haline getirilmelidir" dedi.
"İŞ GÜVENLİĞİ KÜLTÜRÜNÜ ANAOKULLARINDAN İTİBAREN BAŞLATMAK GEREKİYOR"
İş güvenliği kültürünü anaokuldan itibaren oluşturmak gerektiğinin altını çizen Yrd. Doç. Dr. Erenel, "Çocuk işçi ölümlerinde ciddi bir artış var, özellikle yaz aylarına geldiğimizde tarım sektöründe bunu görüyoruz. İş Kanununa dayanılarak çıkarılmış,çocuk ve genç işçilerin çalışma usul ve esaslarını düzenleyen yönetmeliğimiz mevcut ancak buna tam uyulmadığı gibi 6-7 yaşında çocukların hayatını kaybettiği iş yerleri bile görüyoruz. Biz iş güvenliği kültürünü maalesef yayamıyoruz. İş güvenliği kültürünü belli bir yaştan ziyade anaokullarında başlatmak gerekir. Oyunlarla bunları çocuklara öğretmeliyiz. İş güvenliğini Türkiye'de kültür haline getirmenin yolu çocuklar ve kadınların bu alanda yapılacak çalışmalara dahil edilmesinden geçtiğini düşünüyorum.
(FOTOĞRAF)