Sahte içkiden ölüme 34 yıl hapis talebi

Serpil KIRKESER / İSTANBUL,(DHA)
GÜNGÖREN'DE geçen yıl kendine ait büfede sattığı sahte içki ile bir kişinin ölümüne bir kişinin de yaralanmasına neden olduğu iddia edilen tutuklu sanık Musa Ç.'nin yargılandığı davada cumhuriyet savcısı esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Mütalaada 
"Olası kast ile ölüme neden olma", "Olası kastla hayati tehlike geçirecek şekilde yaralama" ve "Bozulmuş veya değiştirilmiş gıda veya ilaçların ticareti" suçlarından 22 yıldan 34 yıla kadar hapsi istenen sanık Musa Ç. "İş yerimde bulunan ve kaçak olduğunu belirttiğim içkileri yoldan geçen bir arabada satıyorlardı, tesadüfen aldım. bu suçlamayı kabul etmiyorum. ancak bu içkileri sattığım için de pişmanım" dedi.  
 
SANIK: İÇKİLERİ YOLDAN GEÇEN BİR ARABADA SATIYORLARDI"
Bakırköy 8. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada tutuklu sanık Musa Ç. hazır bulundu. Musa Ç. savunmasında  "Tekel bayisini işletiyordum. Maktül  H.K.'yı tanırım. Ancak şikayetçi H.İ.'yi  tanımıyorum. H.K. zaman zaman  benden içki alırdı. Son bir haftada  bana gelmedi. 500 TL kredi kartına yatıracağım diye aldı. Ondan sonra bir hafta uğramadı. O zamanda bu olayda gerçekleşti. 11  yıldır esnafım. İş yerimde bulunan ve kaçak olduğunu belirttiğim içkileri yoldan geçen bir arabada satıyorlardı. Tesadüfen aldım.  Bu suçlamayı kabul etmiyorum. Ancak bu içkileri sattığım için de pişmanım" diye konuştu. 
 
ŞİKAYETÇİ: UCUZ SATILDIĞI İÇİN ALIYORDUM 
Şikayetçi H.İ. de "Sanıktan rakı alıyordum. Bazen de dışarıdan aldığım oluyordu. Ucuz satıldığı için alıyordum. Aşağı yukarı her gün sanıktan içki alıyordum. Ben almasam bile arkadaşlar alıp veriyordu. Rahatsızlandığım gün gündüzden rakı içmiştim. Ancak içkiyi arkadaşım getirdi. Arkadaşım Hasan'da içkiyi sanıktan aldığını söyledi. Gece de rahatsızlandım. Sonra hastaneye gittik. Ondan sonra da bir şey hatırlamıyorum. Hastanede 4 gün yoğun bakımda kaldım. Şikayetçiyim" ifadelerini kullandı.

MÜTALAA AÇIKLANDI
Cumhuriyet Savcısı İbrahim Uğur Güreşçi'nin mütalaasına göre olay şöyle oldu: H.K. 28 Şubat 2017'de rahatsızlandı ve Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma  Hastanesi'ne sevk edildi. Başı dönen ve görmede hafif bulanıklık yaşayan H.K. hemen diyalize bağlandı ancak hayatını kaybetti. 1 Mart 2017'de de H.İ. de rahatsızlandı ve Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. H.İ.'nin kızı G.Z.Y.'de babasının sürekli alkol kullandığını, sahte içkiden zehirlenmiş olabileceğini, sahte içkileri de babası H.İ.'nin sanık Musa Ç.'nin iş yerinden aldığını söyledi. Bu ifadesinin ardından polis, bayiye baskın yaptı ve aramada 636 adet bandrolsüz kaçak/sahte içki ele geçirdi. Bayi de mühürlendi. H.K.'nın metil alkol zehirlenmesi sonucu öldüğü  tespit edildi. Şikayetçi H.İ.'de hayati tehlike geçirecek ve basit bir tıbbi müdahale ile giderilemeyecek şekilde yaralandığı belirtildi. İçkilerin sanığın insan sağlığı için tehlikeli olup ölümlere yol  açabilen ve yasal olmayan şekilde üretilen kaçak sahte içkiler olduğu vurgulanan mütalaada sanığın kaçak içkinin sonucunu öngörerek satışa arz ettiği, sanığın eylemi neticesinde H.K.'nın (67) yaşamını yitirdiği, şikayetçi H.İ.'nin (64) ise hayati tehlike geçirecek şekilde yaralandığı öne sürüldü. Savcı Güreşçi mütalaasında sanık Musa Ç.'nin "Olası kast ile ölüme neden olma", "Olası kastla hayati tehlike geçirecek şekilde yaralama" ve "Bozulmuş veya değiştirilmiş gıda veya ilaçların ticareti" suçlarından 22 yıldan 34 yıla kadar hapsi istedi.  

"MÜVEKKİLİM TAHLİYESİNİ TALEP EDERİM" 
Sanık Musa Ç.'nin avukatı "Dosyada varsayımlarla hareket edilmiştir. Ölen ve yaralanan şahsın içtikleri içkilerin müvekkilimden  aldıklarına ilişkin herhangi bir kamera kaydı gibi somut bir delil yoktur. Müvekkilimin tahliyesini talep ediyoruz" dedi. Sanık Musa Ç.'nin tutukluluk halinin devamına hükmeden mahkeme esas hakkındaki mütalaasını hazırlaması için taraflara süre  vererek duruşmayı erteledi.