Güncelleme Tarihi:
San Francisco, 14 Eylül (DHA) - New York Belediyesi İklim Politikaları Başdanışmanı ve New York kentinin dünyanın en sürdürülebilir kenti olma hedefini taşıyan projesi OneNYC’nin Direktörü Daniel Zarrilli, ABD Başkanı Donald Trump'a rağmen, New York olarak Paris Anlaşması’ndaki taahhütlere bağlı kalacaklarını söyledi.
ABD’nin San Francisco kentinde gerçekleşen Küresel İklim Eylem Zirvesi’nde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Zarrilli, ABD Başkanı Donald Trump'ın, Paris Anlaşması’ndan geri çekildiğinin anımsatılması üzerine, "Biz kent olarak buna karşı çıktık; 'hayır, biz New York olarak, Paris Anlaşması’ndaki taahhütlerimize bağlı kalacağız ve kendi iklim eylemlerimizi hızlandırarak devam edeceğiz dedik'" diye konuştu.
OneNYC’nin Direktörü Daniel Zarrilli, "Kent genelinde elektrikli araç şarj altyapılarını genişletiyoruz. Kentin tüm beş bölgesinde toplam 50 elektrikli araç şarj ünitesi taahhüt ettik" dedi ve New York'ta iklim için yaptıklarını şöyle anlattı:
"Son beş yılda ise emeklilik fonları konusunda birçok adım attık. Başta bu fonların artık fosil yakıtlara finansman sağlamamasını ve giderek daha temiz enerjilere finansman sağlamasını teşvik ettik. Hiçbir emeklilik fonumuz 2022 itibariyle fosil yakıtlara yatırım yapmayacak.
"Tüm bu fonların daha fazla iklim çözümüne yatırım yapmasını hedefliyoruz. Diğer tüm fonları da bu hareketimize çağırıyoruz.
"Yönetilen fonlarının yüzde 2.0’sini Paris Anlaşması’nda yapılan taahhütlerin yerine getirilmesi için, iklim değişikliğiyle mücadeleye ve iklim çözümlerine yapmaları konusunda bize katılmalarını istiyoruz.
"Bugün emeklilik fonlarımızla iklim çözümlerine yatırım yapılması konusunda çalışacağımızı taahhüt ettik. Toplam 4 milyar dolarlık bir yatırım, rüzgar ve güneş enerjisi ve enerji verimliliği gibi iklim çözümlerine yönlendirilecek. Bu meblağ New York kentinin yönetilen toplam varlıklarının yüzde 2.0’si büyüklüğünde.
"Ayrıca karşı karşıya kaldığımız tehditler konusunda da ciddi yatırımlar yapıyoruz. Sel koruma ve ısı azaltma konusunda yatırımlarımız var.
"Deniz kenarında yer alan bir kent olarak karşı karşıya kaldığımız ve kalacağımız riskler bunlar. Bu nedenle tasarım standartlarının geliştirilmesi için ayrıca 20 milyar dolar yatırım gerçekleştirdik.
"Federal hükümet şu anda Paris Anlaşması’ndaki taahhütlerine bağlı değil. Burada Küresel İklim Eylem Zirvesi’nde gördüğünüz eyaletler, şirketler, şehirler olarak bir araya gelebildiğimiz ve federal hükümetin Paris Anlaşması konusunda yarattığı boşluğu doldurabildiğimiz.
"Yerel yönetimler ABD’de iklimle mücadele konusunda kısmen federal hükümetten bağımsız olabiliyor, kısmen de bağlı olduğumuz taraflar var.
"Fakat biz hem eyalet düzeyinde hem de yerel yönetimler düzeyinde Paris Anlaşması’nda taahhüt edilenleri yapmak için elimizden gelen her fırsatı deniyoruz.
"Gelişmekte olan ülkelerde büyük ekonomilerdeki parasal sıkılaşma sonucu kaynak bulmak giderek zorlaşıyor. Fakat her kurumsal yatırımcı öne çıkar ve gelirlerinin, varlıklarının yüzde 2.0’sini iklim çözümlerine ayırırsa – çünkü bu küresel bir sorun – sonunda doğru yenilenebilir enerjilere yatırım yapabilir, yanlış olan fosil yakıtlardan kurtulabiliriz.
"Karbonu olabildiğince toprağın altında tutmalı, yenilenebilir enerjilere yapılan yatırımları arttırmalıyız.
"Paris Anlaşması’nda konulan hedefin – hava sıcaklıklarındaki artışı 2 derecenin altında tutmak ve 1.5 dereceye indirmeye çalışmak – önünde bazı teknik engeller var, fakat en önemlisi siyasi engeller.
"Güneş enerjisi yatırımlarının yeterince hızlı artırılması, yenilenebilir enerji ve elektrikli araç yatırımlarının yeterince hızlandırılması teknik zorluklardan bazıları.
"Fakat karşılaştığımız asıl zorluk siyasi irade. New York Belediye Başkanı Bill de Blasio gibi bazı yerel liderler öne çıkıyor ve bu anlamda liderlik ediyor.
"Fakat ulusal hükümetler düzeyinde Paris Anlaşması taahhütlerinin yerine getirilmesi için federal hükümetin de köstek değil destek olması gerekiyor. Daha fazla yerel liderin de bu konuda ses çıkartması gerekiyor.
"Batarya teknolojilerinin önemi bariz şekilde artacak. Fakat şu anda iklim değişikliğiyle mücadele için yeterli teknolojiye sahibiz, sadece daha fazla adım atılması gerekiyor.
"Elektrikli araç kullanımı ve güneş enerjisi kullanımında hem federal düzeyde hem de eyalet düzeylerinde teşvikler var.
"Elektrikli araç konusunda ekonomiyi nasıl etkilediği artık görülüyor. Yakıt yerine elektrikle çalışan bir aracın sağladığı fayda artık daha net gözlemleniyor."