(Panel konuşmalarıyla Yeniden) - 'Perakendede İnovasyon ödülleri' Gümrük ve Ticaret Bakanı Tüfenkci’nin katıldığı törenle sahiplerini buldu

Güncelleme Tarihi:

Oluşturulma Tarihi: Aralık 21, 2017 16:40

(Panel konuşmalarıyla Yeniden) - 'Perakendede İnovasyon ödülleri' Gümrük ve Ticaret Bakanı Tüfenkci’nin katıldığı törenle sahiplerini buldu

Haberin Devamı

Sayın abonelerimize, "'Perakendede İnovasyon ödülleri' Gümrük ve Ticaret Bakanı Tüfenkci’nin katıldığı törenle sahiplerini buldu" haberimizi, toplantı kapsamında yapılan paneli de ekleyerek yeniden veriyoruz.

YENİDEN

---------------

Taner YENER-Can EROK -Harun UYANIK/İSTANBUL,(DHA) Capital ve Ekonomist Dergileri tarafından Beşiktaş’ta bulunan Shangri La Bosphorus Oteli Balo Salonu’nda gerçekleştirilen “Perakendede İnovasyon Forumu ve Ödülleri” töreni Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci’nin katılımıyla gerçekleştirildi.

“Perakendede İnovasyon Forumu ve Ödülleri” törenine, Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Doğan Online ve Hepsiburada Yönetim Kurulu Başkanı Hanzade Doğan Boyner, Capital ve Ekonomist Dergileri Yayın Direktörü Rauf Ateş, Adnan Polat, Abdullah Kığılı, Mustafa Taviloğlu, Aziz Torun, Vahap Küçük, Abdullah Kavukçu, Ümit Zaim’in de aralarında bulunduğu iş dünyasından çok sayıda isim katıldı.

395 OLAN AVM SAYISI 2018 SONUNA KADAR 410’LARA ÇIKACAK

Törende konuşan Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Küresel Perakende Gelişme Endeksi'nin, 2017 yılı verilerine göre 241 milyar dolar toplam perakende satış tutarı ile Türkiye'nin büyüyen bir perakende ticaret kapasitesi olduğunu söyledi. Türkiye'nin pazar çekiciliği hızla artan ve perakende pazarı hızla büyüyen ülkeler arasında yer aldığını söyleyen Tüfenkci, "Mevcut durumda zaten oldukça hacimli olan sektörün yakın gelecekte daha da büyüyeceğine inanıyoruz" dedi. Türkiye'nin tüketim harcamalarında Avrupa'da ilk 10'da, gıda harcamalarında ise ilk 5 ülke içinde yer aldığı vurgulayan Tüfenkci, perakende sektörünün cirosunun son 5 yıllık performansını devam ettirerek orta vadede yılda ortalama yüzde 9 büyümesini beklediklerini belirtti. Türkiye'de halihazırda 395 olan AVM sayısının 2018 sonuna kadar 410'lara çıkacağını, özellikle AVM'lerdeki atıl kapasitelerin kullanılabilmesi, yeni markalar oluşturulması, Türkiye'de güçlenen markaların yurt dışına açılması için hükümet olarak ciddi teşvikler verdiklerini söyledi. Perakendeciler Konseyi Yönetmeliği, Perakende Ticarette Uygulanacak İlke ve Kurallar Hakkında Yönetmelik gibi ortaya koydukları düzenlemelere değinen Tüfenkci, "Bu ürünlerin pazar payını artırmak için destekleyici tedbirler de aldık. Ancak şu sitemimi paylaşmak istiyorum. Özellikle bu yöresel ürünlerin, zincir marketlerde veya AVM'lerde kaybolmaya yüz tutmuş mesleklerin yasanın öngördüğü şekilde yer almadığını görüyoruz malesef. Oysa arkadaşlar çok küçük alanları siz o ilin veya yörenin kaybolmaya yüz tutmuş mesleklerine açarsanız o mesleklerin özellikle daha geniş kitlelere ulaşmasını sağlarsınız. Bu vasıtayla dünyaya tanıtmaya vesile olursunuz. Özellikle AVM işletmecilerinden bu kimselere AVM'lerde yasanın öngördüğü şekilde yer tahsis etmelerini istiyoruz." diye konuştu.

