Prof.Dr.Hacısalihoğlu: Türkiye 'BM'yi reforme edelim' diyor

İSTANBUL, (DHA)- İSTANBUL Yeni Yüzyıl Üniversitesi Rektörü, Prof Dr. Yaşar Hacısalihoğlu Birleşmiş Milletler'in (BM) yapısını ve kararlarını değerlendirdi. Hacısalihoğlu, BM Güvenlik Konseyi'ndeki 5 daimi üyenin veto hakkını eleştirdi ve "Türkiye 'Dünya 5'ten büyüktür' diyerek öncelikle BM'yi reforme edelim demek istiyor" dedi.

ABD'nin Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma kararı, tüm dünyada BM'nin ve organlarını tartışılır hale getirdi. Yaptırım gücü olan BM Güvenlik Konseyi'ndeki 5 daimi üyenin veto hakkının bulunması bu tartışmaların ana noktasını oluşturuyor. İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Rektörü Prof Dr. Yaşar Hacısalihoğlu 'Kudüs' ile gündeme gelen BM'yi ve kararlarını değerlendirdi. Hacısalihoğlu şöyle dedi:

"Türkiye'nin bu öncü rolü İslam İşbirliği Teşkilatı Örgütü'nün olağanüstü toplantısının sağlanması orada önemli bir katılımla ve ortak bir yaklaşımla bu işi geçmişte olduğu gibi sadece bir kınama ile yetinmeyerek bir adım öne geçip proaktif bir kararla Filistin'in Doğu Kudüs'ün başkenti ilan edilip büyükelçiliklerin buraya taşınmasının yolunu açabilecek bir kararın alınmasıyla başladı. Konu Türkiye'nin öncülüğünde BM'ye taşınmış oldu. BM'nin kararlarından bir kaç sonuç çıkıyor.  Birincisi Türkiye'nin Cumhurbaşkanı Erdoğan,  BM'in etkin, yeterli düzeyde hakkın, hukukun, sağlanması konusundaki işlevini yerine getiremeyişinin birçok kez vurgulaması,  hatta bunu bir mottoya dönüştürüp 'Dünya 5'ten büyüktür' diyerek öne çıkartması. Aslında bu bir anlamda sürecin de bir ürünü."

"BM KÜRESEL VİCDANA UYGUN DAVRANMIYOR"

Bu son oylamadan da ortaya çıkıyor ki Güvenlik Konseyi'nin daimi ve geçici üyeleriyle oluşan 15 üyeli kurulunda 5 üyeden biri olan bir aktörün sadece onun reddetmesiyle bir teklif yasallık kazanamıyor. Ardından Genel Kurul'a gelindiğinde, çok büyük bir katılımla, dünyanın bütününe yakın bir bölümünü temsil eden bir katılım ile aynı karar kabul edilmiş oluyor. 15 üyenin 14'ünün kabul edip birinin vetosuyla hukuksallık kazanamayan bir kararıyla, dünyanın büyük bir bölümü 'Hayır, sen yanılıyorsun. Bu karar hukukidir ve ahlakidir. Kabul edilmelidir' diyor. BM hakkın, hukukun, adaletin ve dünyanın bütününün, hala yitirmediğine inandığımız küresel vicdanının muhasebesine de uygun davranamıyor"

"DÜNYA 5'TEN BÜYÜKTÜR"

Prof. Dr. Hacısalihoğlu  Cumuhurbaşkanı Erdoğan'ın sözlerini de değerlendirdi: "Türkiye bu süreçte 'Dünya 5'ten büyüktür' diyerek öncelikle BM'yi reforme edelim demek istiyor. Sonuçta bu 2. Dünya Savaşı'ndan sonra üretilmiş, o dönemin koşullarının bir gereği olarak niye 5 aktör veto hakkına sahip oluyor, reforme edilmeli.

Bir başka şey işgalin ve dayatmanın karşısında yine küresel vicdanını yitirmemiş, toplumların taraf olma durumuna sessiz kalamayan yöneticilerin de en azından bu kararda 'Biz de yer almalıyız' tavrını gösterdiklerini görüyoruz. Bu bir yanıyla da aslında iletişim çağında hiçbir şeyin gizli kalamadığı bir ortamda halkların da zaferidir. Mazlum halkların da zaferidir. 'Doğru benim işime gelendir' dayatmasının işe yaramadığını, nitekim halkların, yönetimlerin, dünyanın nasıl tehdit edildiğini  'Evet' verirseniz bunu not edeceğiz ve karşılığını göreceksiniz' ceza olarak. Para ile ABD doları ile, ekonomik yaptırımlarla tehdidin de işe yaramadı."

Hacısalihoğlu, BM Genel Kurulu'nun bu kararının Filistin'in haklılığını tescillediğini belirterek "Kudüs konusu bir başka gerçeği daha ortaya koymuştur. O da Kudüs insanlığın vicdanı, hoşgörünün, barışın, hakkın, hukukun, adaletin düğüm noktası olduğu gerçeğidir. BM den çıkan kararın bu gerçeklikten kaynaklandığını ve bu yüzden de dünyanın çoğunluğunun hem fikir olduğu durumlarda meselenin doğal olarak hukukileşmesi gerektiğini görmek gerekir. İşte bunun için BM mekanizması yeniden düzenlenmelidir" diye konuştu.

"AMERİKA'NIN GÜCÜNÜN AŞINDIĞINI GÖSTERİYOR"

"Epey bir zamandır Amerikan gücünün aşındığına ilişkin çok önemli çalışmalar, analizler yapılıyor" diyen Prof. Dr. Hacısalihoğlu, "Küresel aşınma yeni dönemde, yeni güçlerin de sahne alma dönemine denk geliyor. Henüz tabii Amerika'nın bir çöküşte olduğunu, akşamdan sabaha ortaya çıktığını söylemiyoruz. Ama bu küresel aşınma özellikle bu tür psikolojik üstünlüklerin de yitirilmesiyle başlıyor. Bir zamandır  ABD böyle bir sürecin içinde .İç karmaşa yaşıyor, içerde bir ahenk bozukluğu var" şeklinde konuştu.

"TRUMP İRRASYONEL DAVRANIŞI ÖNE ÇIKARDI"

Hacısalihoğlu,"Trump'ın Amerika'nın içine düştüğü ve giderek rasyonalitesini de kaybeden, irrasyonel davranmayı bile öne çıkartan bir refleksini görüyoruz" diyerek şöyle devam etti:

"Bunu Türkiye ile olan ilişkisinde  görüyoruz. Açıkça bir terör örgütünü bedelsiz silahlandırılıyor. Oysa bugüne kadar demokrasinin, çeşitliliğin, barışın, hukuğun bir simgesi ve merkezi olduğunu söyleyen bir ülke bunların hepsini ayaklar altına alacak bir noktaya gidiyorsa, yalnızlaşmasına ve küresel üstünlüğündeki aşınmaya da yol açar. Böyle bir dönemin içinde Amerika."

(FOTOĞRAF)