TZOB: Zeytin ve zeytinyağında ithalata izin verilmemeli

İstanbul, 4 Ocak (DHA) - Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, zeytin ve zeytinyağı ürünlerinde ithalata ne ad altında olursa olsun izin verilmemesi gerektiğini söyledi. 
Bayraktar, tarımda 2017 yılını değerlendirdiği, 2018 yılı beklentilerini ve üretici market fiyatlarını açıkladığı basın toplantısında, “Zeytin ve zeytinyağında her ne ad altında olursa olsun ithalata izin verilmemelidir. Özellikle bu yıl hem zeytinde hem de zeytinyağında rekor bir üretim beklenirken, yapılacak ithalat, çiftçimizi olağanüstü zor duruma düşürecektir” dedi. 
Aralıkta marketlerde en çok marul pahalandı
Bayraktar'ın verdiği bigilere göre, Aralık ayında fiyatı en fazla artan ürün, marketlerde marul, üreticilerde ise mandalina olurken, marketlerde kabak, üreticilerde karnabahar fiyat düşüşünde ilk sırayı aldılar. Markette en fazla fiyat artışı ise yüzde 20.63 ile marulda, üreticide en fazla fiyat artışı yüzde 19.39 ile mandalinada görüldü.
Tarımın GSYH’deki payı yüzde 6.2
2017 yılı Eylül ayı sonu itibarıyla tarımın gayri safi yurtiçi hasıla (GSYH) içindeki payı, 2016 yılındaki gibi yüzde 6.2 düzeyinde gerçekleşti. 2016 yılının tamamında yüzde 2.6 küçülen tarım sektörü, bu yılın Ocak-Eylül döneminde yüzde 3.3 büyüdü.
"1990’dan bu yana 4 milyon hektardan fazla tarım alanı kaybettik"
Verimli tarım arazilerinin korunması çok önemli olduğunu vurgulayan Bayraktar, “Ülke olarak tarım arazilerimizi iyi koruduğumuzu söyleyemeyiz. 1990 yılından bu yana 4 milyon hektarın üzerinde tarım alanı kaybettik. Artık kaybedecek bir metrekare bile tarım alanımız bulunmamaktadır” dedi ve büyük ovaların SİT alanı olarak ilan edilmesini memnuniyetle karşıladıklarını aktardı. Bu kapsama alınacak ova sayısının 184’den 250’ye çıkarılacağı açıklayan Bayraktar “Bizce, tüm ovalar bu kapsama alınmalı ve tarım dışına bir karış toprak bile çıkarılmamalı, bu ovalar hassasiyetle korunmalıdır” dedi.
Tarım sektörü, istihdamdaki önemini koruyor
Bayraktar’ın verdiği bilgilere göre Eylül ayları itibarıyla 2016’da yüzde 20.5 olan tarımın istihdamındaki payı, 2017’de ise yüzde 20.3 olarak gerçekleşti. Yine de 2017 yılının Eylül ayında her şeye rağmen tarım sektörü, 5 milyon 854 bin kişiye istihdam sağladı.
Türkiye tohum ithalatına 212 milyon dolar ödedi 
Son 10 yılda sertifikalı tohum üretimimizin yüzde 194,7 oranında artarak 2016 yılında 958 bin tona ulaştığını aktaran Bayraktar şu değerlendirmeyi yaptı: “Tohum ihracatı, 2017 yılının Ocak-Kasım döneminde, 2016 yılının aynı dönemine göre yüzde 16.5 azalarak 141 milyon dolardan 118 milyon dolara geriledi. İthalat ise yüzde 7 azalmayla 228 milyon dolardan 212 milyon dolara indi.” Bayraktar “Tohumda, sertifikalı tohumluğun zamanında ve uygun bir fiyatla çiftçimize ulaştırılması tarımsal üretimin artırılması açısından önemlidir. İthalat değerinde en çok paya sahip olan sebze tohumluğu başta olmak üzere tohumlukta dışa bağımlılık azaltılmalı, yeni çeşit geliştirmek için Ar-Ge çalışmalarına hız verilmelidir. Sebze tohumluk ve fidelerinde uygulanmakta olan KDV de diğer tohumluklarda olduğu gibi yüzde 1’e indirilmelidir” dedi. 
Tarımda 83.2 milyar lira kredi kullanıldı
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu verilerine göre, 2017 Eylül ayı itibarıyla, tarım ve balıkçılık sektörüne kullandırılan nakdi kredi miktarı, 83.2 milyar lira oldu. 
"Organik tarım çay çiftçisini mağdur eder"
Çayda, tüm havzada organik üretime geçilmesi durumda üreticimizin önemli ölçüde verim kaybı oluşacağı uyarısı yapan Bayraktar, “Bu verim düşüşünün yol açacağı gelir kaybı telafi edilmeden, organik tarım uygulamasının getireceği ek masraflar karşılanmadan tüm havzanın organik tarıma geçirilmesi çiftçimizin mağduriyetine neden olacaktır” dedi. 
"İhracat destekleri artırılmalı"
İhracatımız açısından çok önemli olan fındık, kuru üzüm, incir, kayısı, Antep fıstığı gibi ürünlerde, fiyat istikrarı sağlanması gerektiğini vurgulayan Bayraktar “İhracatta mevcut pazarlar korunurken, yeni pazarlar araştırılmalı, ihracat destekleri artırılmalı, ürünler katma değer kazandırılarak ihraç edilmelidir” dedi. 
S"üt fiyatları acilen çözülmesi gereken bir sorun"
Süt üretimi ve fiyatlarının acil çözülmesi gereken bir sorun haline geldiğine de değinen Bayraktar “Çiğ sütten üreticinin eline 2014 Temmuz ayında 1 lira 15 kuruş geçerken, fiyat, kimi aylarda bazı yerlerde 70-80 kuruşlara kadar inmiş, Eylül 2017’ye kadar da hiçbir zaman bu seviyeye ulaşmamıştır” dedi. (Fotoğraflı)