PERBİS İLE 3 TEMEL FAYDA SAĞLANMASINI ÖNGÖRÜYORUZ

İnovasyonun sadece özel sektörün gündeminde yer almadığını, kamunun da gündeminde yer tuttuğunu belirten Tüfenkci, esnafların karşılaştığı bir sorunu çözme adına talimat verdiklerini belirterek, "İnşallah 2018 sonu itibariyle bitecek. İş yeri açılış süreçlerinde kolaylık sağlamak üzere Perakende Bilgi Sistemi (PERBİS) çalışmasını 2018 sonu itibariyle bitirmiş olacağız. Bütün perakende sektörünün, ticaret erbabının ve esnafların kullanımına açacağız. PERBİS ile devletin perakende sektörüne inovatif bir bakış açısıyla yaklaşması sonucunda ortaya çıkmıştır. PERBİS'in perakende işletmeler için kamu kurum ve kuruluşlarıyla ilişkilerde tek kapı, diğer bir deyişle bir tek temas noktası olmasını istiyoruz. Böylelikle PERBİS ile 3 temel fayda sağlanmasını öngörüyoruz. Birincisi bürokrasinin azaltılması suretiyle işlemlerin daha kolay ve hızlı yürümesi" dedi.

“2018 OCAK İTİBARİYLE GÜVEN DAMGASI TAHSİSLERİ BAŞLAYACAK”

Herhangi bir yerde iş yeri açmak için gereken süreçlerden bahsederek, halihazırda bu sürecin, 20 kurum ve kuruluşa bizzat gidilerek en erken 26 günde alınabildiğini aktaran Tüfenkci, PERBİS ile tek noktadan işlem yapılarak bu süreyi 6 güne indirmeyi hedeflediklerini, ikinci faydanın ise belge maliyetlerinin azalması olduğunu söyleyerek, “Üçüncü fayda ise sistem üzerinden sağlanacak coğrafi konum verileri sayesinde girişimcilerin kuruluş yeri seçimi kararlarını daha kolay ve daha az hata payıyla verebilecek olmaları "E-ticarette güven unsurunu sağlayabilmek için bakanlığımız tarafından 'Elektronik Ticarette Güven Damgası Hakkında Tebliğ' 6 Haziran'da yürürlüğe girdi. Şimdi, bakanlığımızca yetkilendirilen Güven Damgası sağlayıcılar tarafından internet sitelerine Güven Damgası tahsis edilecektir. 2018 Ocak itibariyle Güven Damgası tahsisleri başlayacak. E-ticaret yapan işletmelerin ulaşılabilir olması ve e-ticaret verilerinin sağlıklı bir şekilde takip edilmesi amacıyla 'Elektronik Ticaret Bilgi Sistemi ve Bildirim Yükümlülükleri Hakkında Tebliğ'i de 11 Ağustos'ta hayata geçirdik. İstatistiki bilgi üretebilmemiz için verileri toplayabilmemiz lazım. Şimdi her önüne gelen, 'Ben e-ticaret sitesi açtım' diyemeyecek. Bu tebliğle 1 ay içerisinde bakanlığımıza internet üzerinden bilgi verecek. Elektronik Ticaret Bilgi Sistemi'ne kayıt olan sitelerin adreslerini www.eticaret.gov.tr adresinden veya bakanlığımız internet adresinden yayınlayacağız" dedi.

Capital ve Ekonomist Dergileri Yayın Direktörü Rauf Ateş de konuşmasında, “Her dönemde inovasyonda değişim var. Bugünkü oturumların bir bölümünde geçmiş yıllardaki inovasyonu bir bölümünde bu yıllardaki inovasyonu, AVM’leri, mağazaları, mağaza açılışlarını, yurt dışına açılışları, yurt dışına açılıştaki yenilikçiliği konuşacağız. Günün sonunda da sayın bakanımız aramıza katılacak ve buna dayalı yenilikçi, inovasyon ve büyümeye dayalı ödüllerimiz olacak. Şimdiden ödül alacakları kutluyorum” dedi.

Konuşmaların ardından gerçekleştirilen ödül töreninde Bakan Tüfenkci “Türkiye’de İstihdam Yaratmada ilk 3 şirket” kategorisinde ödülleri takdim etti. Doğan Online ve Hepsiburada Yönetim Kurulu Başkanı Hanzade Doğan Boyner de törende "Türkiye’nin (Ciroya Göre) En Büyük Perakende Şirketleri"ne ödüllerini verdi.

 

İŞADAMLARI VE YÖNETİCİLER PANELDE KONUŞTU

 “Perakendede İnovasyon Forumu ve Ödülleri” töreni kapsamında çeşitli paneller gerçekleştirildi.  Papara CEO’su Ahmet Karslı’nın moderatörlüğü yaptığı “Teknoloji Devrimi” başlıklı panele Vakko CEO’su Jaklin Güner, Teknosa CEO’su  Bülent Gürcan,  ŞOK CEO'su Uğur Demirel ve Hepsiburada Ticari Grup Başkanı  Emre Ekmekçi konuşmacı olarak katıldı.

 YENİ GELEN JENERASYONU ALMAMIZ GEREKİYOR

Hepsiburada Ticari Grup Başkanı Emre Ekmekçi, yeni bir tüketici tipinin oluştuğunu elinde cep telefonlarıyla büyüyen bir jenerasyonun geldiğini belirterek, “Türkiye özeline baktığımızda ise dünyada belki örneği çok az olabilecek AVM kültürü ile beraber hibritleşerek dijital bir jenarasyon geliyor. Bu jenerasyon Türkiye’nin popülasyon yapısına da baktığımızda önümüzdeki 10 senede tüketimi aslında belirleyecek olan bir jenerasyon. Biz bu yeni gelen jenerasyonu almamız gerekiyor. Yeni gelen jenerasyon ne istiyor. Anlık seçim istiyor. Anlık tüketim istiyor. Toleransı çok daha az, bilginin şeffaflığı olduğu bir dünya gerektiğinde özür dilemenizi istiyor. Sesinin çıktığı bir jenerasyon yer, mekan, zaman bağımsız aslında şey istiyor ‘Ben neredeysem orada alışveriş yapayım. Orada tüketimi yapayım. Orada ödememi yapayım.” dedi.

 2000 MARKA ILE 12 BIN TANE KOBI ILE ÇALIŞIYORUZ

 

Yeni jenerasyonun dünyada gördüğü örnekleri  Türkiye’de de hızlıca istediğine işaret eden Ekmekçi, “Bizim bu tüketiciyi anlamamız bir taraftan da gelişen AVM kültürümüzle de iç içe…Bizim kendi tüketicimizi çok iyi anlamamız gerekiyor. Online ve ofline dünyanın en fazla birleşmesi gereken ülkelerden bir tanesi bana sorarsanız Türkiye. Önümüzdeki 10 senenin hikayesi de bu olacak. Buna nasıl hazırlanacağız. Biz dijital şirketiz. Kendimiz ne yapıyoruz. Biz aşağı yukarı her bir buçuk sene de bir şirketin tabelasını değiştirsek yeridir. Yaptığımız işi neredeyse sıfırdan yenilemeye çalışıyoruz. Yaptığımız işin bile ne olduğunu tanımlamamız gerekiyor. Çünkü bu yeni tüketicinin ihtiyaçlarını karşılayabilmek için bizimde yaptığımız işler değişiyor. Biz perakendeciydik. Sonra Türkiye’nin en büyük markalarıyla beraber çalışıyoruz. Çok ciddi bir KOBİ ağı ile beraber çalışıyoruz. 2000 marka ile 12 bin tane KOBİ ile çalışıyoruz. Perakendeciyiz bir taraftan da AVM sahibiyiz. Bir taraftan lojistik işine girdik.  Dedik ki aslında bizim müşteriye doğru teslimat yapıları kurmamız lazım. Ödeme işine girdik çünkü ödeme yapılarını doğru kurmamız lazım.  Buna hazır olmak için aslında şirketin iş yapış şekillerimizin hızlıca değişimine hazır olmamız gerekiyo.” diye konuştu.

DİJİTAL DÖNÜŞÜME ÖNCÜLÜK EDİYORUZ

Perakendenin büyümesinin itici gücü olarak dijitalleşmeyi gördüklerini vurgulayan Ekmekçi, “Bu KOBİ’lerde olabilir markalarda olabilir. Biz bunu ‘Türkiye’de nasıl sağlarız’ diye düşündük. Bunun için zaten halihazırda olan dijital müşteri talebi var. Hepsiburada’nın aylık 82 milyon ziyaretçisi var. Bu ziyaretçi şunu istiyor. Ben her türlü markaya senin üzerinden ulaşmak istiyorum. Türkiye’de ürün aramalarının yüzde 63’ü google’da yapılır. Yüzde 61’i hepsiburada’da yapılır. Bunun arka tarafına baktığımızda bunun tedarik zinciri dediğinizde zaten müşterinin böyle bir talebi var. Bu sefer bizim dönüp hem KOBİ’lere, hem markalara ‘aslında gelin beraber bu işi nasıl yapabilirizi oturup çalışmamız gerekiyor. Türkiye’de e-ticaret perakendenin yüzde 3,5’unda 30 milyar TL’lerde gibi söyleniyor. Türkiye’de ilginç bir oran var. İnternetten baktım araştırdım, kararımı orada verdim. Ama bir sebepten dolayı  kartımı vermek istemiyorumdur. Kutuyu beklemek istemiyorumdur. Almadım gittim bunu mağazadan aldım oranı 1 TL, internetteki satışın, 6 TL gerçek perakende de ofline perakende de etkisi var. Aslında biz 35 milyarı konuşuyoruz ama baktığımızda dijital ekosistemden aslında 200 milyarlık bir dijital ekonomi var şuan Türkiye’de dönen. Hepsiburada’nın şu an elinde bulundurduğu data Türkiye’deki Telekom veya banka şirketlerinin datalarının iki katı. Çünkü biz tüketicinin her türlü davranışını biz big data olarak kaydediyoruz.   Kaydediyoruz da ne yapıyoruz. Perakendecilerle ve markalarla şunu yapıyoruz . Neyi öğrenmek istiyorsun. Bizde şöyle datalar var ’Bu ildeki tüketici buna bakıyor. Ama bunu alıyor. Aslında biz teknoloji şirketine dönüşüyoruz. Gittik AR-GE lisansımızı aldık. Perakendenin dijitalleşmesine öncü olabilmek için teknolojiyi de kendimiz üretmemiz gerekiyor. “ dedi.

 SON 5 YILDIR BU KONUDA CİDDİ ÇALIŞMALAR YAPIYORUZ

Vakko CEO’su Jaklin Güner, gidilmesi gereken çok yolun olduğuna işaret ederek, “Ben dijitalleşmeyi bizi etkileyen bir süreç olarak görmüyorum. Bizi dönüştüren bir süreç olarak görüyorum.  Esasında bu dönüşüm süreci  uzun bir zaman önce başladı. Biz kesitlerle buna tanıklık ediyoruz.  Dijitalleşmeyi bir dönüşüm süreci olarak görürsek bence perakende sektörü içinde diğer tüm sektörler içinde çok daha etkili işler yapabileceğimize inanıyorum. Artık bizim başka bir boyutla işimize bakmamız lazım. Perakendede artık fırsat boyutlarının olduğunun farkına varıp bunlara konsantre olmamız gerektiğine inanıyorum. Fırsat boyutları elektronik , ticaret  veya çok kanallı mağazacılığın ötesinde esasında robotlar mağazalarda yaşattığımız deneyimler bütün bunlar bu fırsat boyutları için bir alt yapı bir çerçeve oluşturuyor. Biz VAKKO olarak kendimiz için hazırladığımız yol haritasında son 5 yıldır bu konuda ciddi çalışmalar yapıyoruz.  Sektör olarak bu dönüşümün farkındayız. Bunun gereklerini yerine getirmek üzere iştahımız var ama halen yapılması gereken adımların tam olarak atıldığını düşünmüyorum. “ dedi.

 İNTERNET KULLANIMINDA DÜNYANIN ŞAMPİYONLAR LİGİNDEYİZ

 

Teknosa CEO’su  Bülent Gürcan da  gidilecek çok yol olduğunu ve bunu çok net gördüklerini söyleyerek, “Hayatımıza yıllar evvel internet girdiğinde biz klasik perakendeciler ‘eyvah ne oluyoruz, mağazacılık ölüyor mu?’ diye konuşurken aslında bir baktık ki tam tersine  o müşterinin o ürüne ve hizmete her yerden ulaşma isteği oldukça öne çıkmaya başladı. Bir rapora göre müşterilerin yüzde 64’ü e-ticarete bakıyor, mağazaya gidiyor, dokunuyor, tekrar gidiyor.  En son bir yerde o müşterinin yakalanması ve ciroya dönüştürülmesi gerekiyor. Gidecek çok yol var derken Dünya’da internet ortalaması yüzde 8,5 civarında Türkiye’de bu oran yüzde yüzde 3,5. Fakat internet kullanımında dünyanın şampiyonlar ligindeyiz. İnternet nüfusunda dünyada 17’inciyiz. 0-9 yaş arasındaki çocukları çıkarırsak yüzde 100’lük bir cep telefonu kullanımı oranımız var. 90 milyona yakın bir mobil hat var Türkiye’de interneti çok sevdik gidecek çok yolumuz var. “ dedi.

 4 YIL İÇERİSİNDE GLOBALDE E-TİCARETİN PAYI YÜZDE 4’DEN 8’LERE GELMİŞ

ŞOK CEO'su Uğur Demirel de çok büyük bir dijital dönüşüm içerisinde olduklarını ifade ederek, “Bütün sektörlerde bütün dünyada nasıl geldik buraya internetle başladık.  Özellikle Türkiye’de dünya standartlarının üzerinde bir internet kullanımı var. Mobilden erişim son dönemlerde hızla artmaya başladı.  Neredeyse günümüzün 3 saatini mobilden internete erişimle geçirmeye başlamışız.  Bu kullanım televizyonda geçirdiğimiz sürenin üzerine çıkmış.  Dünya’da 8 milyar tane cep telefonu olduğu söyleniyor. İnsanlar sürekli bu telefonlarla etkileşim halinde yine rakamlar gösteriyor ki, 2012’den 2016’ya kadar 4 yıl içerisinde globalde e-ticaretin payı yüzde 4’den 8’lere kadar gelmiş. 4 yılda iki katına gelmiş. Türkiye’de bu oranlar 1. 7’den 3, 5’lara kadar gelmiş aynı dönem içerisinde Türkiye’de 2 kat bir büyüme var.  Biz gıda perakendeciliği yapıyoruz. Her sektörü farklı etkiliyor. Globalde de baktığımızda gıda perakendeciliği yani bakkaliye dediğimiz ürünler biraz daha e-ticaretin büyüme hızının gerisinde geliyor. Hala bizim mağazalardaki büyüme potansiyelimiz devam ediyor. Bu değişime bu gelişime tabiki gözlerimizi kapatamayız. İleride bu çocukların bu jenerasyonun bu telefonlarla bu kadar bağımlı olması alışverişi nereye götürür. Perakendeciliği nasıl etkiler. Bunu iyi düşünmemiz lazım. Kendi açımızdan gıda sektöründe diğer sektörlere göre daha geri kaldığını görmekle beraber hem ticarette hem de süreçler açısından asıl önemlisi bizim için bu dijitalleşmeye gözümüzü kapamamalıyız.” dedi.

 Nord Holding Türkiye CEO’su Servet Topaloğlu’nun moderatörlüğünde gerkçekleştirilen “Duayenler ve İnovasyon” başlıklı panele Kığılı Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Kiğılı, Mudo kurucusu ve onursal başkanı Mustafa Taviloğlu, LC Waikkiki Yönetim Kurulu Başkanı Vahap Küçük, Derimod  Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Zaim ve Boyner Genel Müdürü Serdar Sunay konuşmacı olarak katıldı.

 BU SEKTÖR 6 AY SONRASINI GÖREMİYOR

Abdullah Kiğılı, konuşmasında AVM sayısındaki artışa dikkat çekerek, ““Türkiye’de AVM yapılmayan şehir sayısı 15. Biz şu anda 67 ilde servis yapıyoruz, Ziraat Bankası’ndan farksızız. En iyi bildiğimiz şey şuydu; biz franchise sistemiyle büyümedik. Kiğılı’nın en büyük muvaffakiyeti budur. Kendi lojistik merkezlerimizi kendimiz kurduk. İnovasyon aşağı inovasyon yukarı da... sektörü bekleyen o kadar çok büyük tehlike var ki.. Sektörün geleceği tehlikede. Bu inovasyon ile bilmem ne ile olmuyor. Türkiye’nin bugünkü durumu itibarıyla bu sektör 6 ay sonrasını göremiyor. Nasıl yapacağız? Bugün sektörün en büyük sorunlarından biri kira işidir. Sağolsun bakanımız halletti, ortak alan gideri… AVM’lerdeki ortak alan gideri... Bütün AVM mensupları, sahipleri arzu edildiği takdirde bize cevap vermesi gerekiyor. Gidip soruyorsun ne harcama yaptın cevap veren yok. Alışveriş Merkezleri ve Perakendeciler Derneği kurduk. Ya bugün birkaç AVM hariç, büyük gururla söylüyorum ki sahipleri Türk. Yabancı AVM’lerin hepsiyle sorun var. Nasıl çıkacaksın? İnovasyon aşağı inovasyon yukarı diyorsunuz. Hangi inovasyondan bahsediyoruz ya? Mecidiyeköy, Maslak, Levent üçgeninde 10 AVM var.” dedi.

 HALA AVM YAPILIYOR EL İNSAF YA, ÜLKENİN PARASINA YAZIK

Kiğılı, ciddi anlamda sıkıntıların bulunduğunu anlatarak, “Bir tane çıkış yolu var. Artık Türkiye’de AVM bitti, yapacaksanız açık AVM, cadde AVM’ciliği varsa ne ala. 40-50 bin metrekareler bitti. Türkiye’nin bugün lokomotif şehirleri var. Yıllık cironun yüzde 58’i iki büyük ilden geliyor. Geri kalan 79 il bu cironun yüzde 42’sini alıyor. İstanbul yüzde 36 ciroya sahip, yüzde 22 de Ankara sahip. Benim İstanbul’da 52 mağazam var, Ankara’da 26 mağazam var. Daha gidecek yer yok ki. Hala AVM yapılıyor el insaf ya, ülkenin parasına yazık.” dedi. İstanbul ve Ankara’dan sonra gelen 10 sanayi ilini sayan Kiğılı, “İki AVM’nin üstünü kaldırmıyor. Milyonun üzerinde şehirler bunlar. Adam gitmiş Konya'da 4'üncüyü, Gaziantep'te 5'inciyi açıyor. Memleketin parasına yazık. Yazık günah... Hangi inovasyondan bahsediyoruz. Önce kendimizi terbiye etmemiz lazım. Sistem çökmek üzere. Bizim gibi markaların bir tek çıkış yolu var; yurt dışına en kısa sürede açılmak.” diye konuştu. Amazon ve Alibaba'nın Türkiye'de 2,5 milyar TL ciro elde ettiğini duyduğunu belirten Kiğılı, "Ben bunların aldığı yerden malı getirmeye kalksam, ben de aptal değilim Amazon, Alibaba Uzak Doğu'dan alıyor. Ben de gider alırım, iyi de yüzde 50 üstünde vergi var. Nasıl yapacağız bunu?" dedi.

Panelin sonlarında Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci'nin salona giriş yapmasının ardından, Topaloğlu sürenin tamamlandığını söyleyerek paneli bitirmek istedi. Bu sırada Kiğılı, bakandan izin isteyerek panelin devam etmesi rica etti. Bakan Tüfenkçi de  “Müsaade sizin” dedi. Bunun üzerine konuşmasına devam eden Kiğılı, "Bizim en büyük hayalimiz yurt dışına açılmak. Çünkü artık Türkiye'de gidecek yer kalmadı. Hayalim dediğim yere Türkiye'de geldim. İnanıyorum 10 yıl sonra dünyanın her yerinde Türk insanı konuşulacak." ifadelerini kullandı.

 Mudo Kurucusu ve Onursal Başkanı Mustafa Taviloğlu da  "Başlığı atıyorum. Başlık; Türk lirası ile kiraları ödemasyondur. Bir ülke düşünün 3 yılda dolar yüzde 68 artmış, avro yüzde 62 artmış. Siz soruyorsunuz inovasyon. Bittik kardeşim ya. Biz bu mevzuyu konuşmaktan hakikaten bittik. Cumhurbaşkanımız mı, Bakanımız mı? Allah bizi kurtarsın bu dövizle kira ödemekten. Bizim buradan çıkabilmemiz mucizeydi. Arkada bir kuvvetimiz vardı. Sevenlerimizden gelen kuvvet vardı. Ama bu kuvvetin en önemlisi de kendimizdik ve buradan çıktık. Buraya girmemizin sebepleri de hiç güvenmeyeceğimiz birileri, bankalardır." dedi.

Boyner Genel Müdürü Serdar Sunay Boyner, inovasyonun neticede yatırım olduğunu ifade ederek, "İnovasyon dediğiniz neticede yatırımdır. Yatırım için kaynak lazım. Kaynak için de sektörün şu anda içinde olduğu problemlerin mutlaka ortadan kaldırılması lazım. İnovasyon rekabetle, piyasayla tetiklenen ve sizin normal sunmakta olduğunuz ürünün daha iyisini bir başkası yapıyorsa sizin ondan daha iyi yapmanız gereken, hiçbir zamanda bitmeyen bir kavram. Dünyanın en geri kalmış toplumu şu anda Amazon Ormanları'nda yaşıyor. Araştırmışlar ve bunların düşmanı olmadığını bulmuşlar. Sakın düşmanlık iyi bir şeydir dediğimi sanmayın. Rekabete bağlayın bunu. Rekabet olmadığı zaman olduğunuz yerde durmaya başlıyorsunuz. Kriz zamanı da aynı rekabet gibi bizi inovasyona itiyor. Şu an kriz zamanın içindeyiz. Doğruyu doğru olarak kabul edelim. Kriz zamanında olaya hayatta kalma gözüyle bakarsınız. Hayatta kalmak için inovasyonlar patır patır ortaya çıkmaya başlar."​

 

PERAKENDEDE İNOVASYON FORUMU & ÖDÜLLERİ ŞÖYLE

“Türkiye’nin (Ciroya Göre) En Büyük Perakende Şirketleri”

Birinci: BİM

İkinci: Migros

Üçüncü: A101

“Türkiye’de En Çok Mağazası Olan Perakende Şirketleri”

Birinci: A 101

İkinci: BİM

Üçüncü: ŞOK

“Türkiye’nin (Metrekareye Göre) En Büyük Perakende Şirketleri”

Birinci: BİM

İkinci: A 101

Üçüncü: İstikbal

“Türkiye’nin (Mağaza Sayısına Göre) En Büyük Gıda Perakende Şirketleri

Birinci: Migros

İndirim Perakende Şirketleri

Birinci: A 101

Ayakkabı Perakende Şirketleri

Birinci: FLO Mağzacılık

Giyim Perakende Şirketleri

Birinci: LC Waikiki

Lüks Perakende Şirketleri

Birinci: Vakko

Mobilya Perakende Şirketleri”

Birinci:İstikbal

Yapı Market Perakende Şirketleri

Birinci: Tekzen

Ev tekstili Perakende Şirketleri

Birinci:English Home

Züccaciye Perakende Şirketleri

Birinci:Karaca

Teknoloji Perakende Şirketleri

Birinci: Teknosa

Fast Food Perakende Şirketleri

Birinci: Tab Gıda

Kişisel Bakım Zinciri Perakende Şirketleri

Birinci: Gratis

Kitap&Kırtasiye Perakende Şirketleri

Birinci. D&R

“Türkiye’nin (Ciroya Göre) En Büyük  Lüks Perakende Şirketleri

Birinci: Beymen

Yapı Market Perkande Şirketleri

Birinci:Koçtaş

“Türkiye’nin (Metrekareye Göre) En Büyük Ev Tekstili Perakende Şirketleri

Birinci: ZORLU TEKSTİL PERAKENDE

“Yurtdışında (Metrekareye Göre) En Büyük Perakende Şirketleri”

Birinci: LC Waikiki

İkinci: İstikbal

Üçüncü: Koton

İstihdam Yaratmada ilk 3 şirket

Birinci:BİM

İkinci:LC Waikiki

Üçüncü: Migros

Türkiye’nin E-Ticarette En Büyük Perakende Şirketleri

Birinci: Hepsiburada

Türkiye’nin En Büyük Mobil Perakende Şirketleri

Birinci: Getir

İkinci: Bitaksi

Üçüncü: BiSu

Anadolu’nun En Büyük Perakende Şirketleri

Birinci: Özdilek AVM ve Tekstil

İkinci: Yunus Marketleri

Üçüncü: Adese

(FOTOĞRAF)

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!